bergamot

üst sınıfı turunçgiller, alt sınıfı sedefgillerden, ana vatanı batı hindistan olan ve boyu 4 metreye ulaşabilen bir ağaç türüdür. ülkemizde doğu akdenizbölgesinde yetişmektedir. (bkz: earl grey tea) , siyah çaya koku ve değişik bir tat vermesiyle gerçek çay içicilerinin pek haz etmediği çay çeşididir. gerçek bir çayiçici olmadığım için, tarafımca sevilir. konumuza dönelim. bergamotun kendisi de demlenip, çay olarak tüketilmektedir. aşırı tüketiminden kaçınılması gerekir. 5 gün kullanılıyorsa, 7 gün ara verilmelidir. fazla tüketimde kalp ritm düzenini bozabilir. ishal, uykusuzluk, mide bulantısı yapabilir. kronik rahatsızlığı olanların, hamilelerin ve emziren annelerin sade bergamot çayı tüketilmesi sakıncalıdır.

dux isimli yazarın ukdesidir.

bizim bey armudu'nu biz beg armut diye söylemişiz ve böyle böyle nakletmişiz. begarmut da ingiltere'ye kadar gitmiş. onların da dilleri dönmeyince ismi bergamot olmuş. biz de böylelikle bugün bergamot ismini kullanıyoruz.

bergamot aromalı çay olayı çıkmadan önce halkımızın kabuklarını küp küp keserek ipe dizip kuruttuğu, canı çektiğinde demliğe 1, 2 tane kurusunu atarak bergamotlu çay olayını gerçekleştirdiği turunçgil.
hem doğal, hem ucuz hem de istediğin ölçüde ayarlayabildiğin bir yöntemdir.

çayın canan'ıdır.
çocukluğumda milas'ta tanıştım kendisiyle. üstteki yazarın bahsettiği gibi insanlar kurutup çaya atıyorlardı. bizim evde de kabul gördü. o günden beri keyif çaylarıma atarım.

annemin favori çay çeşnisi.
kokuyu duyunca annem gelir aklıma.

çayın en lezzetli hâli.

en doğal sakinleştirici.
insanı kendisine çeken hoş kokulu meyve. ama tadını bir kere aldın mı bir daha yemek bile istemiyorsun. acıdır, o güzel kokudan bu acı nasıl çıkar anlam veremezsin. sen midene oturdu zannedersin ama aslında kalbine oturmuştur.

çaya en çok yakışan aromadır. aksi iddia edilemez. *

bu kadar berbat bi şey ancak çay gibi berbat bir içeceğin içinde iyi durabilirdi. tıpkı itici çiftler gibiler.

sedef otugiller familyasından olan bitki türü olarak bilinir.

çaya katılmasıyla silahlı ve örgütlü mücadele etmeyi ciddi ciddi düşündüğüm zerzevat. ne gerek var arkadaşlar mis gibi çayın içine sıçıyorsunuz.

dünyanın en huzur veren kokularından birine sahiptir.

önceden nane, kekik gibi yaprakları kurutularak yapılan bir baharat zannettiğim bitki. ilk olarak bergamotlu didi'nin üstünde görmüştüm de, " bu mandalinanın burda ne işi var" demiştim.

reçeli güzel olur.

türkçe beğ armudu iken, 16.yy da italya'nın yolunu tutmuş, orada değişime uğrayıp bergamotta, fransızcada bergomotte. 19. yy da türkçeye geri gelmiş. hep türkçe başka dillerden kelime alacak değil ya, biraz da başkaları bizden alsın.

meyve midir bilmem. limon görünümlü bir şey. çaya çok yakışıyor. hatta artık bergamotsuz çayı hiç sevmez oldum.
ama tazesi nasıl kullanılır çayda bilen varsa aydınlatırsa çok memnun olurum.