11 temmuz 2021 küba'da komünizme hayır yürüyüşü

biz liberallerin her zaman söylediği gibi, liberalizm ve kapitalizm kadar insan doğasına uygun ikinci bir ideoloji bulunmadığı iddiasını kanıtlayan nitelikte bir protesto, eylem türü.

buradan

sosyalizm ve komunizm kapitalizmin sözde sömürüsünü söndürme iddiasıyla yola çıkarak kıtlık ve eşit fakirlik ile insanların protestosu ile sonlanan ideolojilerdir kanaatindeydim.
serbest piyasa ve rekabet candır dedirten eylem.

edit: insan doğası lafına çok takılan arkadaşlar olmuş, sonrasında amerikan ambargosu ve orada o eylemin yapılabildiğinden bahseden kişiler olmuş. onlara hitaben ve benzer düşüncelere yönelik bu edit ihtiyacı hissettim. haberin devamını biraz araştırdığımızda hükümetin interneti kestiği, ada da erişimi engellediği belirtiliyor bu mu eyleme izin vermek? kaldı ki halk yoksulluk ve fakirlikten yönetime değil, doğrudan sisteme protesto gerçekleştirmektedir. insan doğası demeye de evet devam edeceğiz, zira pandeminin başında birçok filozof bile (slavoj zizek örneğin) komunizm gelecektir beklentisindeyken, 1-1.5 ay sonra normalleşme ile herkes o sevilmeyen * starbucks ve avm'lerin önünde kuyruğa girdi. girecektir, girmeliydi de zaten.

üreteceğiz, çalışacağız ki kazanacağız, zenginleşeceğiz. ortak fakirlik ise bu eylemlerin tam sebebi. bence biraz daha objektif yaklaşılması gereken eylemler olduğu kanaatindeyim.

ben her zaman serbest piyasadan taraftarım. tabi bir ülkenin demokrasisi ilerlemiş olmalı ve insan hakları konusunda gelişmiş olması konusuna katılıyorum fakat bence herkesin eşit olabildiği güçlünün ve zekinin kendini gösterebildiği bir serbest piyasa ortamı olması gerekiyor. yoksa küba gibi bir sistem zaten işlemez.

insan doğasıcılara gün doğduran eylemdir. adamların kelime haznesi iki kelimeden ibaret. ekonomik kriz tüm dünyayı vurdu eylemlerin olmasından daha doğal ne var? küba'yı amerika yıkamadı iki tane çürük elma mı yıkacak? sen kendi ülkenden kaçan insanları kurtar önce.

ben bu iphone'ci, kafası çipli tiplere laf anlatmaktan bıktım.

liberalmiş komünistmiş geçelim kübanın durumuna bakalım sonra ülkenin durumuna bakalım ve böyle bir protesto yapabildiklerini not düşelim.

cuba isn't yours!

"küba sizin değil!"

ada boyunca binlerce kişinin yürüyüşlere katıldığı belirtiliyor. komünist parti genel merkezi önü: buradan

iktidardaki çete, hükümeti bırakmazsa, "türkiye sizin değil!" sloganı ile bizim de sokaklara çıkmamız gerekebilir.

komünizm'in işleyebilmesi için ciddi devlet planlamasına ihtiyaç var. her sistemde toplumlar ideal sosyal yapıya ve refaha ulaşabilir. mesele ne kadar sistem olsa da, sistemi kuracak olan da ülkenin profilidir. örneğin bizim liberal ülkemizde; ekonomi yönetiminin başına utanmadan arlanmadan damadını atayıp, gömlek değiştirir gibi türkiye cumhuriyet merkez bankası başkanı değiştirirseniz olacak olan budur. hem enflasyonu, hem faizi, hem de dövizi yükselten beceriksizlere bakıp liberal politikaları genelleyerek eleştiremeyiz değil mi?

nihayetinde liberalizm adı altında vatan toprağını, milletin alın terini yabancılara ve yandaşlara peşkeş çektiler ve bunu yapmaya devam ediyorlar mı?
evet.

türkiye'de çoğunluğun tiranlığına mahkumuz. en basitinden yeni cumhurbaşkanlığı sistemi ve 80 darbesi kalıntısı %10 seçim barajıyla demokrasinin d'si yok. demokrasinin olmadığı ve bireysel hakların garanti altına alınmadığı yerde kapitalizmin kuralları işlemez. biz sadece "adı liberal" olan bir ülkeyiz. bizi temsil etmesi için seçtiğimiz 500 kişiye, 80 milyon kişi olarak laf dinletemiyoruz. onu geçtim, o 500 kişi de yürütmeyi elinde tutan birkaç kişinin vesayeti altında. yani küba'nın komünizminden pek de bir farkımız yok. giresun'un dağındaki dereye yapılacak olan santrale ankara'da yandaş doyurmak için koltukta oturan, vesayetçi zihniyet tarafından atanmış hükümet görevlileri karar veriyorsa, orada adaletten ve temsili demokrasiden söz edilemez.

bunun sonucunda da yoksulluk sınırı altında asgari ücretle çalışan düşük gelirliler ve vergi yüküyle ezilen orta gelirliler olarak her seferinde büyük meblalarla vergi muafiyeti alan iktidara yakın yandaş ve zengin piçleri doyurmakla meşgulüz.

türkiye sizin değil! diyeceğimiz günler gelmeden, ilk seçimde iktidardaki çetenin gitmesini umuyorum.

