13 şubat 2024 erzincan maden faciası

her yönden çürümüş bir toplumun kendine mezar edindiği bilmem kaçıncı faciadan biridir.

ağır konuşmak istiyorum ama silivri'ye gitmek de istemiyorum. buradan fikirlerimi az, çok anlamışsınızdır.

şu an tv kanallarında hep bu facia konuşuluyor, 2 gün daha konuşurlar sonra ne olur? unutulur gider. işte daha 1 yıl oldu henüz, bir deprem yaşadık, ne oldu, unutulup gitmedi mi?

haluk levent'in tweetinden anladığım kadarıyla bu ülkede kazandığımız ve kazanabileceğimiz hiçbir davanın olmadığını gösteren vahim olay. durdurduk, başardık sandığımız her şeyi el altından sürdürmeye devam ediyorlar. bizi kaybetmeye, ölmeye mahkum bırakıp yerin altını üstünü tüketene kadar ranta kurban ediyorlar. ona buna peşkeş çekiyorlar. artık sessiz kalmayıp çabalamak da kâr etmiyormuş, erzincan bunu gösterdi.

işçi, emekçi ve doğa düşmanı akp çetesinin şaşırtmayan rezaletlerinden birisi daha. bazı aptalların nefret ettiği ümit özdağ, yıllar önce kamuoyunu bu konuda uyarırken ve ilgili madeni kapattırırken çıkarcı çeteler, ümit hoca'yı dinlemeyip sırf kar için burnunun dikine gitti ve o madeni tekrar açtı. kanadalı bir maden şirketi, siyanürle ülkemizin doğasını ve işçileri zehirleyerek sorumluluğu üstüne almadı. üstüne üstlük; akp, ortağı olduğu ilgili şirketin borçlarını sildi. gerçi burada asıl suç, son seçimde akp'ye oy veren erzincan halkında. ver yetkiyi, gör etkiyi...
bu skandal olay, bir facia değildir tam tersine bir cinayettir!.. katil akp ve kanadalı suç ortağı şirket...

toprak altında kalanların bu saatten sonra kemiklerini bile zor bulurlar.

sorumlularından birinin şu an belediye başkan adaylığı için yarıştığı facia. hayır bir de çıkmış deprem için en güvenilir aday benim diyor ya. insan aklıyla alay etmek tam da budur işte.

toprak altında kalanları bulmak için akan o binlerce ton toprağı taşıyacaklarını düşünmüyorum. herkes durumu kabullenmiş gibi.