bipolar duygudurum bozukluğu

bipolar bozukluk, hastanın bazı dönemlerde manik bazı dönemlerde ise depresyonda olmasıdır. bipolar tip 1 ve tip 2 olarak bilinen iki alt tipi en tanınmış alt tipleridir. tip 1, en sık görülen alt türüdür ve eskiden manik depresif bozukluk olarak adlandırılırdı. bu bozukluğun ayrıca siklotimi ve başka türlü tanımlanamayan bipolar bozukluk olarak iki alt türü daha vardır. bipolar bozukluk türkiyede 2 milyon insanın muzdarip olduğu bir kronik bir duygudurum bozukluğudur. genellikle ergenlik döneminde görülüp zamanla ağırlaşan bir hastalıktır.

etrafımızdaki insanların çoğunun muzdarip olup farkında olmadığı rahatsızlık.

teşhis koyulduğu takdirde lityum reçete edilen hastalık.

yukarıda zaten ne olduğunun tanımı girilmiş. tekrara düşmeden başlayayım.
günümüzde gerçeklikten uzak,net bağımlısı, hayatı herhangi bir şekilde sadece havaya bağlı yaşamak sanan bir kitlenin ufak ve tam anlam teşkil etmeyen bazı göz gedirmeleri sonucu benimsemek için can attıkları hastalıklardan biri.
aynı zamanda benim içinde yıllardır çırpındığım,çırpındıkça daha da battığım güzide hastalık.
teşhis konmadan önce karakterimin gel-gitli olduğuna inanıyordum. ki insanın kendini bile tanıyamayacağı fikrindeki ben için çok fazla üzerinde durulmayacak bir olaydı. böyleydim,böyleyim.
iki ayrı uçurum arasında sonsuz başka koordinat değişikliğini de barındırır içinde. atak döneminde atağın şiddetine de bağlı olarak hafızanın neredeyse tamamen silinmesine ramak bırakır. gündelik hafızama da ket vurması bana yaptığı ufak(!) sürprizlerden ki her şeyi neredeyse saati saatine hatırlayan ben çoğu kez kendi evimin yolunu unutup paniğe düşücek hale geldim.
balataları yaktırmayan kısmı o mükemmel iyiliğin eninde sonunda geleceğini-bazen dehşet derece zor - bilmek galiba.
dibin dibini bulmakla nirvana arası bir hayat. ne öldürüyor ne yaşatıyor. omurganı kaybedip kadrolu bir sürünme haliyle belirsiz bir boşlukta can çekişiyorsun. evinden daha fazla benliğine katmak zorunda olduğun hastane koridorları,hapishaneden farkı olmayan her yanı demir parmaklıklı lanet hastane odaları,çok arada da olsa maruz kaldığın o yoğun bakımın kelimelere gelmeyecek kadar berbat havası ( sanırım kendini kaybetmenin en önemli eşiği. hani azıcık bilincin olsa hayatta kalma ihtimalin yok ya da o eşiğe gelme durumun), hayatının tek düzeni olan her gün o bir avuç ilaç,...
bilmiyorum,kelimelere gelmeyecek sonsuz şey. yaşayan bilir. delirmenin garip bir eşiği. ve asla havalı olmayan üstelik insana soluyacak hava da bırakmayan bir girdap.
***üstelik bu benliğe +okb ve ileri derece anksiyete.(hayata dair bir kalite kalmıyor zaten. kalan sana bile ait olmayıp kendi ateşinle sevdiğin ne varsa yakıp yıktığın kocaman bir cehennem.)

kişinin bir anda kendini çok iyi hissederken, bir süre sonra içine kapanık bir hale gelmesine neden olabilir. bipolar bozukluk, kişinin manik depresyon tanımına da uyan ruh hallerine bürünmesine sebep olabilir. bu nedenle hastalığa tanı konma aşamasında, psikologlar tarafından yapılacak değerlendirme büyük önem arz etmektedir.
bipoların en belirgin özelliği kişinin ruh halinin uçlarda olmasıdır. bipolar bozukluk en yüksek seviyedeyken kişi hiperaktif bir ruh haline bürünür ve kendini çok mutlu hisseder. fakat depresyon haline büründüğünde ise dış dünyaya kendini kapatabilir ve hatta intihar eğilimi gösterebilir.