insan doğası
insan doğası
insan doğası
insan doğası
insan doğası
insan doğası
mmm biraz daha
insan doğası
insan doğası
insan doğası

hali hazırda insanlığın içinde bulunduğu sistem arkadaş, bütün dünya kaynaklarını bitirme noktasına gelmiş ve bunu yaparken de dünyanın içinden geçmiştir. ama daha hala insan doğası diyebiliyoruz.
doğamız, yok etmek tabiiiii yersen. saçma sapan muhabbetler. ha sosyalizmden de umutlu değilim ama insan doğası en ıygını bı ehehehe ne? değildir. neyse ayrıca kübada yapılabilir bir eylemdir. ada ülkesi ve o küçücük adada amerikan üssü olması bir de üstüne üretimlerinin çok sınırlı olması eklenirse gayet anlaşılabilir bir fakirlik durumudur. bu sözde "eşit fakirilik eheheh" diyen arkadaşlar aydınlanmış olurlar. türkiye sosyalist olsa kimse eşit fakir olmaz acun paranın a.sını şeetmezdi. ha ayrıca çalışma şartlarını vs de düşünmeniz gerekmektedir. günde 3 gün 5er saat çalışıp bütün hafta mojito içerek gezebiliyorsunuz. gayette güzelli fakirlik olarak gördüğüm durumdur.

ekonomisinin bu yıl %11 küçülmesi ile ateslenmiş gösteriler. oldukça kalabalık ve öfkeli görünüyor ama sonuç çıkacağını sanmıyorum.

internetin evlere bu yıllarda yavaş yavaş girmeye başlaması kübalıların insan olduklarını hatırlamalarına yol açtı, yani normal sonuç komünizme hayır demeleri.

liseli ülkücü kardeşlerimin yorumları ile güldürdüğü konu.

sosyalizmin eninde sonunda geldiği nokta budur. sscb'de açılan mcdonald's'lara halk nasıl akın ettiyse küba'da da benzer şeyler oluyor. çünkü insanların doğasında olan özgürlük isteğini baltalayamazsınız. sosyalistlerin son kalesi küba'ydı, onun da yıkılışını izliyoruz. kanser aşısı falan bulmak karın doyurmuyormuş demek *

edit: arkadaşlar kimse burada liberalizm güzellemesi yapmıyor. ha milattan önceden kalma kokuşmuş sosyalizm ile liberalizmi karşılaştırırsak elbette liberalizmi tercih ederim, kötünün iyisi olarak. lakin burada olay sosyalizm mi liberalizm mi tartışması değil. yıllarca eşit fakirliğe mahkum edilen, dışa kapatılan, özgürlüklerinden bir bir mahrum bırakılan bir halkın tepkisi var ortada. sizin ideolojiniz işte tam olarak buna sebep oluyor. sosyalist ülkelerde yaşamayıp sosyalizm övmek kolay tabi, sıkıyorsa oraya gidin göreyim sizi. 3 ay sonra marx'ın da lenin'in de annesine sövmeye başlarsınız. tanrı görmeniz için size göz vermiş, açıp bakın bir zahmet. sscb'de, çin'de, kuzey kore'de ve daha bilimum sosyalist ülkede bu protestolar yaşanıyorsa suçlu olan sizin ideolojiniz. sosyalizm dünyaya huzur getirmedi, getirmeyecek. üzgünüm

kaçınılmaz son.

açlık ve yoksulluktan yorulmuş halkın feryadıdır komünizm 21. yy gibi bir dönemde çocukluk tutkusudur

bakmak yerine biraz da görmeyi deneseniz her şey çok kolay aslında. dünyanın hemen her yerinde her an kapitalizme karşı ya da kapitalizm vahsiliginin getirdiği etkilere karşı gösteriler, yürüyüşler, protestolar düzenleniyor. örneğin uzağa girmeye gerek yok, sizin terör eylemi olarak nitelendirfiginiz rize,artvin gibi orman katline karşı yerli halkın ya da nükleer karşıtı gösteriler hep kapitalizme karşı aslında.
peki ben o başlıkların altında insan doğası diyen arkadaslarin tanımlarını neden göremiyorum. at gözlüğü? secici geçirgenlik? hangisi ?
bir de bakın bakalım, bu gösterilerde jandarma insanların üzerine saldırmış mi ? insan doğası he mi , aferin ?

nasıl ya sosyalizm gelince herkesin villası olmuyor muydu?
sosyalistler madem bu kadar seviyorlar buyursun bu insanlarla yer değiştirsinler.

savunulan ideolojilerin tam olarak uygulanılmasının mümkün olmayacağını canlı canlı görürsünüz artık.

ulan amerika ...

protestocuların ellerinde salladığı a.b.d. bayraklarına bakınca; ‘komünizme hayır’dan ziyade ‘a.b.d.’ye evet’ temasına sahip imajı veren yürüyüş. oyun çok büyük yeğen.

küba'daki sosyalist yönetimden rahatsız olan yazarların toplandığı başlıktır.

hatırlayalım*

2008 krizinde de çok işe yaramıştı insan doğasının temeli liberalizminiz. ulan pandemi dönemine kadar dünyayı sarstı o kriz etkisini daha düne kadar hepimiz yaşıyorduk be.

küba'yı, yürüyüşü bilmem de kapitalizmin insan doğasına en uygun sistem olduğunu iddia etmek nereden baksan mesnetsiz atmaktır. insan doğası temelli yapılan iddiaların neredeyse tümü böyledir esasen.

rica edeceğim kanlı ideolojilerinize biyolojik temeller atfetmekten vazgeçin. neden vazgeçmeniz gerektiğini merak ediyorsanız da richard c. lewontin'in bir ideoloji olarak biyoloji kitabında bunun ne denli tehlikeli bir şey olduğuna dair birçok argüman bulabilirsiniz.

t: birtakım insanın devletin resmi ideolojisini protesto ettiği yürüyüştür.