31 mart vakası

miladi takvimle 13 nisan 1909 tarihinde şeriat isteyen, aralarında askerlerin de bulunduğu birtakım gericilerin başlattığı ayaklanmadır. günlerce süren bu ayaklanma sırasında şiddet doruğa çıkmıştır. meclis basılmış, vekiller dinsizlikle suçlanmış, kız lisesi açmak istedikleri için tehdit edilmiş ve hatta ayaklanmanın ilk günü lazkiye milletvekili mehmet aslan gazeteci hüseyin cahit yalçın zannedilerek önce linç edilmiş sonra da öldürülmüştür.

bu ayaklanma ittihat ve terakki'nin hareket ordusu tarafından bastırılmış, birçok kişi beyazıt meydanında asılarak idam edilmiştir.

birkaç çift sözle geçiştirilebilecek türden "hafif" bir olay değildir. istanbul'u günlerce cehenneme çevirmiş bütünüyle gerici bir vakadır. itc'nin tarihinde bir kırılma hattı yaratmıştır.

türkiye cumhuriyeti'nin, yanlı tarih anlayışı tarafından sürekli kurcalanan bir vakadır. maalesef tarihe bir ilim adamı gözüyle yaklaşamadığımız için ''ne oldu?'' sorusundan çok ''kim haklıydı?'' sorusunu sorup dururuz. halbuki bu olay da diğer olaylar gibi bizim sorumlu olmadığımız ölmüş gitmiş insanların memleket yanarken saçını taramasına örnek bir vakadır. haklı kimdir? haklı yoktur. herkes kendi çıkarına göre yahut ''devletin çıkarına olur'' düşüncesiyle hareket etmiş ve sultan abdülhamit tahtan indirilmiştir. böylece osmanlı devleti ittihat ve terakki partisinin tam kontrolüne geçmiş, balkanların ayrılışı-sarıkamış-çanakkale- hatta istiklal savaşı ve cumhuriyetin kuruluşuna kadar olan hadiseler silsilesi vuku bulmaya başlamıştır.

victor hugo, waterloo muharebesi için yazmış olduğu şiirde şöyle der:

"napoleon neden yenildi?
ortalığı bataklığa çeviren lanet yağmur yüzünden mi?
ordusu kalmayan, teslim olmak üzere olan wellington yüzünden mi?
savaşa gelmeyen, hiç savaşmayan blücher yüzünden mi?
hayır.
tanrı yüzünden!"

31 mart vakası da öyle bir vakadır. kendinden sonra başlayacak olayların işaret fişeğidir. mukadderattandır. bilenler bilir, bilmeyenler sadece konuşur.

recep tayyip erdoğan'ın asıl karın ağrısı olan ayaklanma. mustafa kemal'den yedikleri en büyük tokattı zira. eğer erdoğan'ı desteklemeyen, eleştiren şeriatçıları okursanız bu olayın onlarda yarattığı travmayı görebilirsiniz. bunun intikamını almayı kafaya koymuşlar çünkü. neler neler yazıyorlar.

"siz darbeyle geldiniz"

bu kafadalar.

iktidarı kaybeden "yıldız baykuşu" darbeci (bkz: 2. abdülhamit)in telkinleriyle ayaklanan bir takım alaylı ordu mensuplarının (bkz: topçu kışlası)nı üs belleyerek kalkıştığı darbe girişimi. hani şu (bkz: gezi parkı)nın yerine birilerinin "istesek de istemesek de" dikmek istediği (bkz: topçu kışlası).

(bkz: selanik)den hareket eden ve (bkz: mahmut şevket paşa) komutasındaki (bkz: hareket ordusu) tarafından bastırılmıştır. o orduda, daha sonra bir milletin atası olacak (bkz: kurmay yüzbaşı mustafa kemal) de bulunmaktaydı.

7 nisan günü galata köprüsü üstünde muhalif gazeteci hasan fehmi'nin bir suikast sonucu öldürülmesi de ayaklanmaya giden sürecin faktörlerinden biridir.

ikinci meşrutiyete karşı, 2.abdülhamit' in, proksi darbe girişimi.

ittihatçılar bütün yönetimi ele geçirmesi ile sonuçlandı.

not; abdülhamitçi tayfanın bu konu hakkında da dizi çekmesi güzel olur.

(bkz: hareket-i irtica), (bkz: hadise-i irtica)

2. abdülhamit' in tahttan indirildiği, abdülhamit' in arkasında olduğu olay.