62 bine giren birine tavsiye edilecek bölümler
başlık "emrebey003" tarafından 03.08.2021 21:57 tarihinde açılmıştır.
1.
sayısal bu puanla gidilebilecek en iyi olan ve merak dilen bölümlerdir.
devamını gör...
2.
tavşanlı linyitspor teknik direktörü olabilir. sözeldeyse bu derece tavşan terbiyecisi de olabilir *
devamını gör...
3.
4.
sözel, sayısal, tm, dil, hangisinden 62 bin?zira sayısal veya tm ise çok iyi.
devamını gör...
5.
öncelikle 101 tavla ve bilumum* şans oyunu öğretilmeli. sonra çok bulaşık kitliyorlar.
devamını gör...
6.
iyi bölüm kötü üniversite olacağına kötü bölüm iyi üniversite yazın. ben öyle yaptım ve hayatta yaptığım en iyi şey bu oldu diye gurur duyuyorum kendimle
devamını gör...
7.
iyi bölüm kötü üni yerine arkadaşın dediği gibi iyi üni kötü bölüm tercihi çok mantıklı.
devamını gör...
8.
62k yapan kişi bize tavsiye versin
devamını gör...
9.
bunca yıllık tecrübelerime göre iyi üniversite ortalama bölüm.
örnek veriyorum boğaziçi’nde havaya bakma bölümü bile kazansanız en güzel havaya boğaziçililer bakar diye sizi işe alırlar. diğer türlü kendinizi ispat etmeye çalışır durursunuz.
örnek veriyorum boğaziçi’nde havaya bakma bölümü bile kazansanız en güzel havaya boğaziçililer bakar diye sizi işe alırlar. diğer türlü kendinizi ispat etmeye çalışır durursunuz.
devamını gör...
10.
ingilizce bölüm yazacaksın, ingilizceyi iyi şekilde öğrenebileceğin bir hazırlığı olan fakültelerden birini yazıyorsun. fakültenin avrupa’da bir denkliği var mı öğrencilerini rahat gönderen akreditasyonu sağlam bir yer seçiyorsun yani iyi bir üniversite seç sonra kendini yurt dışına atmanın bir yolunu bul bulabileceğin en erken fırsatta dediğimi yap yapamazsan türkiye’de ucuz iş gücü çarklarının bir dişlisi de sen olursun insanlar öyle acımasız ki türkiye’de iş ve çalışma koşulları anlamında gözünün yaşına bakmazlar yüzüne güler arkandan konuşurlar vs vs kötü ekonomi insanların ahlaki değer yargılarını komple değiştirdi mesleğini eline aldığında o size öğretilen mesleki etik dersleri vs. bunların hiç birisinin uygulanmadığını, adam kayırmacılıktan torpile, mobbing den tut fazladan mesainin mükâfatını göremediğin bir geleceğe kendini sokmak istemiyorsan bu dediklerim her ne kadar karamsar gelirse gelsin kaynayan bu kazanın içindeki sessiz kurbağalardan biri de sen olma ve git yurt dışına önce kendini kurtar sonra türkiye için neler yapabilirim diye düşün. bunu sana vatansever bir türk kardeşin olarak yazıyorum yazmak en çok da bana dokunuyor vatanında enflasyon eğrisinin hep altında bir zamla geçinmeye çalışmak emin ol çok üzücü hele ki insanların 3 kuruş için girdikleri halleri görmek o daha da üzücü o yüzden önce kendini kurtarıyorsun. bölümü ne önerirsem önereyim tr de o bölümden yüzlerce üniversitede bölümleri olacağı için ana çözüm bu işi tr de yapmamak. burada bu yazdığımın dışında türkiye de ben gibi bir türkçü sana bunu derken herhangi birisi çıkıp türkiye de de fırsatlar var diyorsa dinleme kardeşim yalan söylüyordur. şu ekonomik koşullarda iyiye gidişi bi 7, 8 sene aklından çıkart o zamana mezun olmuş yurt dışında işe başlamış olursun bana da teşekkür edersin.
devamını gör...
11.
bir daha böyle şeyler yapma. kitap okumayı dene mesela
devamını gör...
12.
şimdi hata şurada başlıyor;
üniversite sınav sonucuna göre bölüm seçmezsin, bölümünü sınava hazırlanırken seçer, ona göre çalışma motivasyonu oluşturursun. bir bölümü hedeflediğinde, genelde özel/devlet bir şekilde mutlaka tutturuyorsun. beklediğin gibi bir sonuç gelmezse, yakın alternatiflere bakıyorsun ama onlarında tabi ki hata yapmamak için önceden planlı olması gerekir.
üniversite sınavına hazırlanmak, kademeli bir süreçtir. ön hazırlık gerektirir. bu sürece aileler de en az cocukları kadar hazır olmalıdır çünkü her şeyin son dakikaya bırakıldığı bir aksiyonda, cocuğun başarısız tercih listesi oluşturması ve yanlış bölüm tercih etmesi gibi sanslar artar. tamamen stress ve kaygı kontrol dönemidir bu.
