anayasa mahkemesi tmk m. 187 iptal kararı

bugün yayımlanan (bkz: resmi gazete)'de yer aldığı üzere anayasa mahkemesi, türk medeni kanunu'nun 187. maddesini iptal etmiştir.
türk medeni kanunu'nun 187. maddesi şu şekildeydi:

"

mahkeme bu hükmü eşitlik ilkesine aykırı bularak iptal etmiştir. bu karar sonrasında evli veya evlenmek üzere olan kadınlar, kocasının soyadını almama imkanına sahip olmuştur. artık kocasının soyadını alma zorunluluğu ortadan kaldırılmıştır.

çocukların soyadının ne olacağını merak ettiren bir mahkeme kararı. ilk bakışta çok mühim bir konu gibi görünmese bile aile kurumunun komple yıkılması için uğraşılan bir dönemde bana biraz mide bulandırıcı geldi.

özetle kadının, erkeğin soyadını kullanma zorunluluğunu amir hükmü ortadan kaldıran iptal kararıdır.

iptal kararının yürürlük tarihi 9 ay sonrası olarak belirlenmiştir.

iptal kararı içeriğinde yol gösterici olarak, "eşlere içlerinden birinin soyadını veya bunun dışında bir adı ortak soyadı olarak belirleme imkanının tanınması ya da ortak soyadının eşlerin evlenmeden önceki soyadlarının birleşiminden oluşacağının öngörülmesi mümkündür" ibaresi yer almaktadır.

kuvvetle muhtemel yeni yasa, yine kural olarak erkeğin soyadının alınmasını düzenlerken eskisine ilaveten seçim serbestisi tanıyacaktır.

şahsi kanaatim, çocukların çift soyadlı olmasının önü açılmamalıdır zira çocukların çocukları da bir anda 3-4 soyadlı hale gelebilir.
ülkece brezilyalı forvet gibi gezmeye hiç gerek yok.

bence çok geç kalınmış bir uygulamaydı. insani hak ve özgürlüklerin geniş çerçevede yaygın olduğu her ülkede kadınlar ve erkekler her konuda eşit ana yasal haklara sahip.

biri ile yasal olarak evlenmek ile evlendiğinde sana dayatılan şartları kabul etmek arasında ciddi fark vardır.

kadın evlendiğinde kocasının kütüğüne girmeye ve soyadını kullanmaya zorlanır. aslında bakıldığında bu çok kötü bir şey gibi durmasa da, derin devlet ve sosyal cinsiyet hakları bağlamında kadının seçim özgürlüğünü yok sayan bir hamledir.

resmi olarak tüm kayıtlarda evliliğiniz zaten tanınır. resmi olarak tüm kayıtlarda bireysel statünüzün gözüktüğü hane var. yani kadının eşinin soyadını kullanmayı tercih etmemesi, evliliğini gizlemek istediği anlamına gelmiyor. bunu yapabileceği yasal açıklık yok. dolayısıyla kadına bunu bireysel sicilinde yansıtma/ yansıtmama hakkının tanınması, cinsiyet açısından bireysel iradesinin yok sayılmadığını gösterir ve tamamen laik bir devlet olma yolundaki ana hamlelerden biridir. bence seçimlere hazırlık yapıyoruz. iktidar ve sistemi değişiyor! :)

mahkemeden böyle bir kararın çıkması türkiye’de feminizm noktasında bir jübile denebilir!


ben bayıldım.

müthiş ötesi bir karar. yani biraz geç oldu ama buna da şükreder haldeyiz.

yanlış bulduğum bir karardır. bu kararla ''aile adında birlik'' ilkesi ortadan kaldırılmıştır. aile birliği ve bağlarının güçlendirilmesine değil, zayıflamasına hizmet ettiğini düşündüğüm bir karardır. ayrıca, nüfus kayıtlarının düzenli tutulması, resmi belgelerde karışıklığın önlenmesi ve soyun belirlenmesi gibi konularda kamu yararı ve kamu düzeni gereklerini dikkate almayan bir karar olduğu kanaatindeyim.

güzel karar. soyadı vermek sizin için önemliyse evleneceğiniz kadına "soyadımı almazsan evlenmem" dersiniz, biter. reddediyorsa kafalarınız farklı zaten evlenmeyin.

bunu dile getiremeyip kanun zoru istemek yersiz.

bir deli kuyuya taş atmış 40 akıllı çıkaramamış.
nüfus ve tapu md. çalışanları kafayı yer.

edit. ‘çocuk annenin mi babanın mı soy adını alacak?’
istanbul barosu kadın hakları merkezi birsen baş topaloğlu:
“tek başına kendi soy adını kullanmak isteyen kadın dava açmak zorundaydı...aym kararı bunu sonlandıracak. aslında geç alınmış bir karar... çocuğun soy ismi ne olacak? normalde çocuk ailenin soy ismini alır. burada çocuk annenin mi yoksa babanınkini mi alacak? bunun da düzenlenmesi gerekiyor”
sizde aym bu işi çözdü sandınız değil mi*
(bkz: https://www.milliyet.com.tr...)