yıllar önce "konuşulacak şeyler" videosu ile dinlemeye başladığım grup.
"gençliğimi geri ver" apaçık, şiirsel gizemlerin ardına sığınmayan, cesur ve çok güzel bir şarkı olmuş, dinlemeye doyamıyorum.
devamını gör...

sesli kitap olarak deneyimlediğim felsefi eserdir.
kitabı dinlerken 65 yaşında ölmüş olmamasını, bugün türcülükle mücadele eden insanların varlığından haberdar olmasını diledim. aynı acıları yaşayan bir sürü insana online ulaşabilseydi nasıl hissederdi diye düşündüm.
kitapsız ve kedisiz yaşayamayan biri olarak, dinlemesi zevkli bir kitap diyebilirim.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
hiç bir güvenlik önlemi uygulanmadan her istediklerini yapabilen yüce inşaat sektörünün yol açtığı korkunç kazadır.

dün gece (01.00), evimin önünden tank tekerlekli bir kepçe geçti bütün mahalle camda..
şehir içinde sade vatandaşın güvenlik, yaşam hakları sürekli ihlal edilirken gidin festival yasaklayın, aferin.
devamını gör...

festivallere, stad konserlerine katılmış biri olarak hiç sex yapan insanlar görmedim.
herkes müzik için, eğlenmek için oradaydı.
sevişen varsa da sevişsin ayrıca bundan hükümete ne?
gençlerin birlikte takılıp kaynaşması neden korkutuyor?
canlı müziğe ulaşmak için para biriktirip, festival bekliyor bu çocuklar çünkü, diğer her şeyi yasaklamıştınız.
devamını gör...

iki aydır parkı korumaya çalışan insanların gözaltına alınmasıyla, ağaçlar sökülmeye başlanmış.
mehmet akif orta sınıfın yaşadığı bir mahalle, çok paraları yok... ağaç size lüks arkadaşlar, paranız olaydı da bir villa sitesinde doğaya doyaydınız.
çekmeköy, akp döneminde gelişmiş bir ilçe ve bir şekilde hep belediyeyi onlar alıyor.
alın size akp'nin devamı bütün memlekette olduğu gibi; alın size beton.
devamını gör...

felsefi bir komedi dizisidir.
son sezon "her şey mükemmel ve sonsuzsa nasıl yaşarsın?" sorusuna verilebilecek en mantıklı cevabı eğlendirerek vermiş.
çok severek, bi o platform bi bu, yayınlanma hızında seyrettim.
beklemeden izleyecekler şanslı derim.
devamını gör...

zeka meselesi değil kodlanma olayıdır.
dindar yetiştirilirsen her şeyde aldığın eğitimi ispatlayan bir ayrıntı görebilirsin, dinsizsen de aynı.
zihnini zodyakla kodlarsan, tüm bilim insanları maske takmak pek önemli değil derken, bir astroluğun tüm eğlence yerleri kapanacak demesi ve haklı çıkması kod sinyallerini güçlendirir işte satürn böyle dersin.
katagorilere ayırarak anlamlandırma, basite indirgeme, kolaycılık vs. denilebilir belki.
nasıl, ne zaman, neden bu şekilde kodlandığımızı anlamak bize kalmış.
devamını gör...

gece ıslık çalınmaz, tuvalette yemek yenmez, rüyanı suya anlat, akrebe cüş denir, tırnaklar cuma kesilir, gece sıcak su dökülmez vs. hepsi şehirde yaşayanlar için gereksiz öğretiler ama işte anneannelerle takılırsanız anlamsızca izi kalıyor.
mesela benim hayatımda terlikler ters dönmemeli ve merdiven altından da geçemem ama, akrep varsa kaçarım.
devamını gör...

istilacı insan türüne karşı koyabilen bir doğa.. hafif uykuda, renkli bir rüyada gibi gezinen umutlar.
gücü gezegene ve doğasına vermek okuyucuyu da güçlendirir.
dünyaya orman demeyi istersiniz.
devamını gör...