şimdi gelelim asıl soruya; güncel olarak yök klavuzunu takip etmek gerekiyor çünkü sürekli olarak yök sistemde yeniliğe gidiyor. daha dün 2 farklı karar çıkartıldı.
- mimarlık, eczacılık , beslenme ve diyetetik ve diğer bir kaç alanda kontenjanlar düşürülecek.
- devlet üniversitelerinden 2. öğretimler kaldırıldı.
bunlara daha dün karar verildi. dolayısıyla senin bugün girebildiğin bölümlerle, 10 gün sonra girebileceğin bölümlerin arasında fark olabilir. bu ülkede ilk eğitim sistemine güvenmeyeceksin. sürekli yök klavuzunu ve puan/sıralama listelerini takip et. her an, her şey değişebilir.
gelelim sonuca;
diyelim ki hiç tahmin etmediğin/ ya da ettiğin şekilde bir negatif sıralama ve puan geldi. ne yapacaksın? açacaksın önüne tüm okulların bölüm bilgilerini ( puan/ sıralama vb) , sıralamanın/ puanının tuttuğu tüm bölümleri not edeceksin sonra hepsini araştıracaksın ve hangisi ilgi alanına ya da tutkuna/ merakına hitap edebilirse, onu yazacaksın. sıralama yüksek olduğunda, cok sehir ayırt etmemek lazım. "oraya gitmem, buraya gitmem" bakışı hatalı olabilir. eğer vakıf üniversitesi sansın varsa, gözü kapalı vakıfta istediğin alanı yaz fakat yoksa, en iyi seçenek girebildiğin bölümler arasından sana en uygun olanı seçmektir. sevmediğin bir bölümü sakın yazma. bitiremezsin, okuyamazsın. o 4 yıl eziyet gibi geçer. dolayısıyla sevdiğiniz ya da sevebileceğiniz bir alan! ilk koşul bu!
ayrıca amerikan kültürü ve edebiyatından onurla mezun olmuş bir kadın olarak söylüyorum; " ingilizce bölüm yazacaksın" gibi bir argüman yoktur. 62 binle girebileceğin yabancı dil bölümü yok:)
bizim bölümlerin puanları / sıralamaları çok yüksektir. yabancı dil sınavında iyi başarı elde etmen gerekir. 80 soruluk yds( dil sınavında) en az 70 net yapman lazım ki eli yüzü düzgün bir bölüme ve okula girebilesin:) ben üniversiteye 2012 girişliyim. benim dönemimde dahi amerikan edebiyatı 450 puanla bölüme öğrenci alıyordu. siz düşünün sıralamasını. yani bu 80 soruda minimum 72-73 net demek:) hatalı yönlendirmelerde bulunmamak gerekiyor. :) 
şimdi gelelim başka bir konuya, buna çok şahit olduğum için yazıyorum. herkes ingilizce bölüm okuyamaz. bunu aşağılamak için yazmıyorum yanlış anlamayın. herkesin zekası ve eğilimi farklı alan üstünedir. bu yüzden lisede alan seçiyoruz ve o alanı kapsayacak şekilde üniversite sınavına hazırlanıyoruz. tercihler aşamasında, herkes, evladına zorla ingilizce bölüm yazdırıyor ama herkesin dil öğrenme becerisi eşit değil. cok cok basarılı adamlar/kadınlar dil öğrenimi yeterli olmadığı için yıllarca hazırlığı geçemiyor. günah değil mi?! ezbere "hadi ingilizcesini yaz daha iyidir" diyerek cocuga ingilizce bölüm yazdırmamak lazım. dil dışarıdan da geliştirilir ama dil öğrenme becerisi olmayan bir insana, ingilizce bölüm okutmak hatadır. bölümlerden mezun olamıyorlar çünkü dil seviyeleri akademik- mesleki ingilizceye yetmiyor. şimdi ingilizce yeterli seviyede öğrenememiş bir kadın/ adam, makina mühendisliğini ingilizce nasıl okusun?/ tez yazsın? otomotiv mühendisliği, tıp, mimarlık, psikoloji, genetik mühendisliği? nasıl okunsun bu bölümler? hepsinin terminolojisi çok ağır.
yani en yukarıda yazdığım gibi bilinçli olmak lazım. bunlar hep bilincin eksik olduğu bir örneğin çıktıları. :)
üniversite sınav sonucuna göre bölüm seçmezsin, bölümünü sınava hazırlanırken seçer, ona göre çalışma motivasyonu oluşturursun. bir bölümü hedeflediğinde, genelde özel/devlet bir şekilde mutlaka tutturuyorsun. beklediğin gibi bir sonuç gelmezse, yakın alternatiflere bakıyorsun ama onlarında tabi ki hata yapmamak için önceden planlı olması gerekir.
üniversite sınavına hazırlanmak, kademeli bir süreçtir. ön hazırlık gerektirir. bu sürece aileler de en az cocukları kadar hazır olmalıdır çünkü her şeyin son dakikaya bırakıldığı bir aksiyonda, cocuğun başarısız tercih listesi oluşturması ve yanlış bölüm tercih etmesi gibi sanslar artar. tamamen stress ve kaygı kontrol dönemidir bu.