bipolar bozuklukta duygu durum atakları ileri seviyede değilse eğer yılda birkaç defa meydana gelebilir. çoğu insan duygu durum bozukluklarını fark edebilirken, ileri seviye bipolar bozukluğu yaşayanların bu durumu kendi kendine fark etmesi zordur.

bipolar bozukluk genetik aktarımla geçebileceği gibi, sonradan travmalar bağlı olarak da gelişebilmektedir. depresyondan şikayetiyle doktora giden kişilerin birçoğu gerçekte bipolar bozukluk yaşar.

manik ve depresif olarak isimlendirilen iki aşırı uç arasında gidip gelinen bir duygudurum bozukluğudur. nedenleri arasında beyindeki kimyasal dengesizlikler, genetik aktarım ve tetikleyici faktörler yer almaktadır. mani anormal bir şekilde aşırı neşeli, enerjik olma durumudur. bu dönemdeyken aşırı para harcama, yerinde duramama, uyku bozuklukları, özgüvende aşırı artışla karakterizedir. depresif dönem ise bunun tam tersi belirtilere sahiptir. kişi manik dönemdeyken büyüklük sanrıları ile kendini peygamber, başbakan, ermiş zannedebilir. klinikte bir hocamız "her ay kliniğe bir allah ya da peygamber olduğunu iddia eden kişi yatırıyoruz" demişti. manik dönemde kişi kendini o olduğuna o kadar inandırıyor ki bu amaç için kendisine ya da başkasına zarar verebilir. tedavi için ilaçla birlikte doktor gözetiminde tutulması da istenebiliyor. kısa bir süre yaptığım stajda isa'yı doğuracağını iddia eden hamile bir kadın vardı, hamile olduğu için ilaç da kullanamıyordu. zor hastalık gerçekten, fark etmesi daha da zor olabiliyor.

13 senedir debelendiğim hastalıktır. kötü olan ömürlük olmasıdır.

sansasyonel bir hayatin varmis gibi hissettirir. o umursamaz tavrin. dunya senin etrafinda mi donuyor. ey mani sen nelere kadirsin. sonrasi tam bir hayal kirikligi. donmek istersin. donemezsin. eski şaşali gunler. hayal edersin. yaptiklarin vicdan muhasebesine girmisse sayet depresyon yine mi sen? acinin ve tatlinin keskin bir cizgiyle ayrildigi ruhi tezahur. mutluluk-mutsuzluk demeye dil varmiyor.

iki uçlu duygu durum bozukluğu olup; bu kişiler iki uzun dönem yaşarlar ve buna da kısaca manik-depresif dönemler denir. manik dönemde her şeyi başarabileceğini, en iyi, en güzel duygu ve düşüncelere sahip olduğu yanılsamasına giren bu kişiler; depresif döneme gelince tam tersi duygu ve düşüncelere sahip olurlar. manik dönemde aşırı hareketlilik gösterip uykuya dahi ihtiyaç duymadıklarını sık sık belirtirlerken; depresyon döneminde durgunluk hali olup, intihar eğilimine kadar gidebilirler. sebebindeyse, bireyin yetiştiği kişilerin kabaca bu tarz insanlar olduğu görülüyor.

bir dönem bana doktorum tarafından koyulan yanlış teşhis.

bu teşhis yüzünden, veniba ve depakin gibi iki lanet ilacı uzun süre kullanmak zorunda kalmıştım.

daha sonra akıllanıp ilaçları bıraktım da kendime geldim.

davranış bilimi hakkında zerre fikri olmayan ergenlerin dikkat çekmek için kendilerine koydukları teşhis.

bir gün aydınlık , birgün karanlık insanın en büyük düşmanı olan bir psikolojik rahatsızlıktır, alışığım böyle yaşamaya demeyin gidin ve tedavi olun , sonuçları ve ileriki süreç çok kötü şeyler doğurabilir. geçmiş olsun sağlıcakla kalın.

