arkadaşa bakıp çıkıcam - tüm tanımları (4. sayfa)

konuyla pek alakası yok ancak, orgazm seksin doruk noktası olduğundan bunu kıl payı kaçırmasıyla hakkında üzüldüğüm kadındır.
ancak kendi bedenini tanıyan ve işini bilen bir kadın seks sırasında orgazma nasıl ulaşacağını partnerinden daha iyi bileceği için -ki her kadının orgazm olma süresi, anı vs. türlü türlüdür- bu durum pek de karşı tarafın elinde değildir.
yani, biz erkeklerin attığı ben istemezsem bu kadın orgazm olamaz naraları pek yersiz.

verilen moladan sonra tekrar çalışmaya konsantre olmak en önemli anıdır. bunu başarabilmişseniz işler sizin için harikulade ilerler.
ayrıca :

(bkz: all cops are bastards)

küresel bir karşı duruş oluşumudur. küresel olmasına karşın genelde bu oluşuma dahil olanlar; anarşistler, protestler, punkerlar arasında yaygındır. polisler ne anlama geldiğini bilmez bile çoğu ülkede.

benim kanaatim de, istediğin zaman istediğin yere gidebilmektir.

sevgiliniz varsa ve aktif olarak bir sosyal medya kullanıcısıysa “kim likelıyor? kim yürüyor” gibi korkular da yok değildir. cinsiyet fark etmeksizin.

lk başlanıldığında hızla bir ivme kazanılır. bir heves gelir insana, basit ve temel cümleler kuruldukça ayrı bir keyif katar bütün öğrenim sürecine. sürekli bu rüzgarın eseceğini düşünürsünüz.

fakat tam bu noktada süreç sert bir şekilde yavaşlamaya başlar. en tehlikeli nokta burası, bu noktada konuşma ve pratik açısından pek bir ilerleme hissetmeyenler azimlerini kaybeder ve bir nevi zalim döngü içine düşerler.

halbuki yapılması gereken bu fazda kural öğrenmenin yanı sıra konuşma, okuma ve dinleme konusunda aralıksız gelişme sağlamak.

dilin memleketindeyseniz, sokakta gördüğünüz tabelaları sesli okuyun, insanlarla muhabbet edin.

işe giderken o dili kullanan bir radyo dinleyin. mümkün değilse hikaye kitapları genelde sesli kitap cd'leri ile gelirler, onları dinleyin. youtube videolarını mp3 olarak extract edin, onları da dinleyin. dergilere üye olun, the economist gibi dergiler her makalesini sesli olarak sunuyor mesela. al sana 10 numara aksan, 10 numara kaynak. app'inden de alt yazı gibi takip edebilme şansın var. seçenek bol.

yani önemli olan sürekliliği sağlamak. dil öğrenme sürecinin her adımında öğreniyorsunuz aslında. ama başlarda yaşadığınız 0-50 km hızlanmasını 50-100 arasında beklemeyin. 100-120 km ise apayrı bir süreç. azim ve heves. sürecin her kısmını kendinize keyifli hale getirmeye çalışın. bir dili öğrenmek, anadiliniz dahil ömür boyu süren harika bir kültür aktivitesidir, bir dilin sınırsız kültürünü her geçen gün içinize çekin ki, bu sürecin keyfini çıkarın.

kabullenmektir. hayatta her şeyin mümkün olabileceğini, her şeyi yapabileceğini, her şeye maruz kalabileceğini, her şeyle karşılaşabileceğini, başına her şeyin gelebileceğini, her şeye dönüşebileceğini... olasılıkları bile bile devam etmektir. ama mutlaka etmektir. ve mutlaka susturmaktır içindeki çok bilmişi. emin olmak insanı zayıf kılar. çok bildiğinden dağılırsın. az bileceksin. bildiklerini de kendine bileyeceksin. her şeyden evvel kim olduğunu ve olmadığını kabulleneceksin. güç kendini tanımaktan geçer. aksi halde kafanı balık gibi fanusta sağa sola vurup durursun.

