paleopatolog - tüm tanımları (2. sayfa)
1.
artizan
artist kelimesinden türeyen artizan, geleneksel yöntemlerle yemek hazırlayan ve pişiren kişilere deniyor. ev ortamında kendi imkânlarıyla egzotik tarifler hazırlayanları da belirten artizan terimi, önceleri sadece fırıncılar için kullanılıyorken günümüzde makine ya da elektronik alet kullanmadan, el emeği ile yemek hazırlayan, pişiren ve sunan kişiye deniyor.
devamını gör...
2.
efelek
latince (rumex patientia) kuzukulağı anlamına gelen bu açık yeşil ve pembe renkli bitkiyi evelik, develik ya da labada isimleriyle duymuş olabilirsiniz. kuzey avrupa’da yayılış gösteren, mayıs-eylül ayları arasında çiçek açan efelek bitkisini yol kenarında sıklıkla görebilirsiniz.
devamını gör...
3.
şerbetçi otu
öncelikle düşünülenin aksine (bkz: şerbetçiotu) şeklinde bitişik değil ayrı yazılır. çok yıllık otsu bir bitki olan ve ömer otu, hops, bira çiçeği, maya otu isimleriyle de bilinen şerbetçi otunun (humulus lupulus) kozalakları bira yapımında kullanılıyor. bu alanda endüstriyel kullanımı sebebiyle şerbetçi otunun kültürü yaygın biçimde yapılıyor.
şerbetçi otu yapısında kersetin, rutin, prenil-flavonoit ve epikateşin isimli flavonoitler ile uçucu yağlar, reçine, α-asitler ve ß-acı asitler barındırıyor. şerbetçi otu, kedi otu kökü (valeryan) ve çarkıfelek bitkisi (pasiflora) karışımı yatıştırıcı ve uyku verici etkinliğiyle klinikte başarıyla uygulanılıyor. bu karışım uykuya dalma süresini kısaltarak uyku kalitesini iyileştiriyor. şerbetçi otunda bulunan acı asitler ve flavonoitlerin kan glukozunu, lipit değerlerini ve tansiyonu düşürücü etkileri bulunuyor. bu otun metabolik sendrom tedavisinde kullanılan ilaçlar yerine yan etkisi bulunmayan güvenilir bir seçenek olabileceği düşünülüyor. öte yandan olgun şerbetçiotu kozalağında oluşan ß-acı asitlerin yüksek yağlı diyetle beslenen farelerde kahverengi yağ dokusunu azalttığı bildiriliyor.
şerbetçi otundan çay hazırlayarak günde 1-2 kupa içebilirsiniz. 1 tatlı kaşığı (1-2 gram) kurutulmuş şerbetçi otunun üzerine 150 ml taze kaynatılmış su ilave ederek 10 dakika kadar demlemenizi öneriyorum. şerbetçi otunu uykunuzu düzenlemek amacıyla alıyorsanız lavanta çiçekleri, kediotu kökü ya da pasiflora ile birlikte kullanmanız uyku düzenleyici etkinliği artıracaktır. şerbetçi otu çayını dört hafta boyunca yatmadan bir saat önce için. şerbetçi otunu etiketli ve ambalajlı olarak güvenilir yerlerden temin etmenizi öneriyorum.
şerbetçi otu yapısında kersetin, rutin, prenil-flavonoit ve epikateşin isimli flavonoitler ile uçucu yağlar, reçine, α-asitler ve ß-acı asitler barındırıyor. şerbetçi otu, kedi otu kökü (valeryan) ve çarkıfelek bitkisi (pasiflora) karışımı yatıştırıcı ve uyku verici etkinliğiyle klinikte başarıyla uygulanılıyor. bu karışım uykuya dalma süresini kısaltarak uyku kalitesini iyileştiriyor. şerbetçi otunda bulunan acı asitler ve flavonoitlerin kan glukozunu, lipit değerlerini ve tansiyonu düşürücü etkileri bulunuyor. bu otun metabolik sendrom tedavisinde kullanılan ilaçlar yerine yan etkisi bulunmayan güvenilir bir seçenek olabileceği düşünülüyor. öte yandan olgun şerbetçiotu kozalağında oluşan ß-acı asitlerin yüksek yağlı diyetle beslenen farelerde kahverengi yağ dokusunu azalttığı bildiriliyor.
şerbetçi otundan çay hazırlayarak günde 1-2 kupa içebilirsiniz. 1 tatlı kaşığı (1-2 gram) kurutulmuş şerbetçi otunun üzerine 150 ml taze kaynatılmış su ilave ederek 10 dakika kadar demlemenizi öneriyorum. şerbetçi otunu uykunuzu düzenlemek amacıyla alıyorsanız lavanta çiçekleri, kediotu kökü ya da pasiflora ile birlikte kullanmanız uyku düzenleyici etkinliği artıracaktır. şerbetçi otu çayını dört hafta boyunca yatmadan bir saat önce için. şerbetçi otunu etiketli ve ambalajlı olarak güvenilir yerlerden temin etmenizi öneriyorum.
devamını gör...
4.
blush ve roze şarabın farkları
renklerine göre şaraplar kırmızı, beyaz ve pembe olmak üzere üçe ayrılıyor. bu sınıflandırma genellikle şarap servisinde de öne çıkıyor, servis edilirken öncelikle şarabın beyaz mı, kırmızı mı yoksa pembe mi tercih edildiği soruluyor. pembe şarap yaygın olarak fransızca gül rengi anlamındaki rosé adıyla anılıyor. ingilizcede açık pembe anlamına gelen blush ismi ise kaliforniya’daki şarap üreticilerine dayanıyor.
roze ve blush terimleri kullanıldıkları yerlere ve bölgelere bağlı olarak küçük farklılıklar gösteriyorsa da benzer anlamları ifade ediyor.
roze ve blush terimleri kullanıldıkları yerlere ve bölgelere bağlı olarak küçük farklılıklar gösteriyorsa da benzer anlamları ifade ediyor.
devamını gör...
5.
sfigmomanometre
kanın damar çeperine yaptığı basıncı ölçen tıbbi cihaza sfigmomanometre adı veriliyor. kalbin atışları sırasında kanın arter duvarlarına yaptığı basınç genellikle milimetre cinsinden cıva (mmhg) ile ölçülüyor. arterlerde dolaşan kanın basıncını ölçmek için kullanılan sfigmomanometre, manşet, hava pompası ve basınç ölçerden oluşuyor.
sfigmomanometre, (bkz: hipertansiyon) adı verilen yüksek kan basıncının teşhisinde ve kontrolünde sıklıkla kullanılıyor. siz de kan basıncınızın normal aralıklarda olup olmadığını belirleyerek kalp-damar sağlığınız hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.
sfigmomanometre, (bkz: hipertansiyon) adı verilen yüksek kan basıncının teşhisinde ve kontrolünde sıklıkla kullanılıyor. siz de kan basıncınızın normal aralıklarda olup olmadığını belirleyerek kalp-damar sağlığınız hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.
devamını gör...
6.
dikenli molok
zararsız ve savunmasız bir sürüngen olan molok, görenler tarafından dikenli şeytana ve canavar minyatürlerine benzetiliyor. tıpkı bir bukalemun gibi renk değiştiren molok, su ihtiyacını sabah erken saatlerde oluşan çiğ damlarının dikenlerinden ağzına doğru kaymasıyla sağlıyor.
devamını gör...
7.
molehiya
molehiya orta doğu, kuzey ve doğu afrika mutfaklarında sıkça kullanılan molehiya bitkisinin yapraklarıyla yapılıyor. kurutulmuş molehiya bitkisinin kokusu kına otuna benzetiliyor. yazın kurutulan bitki, kıbrıs türk mutfağında kuzu ya da tavuk etiyle pişirilerek çukur tabakta pilavla ve turşuyla servis ediliyor. molehiya yemeğini diyetisyeninize danışarak diyetinizdeki etli veya tavuklu sebze yemeğinin yerine tüketebilirsiniz.
devamını gör...
8.
guacamole
guacamole sosunu tortilla cipsi ile servis edilebileceğiniz gibi taco, nacho veya fajita gibi meksika yemeklerinin yanında tüketmeyi tercih edebilirsiniz.
devamını gör...
9.
at eti
atların yenebilir dokuları bazı orta asya ülkelerinin temel besin kaynaklarını oluşturuyor. at eti çin ve kazakistan başta olmak üzere meksika, moğolistan, rusya, abd, kanada, brezilya, avustralya ve kırgızistan’da üretiliyor. lezzet açısından sığır etine son derece benzediği belirtilen at etinin dana etini andıran hafif şekerli bir tadı bulunuyor.
islam’da ve yahudilikte geviş getiren çift tırnaklı hayvanların tüketilebileceği belirtiliyor. tarihsel süreç içinde atın askeri ve sivil alanda yoğun olarak kullanılması ülkemizde atın kesilerek tüketilmesine yönelik önyargı oluşturmuş olabilir. atın toplum içindeki konumu günümüzde değişmiş olsa da at etinin tüketilmesi hususunda mesafeli tutum anadolu coğrafyasında hâlâ devam ediyor.
yağ içeriği en düşük etlerden olan at etinin 100 gramı, 21 gram protein, 5 gram yağ, 52 mg kolesterol ve 3,8 mg demir içeriyor. türk gıda kodeksi’nde at eti diğer kasaplık hayvanlar içinde gösteriliyor. ambalajlı et ürünlerinin içinde hangi hayvan etlerinin ne oranda bulunduğu bilgisinin etiket üzerinde belirtilmesi zorunluluğu bulunuyor.
besin amacıyla yetiştirilmeyen atlar, sağlığı tehdit edebiliyor. atların kemik, kas ve eklem iltihaplarında yaygın olarak fenilbutazon isimli nsai (streroit içermeyen iltihap önleyici) ilaç kullanılıyor. bu eti tüketen bireylerde aplastik anemi ve sindirim sistemi sorunları ortaya çıkabiliyor. bu nedenle at etlerinin fenilbutazon başta olmak üzere diğer ilaçlar açısından test edildikten sonra kesilmesi gerekiyor. satın aldığınız besinlerin etiketlerini okumanızı tavsiye ediyorum.
islam’da ve yahudilikte geviş getiren çift tırnaklı hayvanların tüketilebileceği belirtiliyor. tarihsel süreç içinde atın askeri ve sivil alanda yoğun olarak kullanılması ülkemizde atın kesilerek tüketilmesine yönelik önyargı oluşturmuş olabilir. atın toplum içindeki konumu günümüzde değişmiş olsa da at etinin tüketilmesi hususunda mesafeli tutum anadolu coğrafyasında hâlâ devam ediyor.
yağ içeriği en düşük etlerden olan at etinin 100 gramı, 21 gram protein, 5 gram yağ, 52 mg kolesterol ve 3,8 mg demir içeriyor. türk gıda kodeksi’nde at eti diğer kasaplık hayvanlar içinde gösteriliyor. ambalajlı et ürünlerinin içinde hangi hayvan etlerinin ne oranda bulunduğu bilgisinin etiket üzerinde belirtilmesi zorunluluğu bulunuyor.
besin amacıyla yetiştirilmeyen atlar, sağlığı tehdit edebiliyor. atların kemik, kas ve eklem iltihaplarında yaygın olarak fenilbutazon isimli nsai (streroit içermeyen iltihap önleyici) ilaç kullanılıyor. bu eti tüketen bireylerde aplastik anemi ve sindirim sistemi sorunları ortaya çıkabiliyor. bu nedenle at etlerinin fenilbutazon başta olmak üzere diğer ilaçlar açısından test edildikten sonra kesilmesi gerekiyor. satın aldığınız besinlerin etiketlerini okumanızı tavsiye ediyorum.
devamını gör...
10.
köpek memesi hastalığı
süreğen bir deri hastalığı olan hidradenitis suppurativa, toplumda köpek memesi hastalığı adıyla biliniyor. apokrin ter bezlerinin etkilenmesi sonucunda oluşan bu hastalıkta kırmızı renkli, ağrılı ve şişmiş iltihaplı nodüller, abseler ve fistüller görülüyor.
lezyonlar sıklıkla koltuk altı, kasık ve genital bölge gibi vücudun kıvrımlı bölgelerinde görünüyor. genellikle ergenlik döneminde başlayan hastalık erkeklere göre kadınlarda daha sık görülüyor.
hastalığın nedeni kesin olarak bilinmiyor. bağışıklık sistemi, hormonal ve kalıtımsal etmenlerin hastalık gelişiminde rol oynadığı düşünülüyor. tedavi seçenekleri arasında antibiyotik, kortikosteroit, immünosupresif ilaçlar ve ameliyat bulunuyor. bu tedaviler hastalık semptomların hafifletilmesine ve tekrarlayan atakların önlenmesine yönelik olarak uygulanıyor. hastalığın radikal (kesin) bir tedavisi bulunmuyor.
lezyonlar sıklıkla koltuk altı, kasık ve genital bölge gibi vücudun kıvrımlı bölgelerinde görünüyor. genellikle ergenlik döneminde başlayan hastalık erkeklere göre kadınlarda daha sık görülüyor.
hastalığın nedeni kesin olarak bilinmiyor. bağışıklık sistemi, hormonal ve kalıtımsal etmenlerin hastalık gelişiminde rol oynadığı düşünülüyor. tedavi seçenekleri arasında antibiyotik, kortikosteroit, immünosupresif ilaçlar ve ameliyat bulunuyor. bu tedaviler hastalık semptomların hafifletilmesine ve tekrarlayan atakların önlenmesine yönelik olarak uygulanıyor. hastalığın radikal (kesin) bir tedavisi bulunmuyor.
devamını gör...