baş etmesi çok zor bir kronik hastalıktır. beyin kimyasalları ile alakalı bir durumdur. yapı olarak tıp 2 diyabet ile benzer özelliklere sahiptir. tespit edilmesi için iyi bir doktora başvurulması gerekmektedir. mani dönemi harika olarak bilinir ama o dönemin ardından depresif dönem çok tehlikelidir.

manik depresifle sık sık teshis acisindan karistirilan psikolojik hastalik. tedavi gerektirir.

bence bu durumun biraz yanlış tanıtıldığını ve herkese ‘’ aslında herkesin kolaylıkla sahip olabileceği bir durummuş’’ gibi gösterildiğini düşünüyorum.


insanın bireysel olarak mutsuz olması ya da kendisini kötü hissetmesi ile duygu durum bozukluğu arasında bence fark vardır.duygusal değişimler herkesin yaşadığı bir gerçektir fakat duygu durum bozukluğu bence ciddi bir hastalıktır.

‘’ben kendimi kötü hissediyorum, hiç olumlu bakamıyorum, dünya kötü vb. ‘’ bakış açısına sahip olmak kimseyi hasta yapmaz aksine biraz modunun düşük olduğunu gösterir.eğer psikolojik rahatsızlıklar bu kadar kolay ortaya çıkabiliyorsa, dünya üzerinde herkesin hasta olduğu gerçeğini atlamamak gerekir.

bana sorarsanız ; bipolar duygu durum bozukluğu ciddi zihinsel bir hastalıktır.öyle düşünüyorum ben en azından.insanlara psikolojik rahatsızlıkları çok normal göstermeye başladılar gibi düşünüyorum.
her modu düşük olan ‘’depresyonda’’ olduğunu söylüyor günlük hayatta bile..


herkes kolay kolay psikolojik terapi alacak duruma gelmez.hastalık dediğiniz şey öyle bence gösterildiği kadar basit bir şey değil.



insanlarda oluşan bu algının kırılması gerekiyor.bir insanın psikolojik anlamda probleme sahip olduğunu düşünebilmesi bence sıkıntılı bir şey.gerçekten problem varsa, tabi ki tıbbi destek alınmalı ama en ufak bir durumda direk psikolojinin bozulduğunu düşünmek ve bunu savunmak olumlu bir yaklaşım değil.


bir insan kendini kontrol edebildiği sürece psikolojik olarak hasta sayılmaz benim kişisel düşünceme göre. ne zaman suur kaybedilir, kişi bilinçsizce hareket etmeye başlar ‘’tamam psikolojik yıkım budur. ‘’ diyebiliriz.


kısaca her mutsuz olduğumuzda psikolojik hasta sınıfına bence girmiyoruz.

yıllardır annemden dolayı bildiğim hastalıktır. hastanın iki hali vardır manik ve depresif manik hali inanılmaz hareketli çok konuşan garip garip hareketler sergiyelen halleridir. depresif ise hiç konuşmayan sürekli uyumak isteyen insanlar ile fazla görüşmek istemeyen halleridir. o kadar zor bir hastalık ki gerçekten çeken bilir bu hastalığın tedavisi belli başlı ilaçlar ve uzman doktor gözetimindedir. hastalığın ilerleyen evresi ise alzheimere çevirir.

bi dönem ilaç kullanarak tedavi olmuş ve bunun farkında bile olmayan yazarlar olduğunu öğrendiğim başlık.

zor ama kötü bir hastalık değildir. tedavisi vardır.

manik atak döneminde kişide enerji patlaması yapar. tanıyamazsınız, zor bir hastalıktır. kişinin yargılanması yanlıştır. ilaçlarını düzenli kullanmaya teşvik edilmelidir.

dikkat çekmek isteyen her bireyde dönem dönem var olan hastalık.

twitter yahut sözlüklerde başlar, büyüyünce geçer. gözlemlerim kadarıyla kadınlarda daha sık görülüyor.

gerekli ilgi toplanılınca level atlatıp hastalığı aşıyorlar.

geldi bahar ayları gevşedi gönül yayları.. kelebek gibiyim.. ömrüm bir gün..kafam bin gün..