ütopik bir özlemle yazılmış, ününü hak eden bir bilim-kurgudur.
kitapta, yetersiz kaynak ama muhteşem insanlar mı, bolca kaynak ama her şeyi tüketen hedonist insanlar mı tercih edersiniz sorusu anarşist bir ütopyanın içinde gezinmekte.
kuşları, ağaçları, denizi ve martıları seçerseniz uygarlık adı altında bir sömürüye denk gelmeniz çok tanıdık.
devamını gör...

sabah 4 de apartmana girip, bizim kata çıkıp, kapıyı çalarak mama isteyen bir tatlı bela tanıyorum.. arabaların altına girip anne anne diye ağlayan bilokmacık kuyruklu bebeler hep bize yerleşti.
ailemde kedi sayısı insanların 3 katı.
istila ettikleri tek şey ev değil, cüzdan da onlara çalışıyor ama bir kedi anası olarak çok mutluyum.
polonya'daki mutlu insanların iç savaş çıkarmaya hazırlandıklarını tahmin edebiliyorum.
ayrıca kuşları öldüren şeylerin başında iklim değişimi var, fişekler var, sürdürülebilir enerji kaynakları bile düzenlerini bozuyor. kuş katili olan biz insanlarız ve abuk polonya kürtajı da yasakladı. neyyse..
devamını gör...

gündüz bey'in bir psikolog olarak felsefeyi yaşamın içinde kullanılabilir kılmak, iyi gelmek, bakış kalitesi artınca yaşam kalitesi de artar diye düşünerek yazdığını tahmin ediyorum.
kendi adıma çok geç okudum, 20 li yaşlarda geceye şiirler yazarken okumak daha zevkli olurdu, cennetin dibi'ni de okuduğumda toplu olarak hissettiğim, yazarı sevmek ve dost zihin olarak görmek oldu.
şu an daha çok sanatla ilgilendiğini biliyorum, çalışmaları samimiyetinin devamı gibi; kendine iyi geliyor ve bunu paylaşıp çoğalıyor.
devamını gör...

ilk radyodan dinleyerek sevmiştim bu adamları, tv hatta rock grubu (malt) derken epeydir hayatımdalar.
şimdi o kadar geyik için vaktim olmuyor ama eminim zevklidir.
devamını gör...

bitemiyor.
devamını gör...

tüm spiritüel bilgi fantastik bir kurguda harmanlanmış.
yazar aslen psikolog ve içeriği bir hastasının deneyimleriyle kurgulamış(mış).
marvel'cılar bu kitaba bayılır bence; ölüp, dönüp hatırlamak süpergüç sayılır.
tekamül ya da ahiret.. makro felsefe'nin dinlerden pek farkı yok.
hippi bir kadın ot çekerken yazmış diye düşünüyorum.
devamını gör...

13-14 yaşlarında okuduğumda yaşadığım karamsarlık politikaya, sisteme bakışımı şekillendirmişti.
tam ergenlikte okumamak daha iyi olurdu, hormonlar zaten sapıtmış üstüne distopya içine dalıp boğulmamaya çalışıyorsun.
filmini izlediğimde kalan imgeler, 2013'te malum olaylar sırasında hep gözümün önüne geldi.
etkisi ömre yayılan bir başyapıt.
devamını gör...

uyanınca diplomayı bulup öpmüşlüğüm var. kendini tekrar eden tek kabusum.
devamını gör...

hayatımda duyduğum en saçma, karamsar cümle bu sanrırım.
çirkin bakış, çirkin mimik görmüşlüğüm var ve evet bunlar sahibini çirkinleştiriyor ama, hiç fiziksel olarak çirkin insan görmedim.
benim gördüğüm, gayet hoş insanların sürekli kendinde kusur bularak özgüvenlerini sabote etmeleri.
belki kendi şekilci yüzeyselliğinizi aşsanız, derinlerde takılanlarla tanışabileceksinizdir.
devamını gör...

işçi çocukları işçi çocuklar doğurur..
bir şekilde bu sistemi aşabilen oluyorsa da sayıları çok az.
evet zengin olmak hayatı kolaylaştırır hatta biraz uzatırdı ama işte maalesef, ananız babanız işçi, ıq, eğitim, yetenek, hırs vs. ne gerekiyorsa size hep azı düşmüş.
neyseki ekonomi, orta sınıfın harcayabileceği para üzerine kurulu.
ne zengin, ne fakirseniz bu dünyayı siz döndürüyorsunuz.

hayalperestlere özel not: para biriktirerek zengin olamazsınız sadece, fakir kalma ihtimalinizi azaltırsınız.
devamını gör...

x ve y kuşaklarının çocukları değiller mi, siz yetiştirmiyor musunuz, bu çocuklar gökten mi indi sorularına muhattap başlıktır.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim