yediği lincin özeti şu:
kemal kılıçdaroğlu'nun " suriyeliler'i göndereceğiz" açıklamasından sonra, kılıçdaroğlu'nu sevmeyen bazı muhalif çevreler, bunu gol fırsatı olarak gördüler. kılıçdaroğlu, pek iyi bir görüntü çizmiyordu.(hakları var.) fakat muhalif taban destek olunca bir anda ofsayta düştüler. ki kılıçdaroğlu tahminim 1 ay öncesinde benzer bir açıklama yapmış ama bu kesim pek ses etmemişti.
bunu yanında afgan göçü başlayıp önlem alınmayınca. öncesinde msb linç edilirken bir anda oklar bu kesime döndü. şöyle bir durum var, insanlara kendi tarafından gelen negatif durumlar, karşı taraftan gelenden daha çok zarar verir. bir de üstüne özellikle yabancı medya kuruluşları göçmen konusunda olumlu haberler yapınca öfke arttı. göçmenlerin geri dönmesini isteyenlere karşı linçler oldu. begüm başdaş'ın göçmen karşıtlarına "ırkçı demesi", bunun yanında medyascope'da program yapması, ayrıca bir avrupa birliği kuruluşunda çalışması ortalığı alevlendirdi. ve bunun üzerine ekşideki bir başlık ortalığı daha da karıştırdı
buradan ulaşabilirsiniz. bu listede ruşen çakır da vardı. fonlanma iddiaları ortaya çıktı. bu iddialar 140 journos'a kadar gitti. medyascope bazı vakıflardan fon alıyordu ve bu gizli değildi. bu fonlar da ab ve abd menşeili olunca ruşen çakır linç yedi. süreci ise şu anda kötü yönetiyorlar. ruşen çakır'ın insanları bloklaması, youtube'da yorumların silinmesi gibi. bir de bunun üzerine faltunun açıklamaları işi iyice çıkmaza soktu.
benim yorumum. medyascope ve ruşen çakır ortalığı yatıştırmalı. sertlikle bir yere varılmaz. ayrıca her ne kadar kızgın olsam da bu kişiler ve kuruluşlar yasaklanmamalı. yayınlarına devam etmeli.
devamını gör...