ayna

" ne olduğunu bilmediğim bir umudum var hâlâ ''

severdim... hâlâ da severim

ayna grubu benim için cemil özeren'di. iyi güzel de cemil özeren'siz grubun devam etmesi, bir süre sonra da cemil özeren'in ölümü bana çok dokundu, sanki içine birşeyler atmıştı içine anlatamadan gitti.
artık dinlediğimde iki kat üzüldüğüm (bkz: fesleğen) favori şarkımdı.

kendin ile yüzleşmenin nesneleştirilmiş hali...

içinin dışına yansımasını görebildiğin tek şeydir.

kullanılmıştır.

nereye çevirirsen orayı göreceğin alet

gecenin bu saatinde aynanın karşısına oturup kendini görememek demek ki karanlığımızı bile gösteriyor.

severek ayrılanlar şarkısıyla gençliğimizi parçalayan grup. erhan güleryüz solistlerindendi

yalan söylemez.

pamuk prenses ve yedi cüceler filminin esas kötü karakteridir. kraliçeyi o çıldırtır. asıl suçlu aynadır, pamuk prensesi hedef göstermiştir.

arkası sırlı cam.
ön yüzüne bakanlar kendisini görür. genelde saç, baş, üst, baş için bakılıyor.
bu nasıl baktığınıza da bağlıdır. güzellik ararsanız onu, çirkinlik ararsanız onu görürüsünüz.
unutmayın!
insanlarda bir aynadır.

"portret van giovanni arnolfini en zijn vrouw" / arnolfini evlenmesi, jan van eyck'ın 1430'larda bruges'de, bir saray ressamıyken yaptığı resimdir.

resimdeki dışbükey ayna detayı bize hem figürlerin (arnolfini ailesi) arkalarını gösterirken hem de aynı esnada kapıdan giren iki kişiyi daha sahneye taşımış olur. ressam böylelikle bizi hem tuval yüzeyinin dışında kalan sahneyi hayal etmeye zorlamış hem de resim alanını genişletmiştir.

resim 60 x 80 cm. boyutlarında küçük sayılabilecek bir büyüklükte. son derece detaylı ele alınmış resimdeki ayna ise çok zarif tasarlanmış çerçevesiyle birlikte yaklaşık 10 cm çapında, cam yüzey ise 5 cm.

o dönem dışbükey ayna yapılamıyordu, ayrıca figürlerin boyu düşünüldüğünde ayna, yaklaşık 40 cm.'e tekabül ediyordu ki; bu hem imal etmesi çok zor, edilse bile çok pahalıya patlayacak bir şeydi. aynanın bu kadar büyük olmasının nedeni jan van eyck'ın resmi sipariş eden müşteriyi memnun etmek çabası olduğu söylenir.

1990'lı yılların sonunda büyük dinleyici kitlelerine ulaşmış grup.

90'larda okan bayülgen zaga adında bir program yapıyordu ve gerçekten keyifli bir programdı. programın en önemli bölümü de "klip arkası" olarak adlandırdığı, her hafta seçtiği bir klip üzerinden yaptıkları eleştirileri içeren bölümdü. eleştiri derken, aslında epey ağır bir şekilde dalga geçiliyordu. o dönem toplum olarak ahlakımız da gayet yerinde olduğu için saçma sapan rtük kurallarını falan görmüyorduk.

cem yılmaz'ın konuk olduğu bölümde ise ayna grubunun bir klibini canlandırmışlardı. gece gece aklıma geldi. youtube'da 2 parça halinde buldum. tost makinesi ile çekilmiş ama izlemek gerek. gerçekten çok keyifli.

adam hala gözlükleri çıkarmadı ya hayret

körler mi diye düşünmeyeni yoktu değil mi?

arkadaş şarkısını ne zaman dinlesem gözlerim dolar. bir sebebi yok. sadece arkadaşı, arkadaşlığı ve o saf destekleme, yan yana olma halini seviyorum.

beni köyümün yağmurlarında yıkasınlar.

ah ah beni geçmişe lise yıllarına götürdü bu başlık. sevgilim severdi ve birlikte dinlerdik.

severek ayrılanlar şarkısını gitarda çalmayı öğrenip 13 yaşında efkarlandığım güzel grup