şimdi gelelim asıl soruya; güncel olarak yök klavuzunu takip etmek gerekiyor çünkü sürekli olarak yök sistemde yeniliğe gidiyor. daha dün 2 farklı karar çıkartıldı.
- mimarlık, eczacılık , beslenme ve diyetetik ve diğer bir kaç alanda kontenjanlar düşürülecek.
- devlet üniversitelerinden 2. öğretimler kaldırıldı.
bunlara daha dün karar verildi. dolayısıyla senin bugün girebildiğin bölümlerle, 10 gün sonra girebileceğin bölümlerin arasında fark olabilir. bu ülkede ilk eğitim sistemine güvenmeyeceksin. sürekli yök klavuzunu ve puan/sıralama listelerini takip et. her an, her şey değişebilir.
gelelim sonuca;
diyelim ki hiç tahmin etmediğin/ ya da ettiğin şekilde bir negatif sıralama ve puan geldi. ne yapacaksın? açacaksın önüne tüm okulların bölüm bilgilerini ( puan/ sıralama vb) , sıralamanın/ puanının tuttuğu tüm bölümleri not edeceksin sonra hepsini araştıracaksın ve hangisi ilgi alanına ya da tutkuna/ merakına hitap edebilirse, onu yazacaksın. sıralama yüksek olduğunda, cok sehir ayırt etmemek lazım. "oraya gitmem, buraya gitmem" bakışı hatalı olabilir. eğer vakıf üniversitesi sansın varsa, gözü kapalı vakıfta istediğin alanı yaz fakat yoksa, en iyi seçenek girebildiğin bölümler arasından sana en uygun olanı seçmektir. sevmediğin bir bölümü sakın yazma. bitiremezsin, okuyamazsın. o 4 yıl eziyet gibi geçer. dolayısıyla sevdiğiniz ya da sevebileceğiniz bir alan! ilk koşul bu!
ayrıca amerikan kültürü ve edebiyatından onurla mezun olmuş bir kadın olarak söylüyorum; " ingilizce bölüm yazacaksın" gibi bir argüman yoktur. 62 binle girebileceğin yabancı dil bölümü yok:)
bizim bölümlerin puanları / sıralamaları çok yüksektir. yabancı dil sınavında iyi başarı elde etmen gerekir. 80 soruluk yds( dil sınavında) en az 70 net yapman lazım ki eli yüzü düzgün bir bölüme ve okula girebilesin:) ben üniversiteye 2012 girişliyim. benim dönemimde dahi amerikan edebiyatı 450 puanla bölüme öğrenci alıyordu. siz düşünün sıralamasını. yani bu 80 soruda minimum 72-73 net demek:) hatalı yönlendirmelerde bulunmamak gerekiyor. :) 
şimdi gelelim başka bir konuya, buna çok şahit olduğum için yazıyorum. herkes ingilizce bölüm okuyamaz. bunu aşağılamak için yazmıyorum yanlış anlamayın. herkesin zekası ve eğilimi farklı alan üstünedir. bu yüzden lisede alan seçiyoruz ve o alanı kapsayacak şekilde üniversite sınavına hazırlanıyoruz. tercihler aşamasında, herkes, evladına zorla ingilizce bölüm yazdırıyor ama herkesin dil öğrenme becerisi eşit değil. cok cok basarılı adamlar/kadınlar dil öğrenimi yeterli olmadığı için yıllarca hazırlığı geçemiyor. günah değil mi?! ezbere "hadi ingilizcesini yaz daha iyidir" diyerek cocuga ingilizce bölüm yazdırmamak lazım. dil dışarıdan da geliştirilir ama dil öğrenme becerisi olmayan bir insana, ingilizce bölüm okutmak hatadır. bölümlerden mezun olamıyorlar çünkü dil seviyeleri akademik- mesleki ingilizceye yetmiyor. şimdi ingilizce yeterli seviyede öğrenememiş bir kadın/ adam, makina mühendisliğini ingilizce nasıl okusun?/ tez yazsın? otomotiv mühendisliği, tıp, mimarlık, psikoloji, genetik mühendisliği? nasıl okunsun bu bölümler? hepsinin terminolojisi çok ağır.
yani en yukarıda yazdığım gibi bilinçli olmak lazım. bunlar hep bilincin eksik olduğu bir örneğin çıktıları. :)
devamını gör...
13.
okuma
devamını gör...
14.
öğretmenlik yazmayın da ne yazarsanız yazın.
devamını gör...
15.
mesele üniversite okurken boş durmamak, kendini geliştirmek ve gerçekten ilgi duyduğun alanı belirlemek ve bölümü ona göre seçmek
devamını gör...
16.
yabancı dil yani yat kalk ingilizce öğren ve kendini geliştir anca bu türlü nefes alabilirsin bu ülke de
devamını gör...
17.
(bkz: türkiye'den kaçmak için okunacak bölümler) olmalıdır.
devamını gör...
18.
kimden bahsettiğimize ve sınıfsal koşullara göre değişiklik gösterecek tavsiyelerdir.
devamını gör...