(bence böyledir en azından... bir şey bildiğimden değil lan -)

"bana bir şey olmaz, diyenlerin ölümlerini biliyorum. hiçbir şeyden korkmam diyenlerin korkudan altlarına sıçtıkları o anları.. gücün silahta olduğunu sanan aptalları; bakire bedenlerde yaşayan kaltaklıkları, suçsuz kalan cinayetleri, ateist olup yemin edenleri biliyorum. seni biliyorum. senin öz be öz geçmişini.. yatağın altında sakladığın kirli çamaşırları ve bedeninden çıkan kokunun tadını biliyorum, şimdilik uslu durmalısın.." *

trafiğin akmasına engel hiç bir kaza engel vs. olmayan bir ortamda bile bir tane acemi ya da kabiliyetsiz şoförün gereksiz yavaşlayıp trafiğin akışını bozması ve arkasından akan trafiğin yavaşlatması sonucu oluşan hadise.

3-4 şeritli bulvarların da tıkanması tam da bu yüzden. gereksiz yavaşlamanın sebebi sürücün acemi olmasının yanı sıra kendini fazla usta zannedip öndeki araçla takip mesafesinin korumamasından kaynaklanır.

diyelim ki en sağ şerittesiniz ve önünzde bir otobüs var. bu otobüs yolcu almak üzere cebe girmeden evvel -türkiye'de cep varsa bile girmezler yolun ortasında zart diye dururlar o apayrı bir tez konusu- yavaşlar. arkasındaki dangoz da kıçına yapıştığı için sol şeride geçme şansı yoksa onunla beraber o da yavaşlar ve durma noktasına gelir. onun arkasındaki de aynı mallığı yaptıysa durmak zorunda kalır. o durduğu anda arkasından yeterince takip mesafesi bırakmayan herkes durmak zorunda kalır.

çok şıkları bulunmasına rağmen, her gün giyerek benim için giderek sıradanlaşan, giderek soğuduğum kıyafet türü. iş dünyasında kademe atladıkça bunu giymek şart gibi bir şey. yinede bunu giymemekte ısrarcı olup, gerekirse yükselmemeyi göze alan, dövmeli, küpeli, asi insanlara özenmiyor değilim. birçok şirkette belli bir kademeden sonra serbest giyinmeye hoş bakmıyor genede. bir de klasik siyah ceket, beyaz gömlek kombinasyonuna geçen yıllarda ayrı uyuz olmaya başladım. liseli gibi geliyoruz işe resmen.

zihni açandır. sınavların baş tacıdır,sigaranın sırdaşıdır.

beş fişek kapasitesi ile boyu yaklaşık 60 cm, kilosu ise 3 olan 'sarsılmaz' yarı otomatik av tüfeği. artısı gezinin rahatlıkla ayarlanabilmesidir. ancak elinizde hali hazırda bu yoksa, bu tüfeğe fazla fazla para bayılmak yerine, armsan marka namlusu ayarlanabilir av tüfeklerinden birini tercih etmek daha akıllıca olacaktır. kısacası benzer özellikleri daha uygun fiyata bulmak mümkün.

ancak elinizde zaten sax varsa armsan, ata filan bakmaya gerek yok, doya doya kullanın çok sade ve şıktır:

(kıyaslayacak olursam m206 kullanmak tam otomatik ve pompalı olmasından mütevellit daha zevkli)

öğrencilikte sınavların, proje ödev teslim tarihlerinin yaklaşması, iş hayatında ise verilen işin teslim tarihinin yaklaşması ve gereken çalışmanın henüz yapılmamış olması durumunda gerçekleşen hadise. genelde yumurta gelene kadar % 30 civarında verimle çalışan kişi, yumurtanın dayanmasından itibaren verimini % 130 seviyesine kadar arttırabilir.