11.
platonya meyvesi
bakuri adıyla da bilinen platonya meyvesi paraguay, brezilya, kolombiya, surinam gibi güney amerika ülkelerinde yetişiyor. sık olmayan nemli ormanlarda çoğalan bu meyve tropikal büyük bir ağaçta (platonia insignis) yetişiyor. çiğ olarak tüketilebilen meyve olgunlaştığında kalın kabuklu ve beyaz etli oluyor, yuvarlak ve sarı görünüyor. platonya meyvesinin kabuğu kaynatılarak (bkz: ishal) tedavisi destekleniyor. sabun ve mum üretiminde kullanılan platonya meyvesi çiğ veya pişmiş olarak reçel, marmelat, jöle, şerbet ve dondurma üretiminde kullanılabiliyor.
devamını gör...
12.
beşinci hastalık
toplumda beşinci hastalık adıyla bilinen eritema infeksiyozum, parvovirus b19’un sebep olduğu ve çoğunlukla çocuklarda görülen bir enfeksiyon hastalığı olarak tanımlanıyor. kız çocuklarında görülme oranı daha fazla olan bu hastalıkta olguların %70’ini 5-15 yaş arasındaki çocuklar oluşturuyor. bulaş neredeyse her zaman solunum yolu salgıları ile oluyorsa da atıklarla ve kan transfüzyonuyla da yayılabiliyor.
daha çok kış ve ilkbahar aylarında görülen hastalığın inkübasyon süresinin genellikle 7-10 gün olduğu belirtiliyor. hastalığın semptomları arasında baş ağrısı, ateş, boğaz ağrısı, kaşıntı, burun akıntısı, karın ve eklem ağrıları bulunuyor. bu belirtiler 2-3 gün içinde kalkıyor.
önce yüzde kırmızı, tokat yemiş çocuk görünümü olarak tarif edilen eritem ve peroral solukluk ortaya çıkıyor. genellikle 1-4 gün sonra gövdede döküntü gelişiyor. döküntü çıktığında bulaşıcılık kayboluyor.
spesifik tedavisi bulunmayan bu hastalıkta antipiretik, antihistaminik ilaçlarla semptomatik tedavi uygulanıyor. vakaların aşırı sıcaktan ve güneş ışığından uzak tutulmaları tavsiye ediliyor.
daha çok kış ve ilkbahar aylarında görülen hastalığın inkübasyon süresinin genellikle 7-10 gün olduğu belirtiliyor. hastalığın semptomları arasında baş ağrısı, ateş, boğaz ağrısı, kaşıntı, burun akıntısı, karın ve eklem ağrıları bulunuyor. bu belirtiler 2-3 gün içinde kalkıyor.
önce yüzde kırmızı, tokat yemiş çocuk görünümü olarak tarif edilen eritem ve peroral solukluk ortaya çıkıyor. genellikle 1-4 gün sonra gövdede döküntü gelişiyor. döküntü çıktığında bulaşıcılık kayboluyor.
spesifik tedavisi bulunmayan bu hastalıkta antipiretik, antihistaminik ilaçlarla semptomatik tedavi uygulanıyor. vakaların aşırı sıcaktan ve güneş ışığından uzak tutulmaları tavsiye ediliyor.
devamını gör...
13.
çöven otu
çöğen veya alçı otu isimleriyle de anılan çöven otu, yüze yakın türden oluşuyor. türkiye’de 50 türü bilinen çöven otunun yaygın ve ekonomik değer taşıyan tek ya da çok yıllık otsu bir bitki olduğu belirtiliyor. odunsu kökleri kullanılan çöven otu etken madde olarak %15-25 oranında (bkz: saponin) içeriyor. saponinler bitkilerin savunma mekanizmalarında rol alıyor ve suyla temas ettiklerinde köpük oluşturuyor.
köpürtücü özelliği nedeniyle sabun ve deterjan sanayiinde de geniş çapta kullanılan çöven otunu yine köpüren yapısı sebebiyle sabunotu (saponaria officinalis) ile karıştırmamak gerekiyor.
idrar ve balgam söktürücü özellikleri sebebiyle çöven otu birtakım ilaçların bileşiminde yer alıyor. ağartıcı özelliğinden dolayı helva ve dondurma yapımında kullanılan çöven otu türkiye’nin ihraç ürünlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. türk mutfağında tahin helvası, koz helva, kerebiç, çöven ekmeği ve paşa lokumu yaparken çöven otu ilave ediliyor.
