annelerin plastik kutu istifleme sevdası
başlık "köşe yastığı" tarafından 30.04.2021 13:11 tarihinde açılmıştır.
1.
içine sarma, börek, yemek koyup çocuklarıma gönderirim diye alınan dondurma, yoğurt, peynir kutularını atmayarak biriktirmeleridir. biriktirme işi kontrolden çıkar istifllemeye dönüşür. öyle ki mesela deniz gören balkonumuzda; sandalyelerin, masanın ve salıncağın üstünde plastik kutular keyif sürer,bize oturacak yer kalmaz.
devamını gör...
2.
çikolata kutusundan keşkek çıktığı gün yaşadığım hayal kırıklığını çok iyi anlatan bir sevda bu. oha çikolata var diye aç, içinden keşkek çıksın.
çoğu da kullanılmıyor ama bu kutuların. yetmiyor pazarda 3-5 liraya satılanlarla da destekleniyor bu aşk. daha içinden bir şey yemediğim/almadığım kaplar var evde.
çoğu da kullanılmıyor ama bu kutuların. yetmiyor pazarda 3-5 liraya satılanlarla da destekleniyor bu aşk. daha içinden bir şey yemediğim/almadığım kaplar var evde.
devamını gör...
3.
annelere haksızlık etmeyelim şimdi genc anneler için değil 60 ve 70 kuşağı anneler için geçerli bir durum olsa gerek nedeni ise annelerin o zamanki şartlara göre tutumlu olmalarından kaynaklı yani teknoloji günümüzdeki gibi gelişmemişti ve bu kaplar onlar için değerliydi bazı alışkanlıkları terk etmez zor.
devamını gör...
4.
bu hastalığın adı nayloncus kutucustur.
nacizane olarak bizzat şahsımın keşfetmiş olduğu elim bir hastalık.
annelerin girdiği her üç harfli marketten, züccaciyeden, yahut hastalığın kaynağı bir milyonculardan yayılıp onlara bulaşan bu hastalık, annelerin beynini ele geçirip onlara doymak bilmeyen leğen ve benzeri ıvır zıvırı almaya itiyor.
bir anne hasbel kader bir markete gitmişse, yanına bir küçük kase de olsa petrol ürünü almadan geri dönemez. yumurta sürme fırçası dahi olsa illa bir şeyi alma mecburiyeti hisseder.
keske tedavisi olsaydı.
maalesef bu hastalığa tutulan anneler yoğurt ve dondurma kaplarına anlam ifade etme belirtileri gösterdiği zaman, o kadın için artık çok geçtir.
nacizane olarak bizzat şahsımın keşfetmiş olduğu elim bir hastalık.
annelerin girdiği her üç harfli marketten, züccaciyeden, yahut hastalığın kaynağı bir milyonculardan yayılıp onlara bulaşan bu hastalık, annelerin beynini ele geçirip onlara doymak bilmeyen leğen ve benzeri ıvır zıvırı almaya itiyor.
bir anne hasbel kader bir markete gitmişse, yanına bir küçük kase de olsa petrol ürünü almadan geri dönemez. yumurta sürme fırçası dahi olsa illa bir şeyi alma mecburiyeti hisseder.
keske tedavisi olsaydı.
maalesef bu hastalığa tutulan anneler yoğurt ve dondurma kaplarına anlam ifade etme belirtileri gösterdiği zaman, o kadın için artık çok geçtir.
devamını gör...