yeditepe istanbul, 7 numara gibi güzel örnekleri de mevcuttur ancak güzel örnekleri dahi birçok klişe barındırıyor. açıkçası yapım ne kadar kaliteli olursa olsun duygusal hikayeler izlemek ciddi bir şekilde insanları bayıyor. behzat ç. bile bu aşk muhabbetleri içine girdi, liseliler mi çekiyor bu diziyi anlamıyorum, sokakta bile bu kadar bayık aşk hikayeleri yok artık. tamam çocuğunun cesedi başında sevişen iki kardeş gösterin demiyoruz da, birazcık konsept ve fikir değiştirin, bir sektör bu kadar mı determinist bir çizgide olur anlamıyorum

en büyük sıkıntısı 2 gündür görmediğin iş yerindeki onlarca suratı yeniden görmek zorunda bırakmasıdır.
yoksa geceler güzeldir efenim.

daha mütevazı bir hayal olarak : datça palamutbükü.

arada sırada ruhumuzu kiralayıp, bize abuk sabuk işler yaptıran vatandaş.

barda tek başına yapıldığında evde olduğundan daha fazla rahatlatan eylem. tek başına bara oturup etrafı kese kese müziğe yoğunlaşarak içmek, dans edenleri, kafası güzelleri izlemek, arada tanıdıklara rastlayıp ayak üstü üç beş geyik yapmak ve yine tek kişilik yerine dönüp bir kadeh daha söylemek çok tatlıdır. sonra bir taksi çağırır eve gider kafayı vurup yatarsın. temiz iş.

herkesin bir şekilde gondolda kusma anısının bulunduğuna emin olduğum eğlence alanı.

yeni osmanlıcılık oynanacaksa getirsinler hanedan torunlarından birini o olsun başkan veya başbakan ama biliyorlar ki bir hanedan üyesi, gerçek osmanlı torunu gelse yapacağı ilk iş osmanlıcılığı bırakıp cumhuriyeti sağlamlaştırmak olur. ideolojinin veya akımın adı eski de olsa yeni de olsa yürümeyecek, nihayetinde milliyetçi kabuğuna bürünecek bu ülke ve diğer pek çok ülke.
osmanlıcılık, islam dünyası liderliği hayali, osmanlının son dönemlerinde arap coğrafyasındaki ingiliz istihbarat çalışmalarıyla son bulmuştu zaten.
ingilizler, arap milliyetçiliğini temel alan uyduruk din akımlarını ve sonrasında da kukla yönetimlerini islam coğrafyasına yerleştirdi. ne yazık ki sen, arap ve arapçılığa yakın bazı kürtlerin gözünde kafirsin. onlara göre savaşılması, galip gelinmesi gereken bir hastalıksın. alevileri kırmak için başka ülkelerden toplayıp getirdiğin azınlığının gözünde işgalcisin.
hiçbir yabancı ulus osmanlıyı istemiyor, ne balkanlar ne de arap coğrafyası belki sadece filistin istiyordur. o katliam yapan fransızlar, cezayir'de, fas'ta osmanlıdan daha çok seviliyor. belki referandum yapılsa fransızların hakimiyetine tekrar girerler. seni kıbrıs türk'ü bile istemiyor ki neyin osmanlıcılığı?
aslında birinci dünya savaşından sonra tüm imparatorluklar yıkılmıştır. tıpkı hun'ların itelediği kavimler göçü ve mö 13. yüzyıldaki deniz kavimleri göçü'nden sonra olduğu gibi. yani bir üçüncü dünya savaşına, büyük bir devletin içinde patlayacak güçlü bir isyana veya büyük bir göç dalgasına kadar imparatorluk, tek devlet fikrinin gerçekleşmesi tarihsel gidişata göre mümkün değildir.
neo osmanlıcılık, old school ümmetçilik bunlar boşa zaman ve para kaybı, beyhude çabalardır.

çocukken bayram tatillerinde elimizden düşmezdi. sonra büyüdük bi baktık birileri bu torpili kullanarak başka yerleri patlatıyor.