köpürtücü özelliği nedeniyle sabun ve deterjan sanayiinde de geniş çapta kullanılan çöven otunu yine köpüren yapısı sebebiyle sabunotu (saponaria officinalis) ile karıştırmamak gerekiyor.
idrar ve balgam söktürücü özellikleri sebebiyle çöven otu birtakım ilaçların bileşiminde yer alıyor. ağartıcı özelliğinden dolayı helva ve dondurma yapımında kullanılan çöven otu türkiye’nin ihraç ürünlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. türk mutfağında tahin helvası, koz helva, kerebiç, çöven ekmeği ve paşa lokumu yaparken çöven otu ilave ediliyor.
devamını gör...
14.
satın almadan önce şarabın ucuz olduğunu anlama yöntemleri
mantarın malzemesi bize şarabın kalitesine yönelik bilgi veriyor. silikon, plastik ya da aglomere mantar taşıyan şarapların genellikle ucuz, doğal ve uzun boylu mantar taşıyan şarapların ise pahalı oldukları biliniyor. aglomere, yığıntı ve karışık dolgu malzemelerinin tıpkı talaş gibi sıkıştırılmasıyla elde ediliyor.
devamını gör...
15.
ehvenişer
türk dil kurumu sözlüğünde ehvenişer kelimesi kötü olanların içinde iyisi olarak tanımlanıyor. bu kelime türkçede kötünün iyisi olarak kullanılıyor. birkaç kötüden en az kötü olanını belirten ehvenişer, arapça daha zararsız anlamına gelen ahwan ile şer sözcüklerinden oluşuyor. hastalık şer ise evde kalmak ehvenişer... dilimize pek de yakıştıramadığım, türkçemize uygun durmayan bir ifade aynı zamanda.
devamını gör...
16.
mükellef kahvaltı
arapçadan dilimize geçen mükellef kelimesi genellikle vergi mükellefi ya da mükellef kahvaltı tamlamalarıyla karşımıza çıkıyor. mükellef kelimesi çoğunlukla (bkz: yükümlü) anlamında kullanılıyor. mükellef kahvaltı ifadesinde ise bu kelime özenli bir biçimde yapılmış, eksiksiz anlamına geliyor. mükellef kahvaltı, özenle hazırlanmış, pişirilmiş kahvaltıyı tanımlıyor.
devamını gör...
17.
erkekler işedikten sonra penislerini siliyorlar mı sorunsalı
kısa yanıt şudur: "silmiyor, silkiyoruz."
devamını gör...
18.
ihtilaf
arapça bir kelime olan ihtilaf anlaşmazlık anlamına geliyor. ihtilaf, gün ve gece gibi zıt kavramların art arda gelmesini ifade ediyor. ihtilaf sözcüğü (bkz: alternasyon) kelimesiyle eş anlamlı olarak kullanılıyor. “ofiste yönetimle hiçbir ihtilafı olmamıştı.” örneğinde olduğu gibi bu sözcük zıtlığı, karşıtlığı belirtiyor.
devamını gör...
19.
yiyecek-içecek danışmanlığı
restoran ve otel işletmelerinde yiyecek ve içecek danışmanlığı, mutfak yönetimi, servis standartları, alternatif menü geliştirme ve maliyet kontrolü gibi konularda verilen danışmanlık hizmetine deniyor. bu danışmanlık, sürdürülebilirlik, kalite kontrolü, verimlilik ve eğitim konularında işletmenin kendilerini geliştirmelerine ve eksiklerini tamamlamalarına yardım ediyor. restoran ve otel işletmelerinde yiyecek ve içecek danışmanlığı hizmeti genellikle (bkz: beslenme ve diyetetik), gastronomi-mutfak sanatları ve veteriner hekim gibi gıda profesyonelleri ya da alanında deneyim sahibi şefler tarafından veriliyor.
devamını gör...
20.
ceviche
(bkz: peru) mutfağına özgü bir yemek olan sevişe, genellikle levrek veya somon gibi taze çiğ balıktan yapılan salataya deniyor. (bkz: ceviche) ya da sebiche biçimlerine yazılan sevişe, narenciye ve baharatlarla marine edilmiş balık veya su ürünlerinden oluşuyor. sevişe yemeğine balık, limon, acı biber ve soğan gibi besinler konuyor. ana yemek veya (bkz: ordövr) olarak sunulabilen sevişe yemeğini diyetinizdeki sebze ile tavuk, et, tavuk, hindi yerine kullanabilirsiniz.
devamını gör...