bir esnaf yalanı

inan bana gelişinden zarara veriyorumdur.

görsel sanki konuşuyor " gel kral, bak kral". esnaf kelimesini duyduğum vakit aklıma gelen budur. bana gelene kadar söylenecek yalan kalmamış. cuma saatinde dükkanda değilmiş gibi telefon açmamak yalana girer mi bilemedim dedirten başlıktır.

-bu fiyat eski fiyat abi biz daha değiştirmedik etiketleri. "gece dolara baktıktan sonra sabah ezanında kepenk açıp fiyat giydiren abi"

-bak memnun kalmazsan getir paran burda." geri götürünce abi sen bunu bizden aldığına eminmisin ? biraz sıkıştırınca sorun abi nesini beğenmedin"

-bu çok satıyor abi yetiştiremiyoruz. "aslında çok sattığı falan yok şimdi sen alıp bir iki arkadaşına da reklam çakarsan işte o zaman çok satanlar kategorisinde yer almaya başlar"

-bize gelişi bu. " aslında benim ticari kar kaygım yok maksat anme hizmeti olsun, dükkan kirası, elektrik, su, çocuğun okul taksiti, vergi algı bunları paşa dedem ödüyor ben takılıyorum işte burda"

-kalmadı abi haftaya gelecek." hani biz satmıyoruz bunu ama sen gene bi haftaya uğra belki gözüne dükkanda başka bişey takılır onu satarız sana, ayağın alışsın"

- bu fiyata dünyada olmaz ama ayağın alışsın abicim al hayrını gör. " aslında sana daha çok itelemek isterdim ama işler kesat bu ara o yüzden zorlayamıyorum al şunu da ikile naş naş."

- alooo abi bende senin siparişi yapıyordum şimdi. makina arıza yaptı bende usta bekledim/parça bekledim. "senden kaporayı aldıktan sonra başka cilalı bir iş düştü, senin işe daha başlamadım."

- yok abi bizde malı sipariş ettik firma yollamadı daha gelince ben ararım seni."senden aldığımız kaporayı ödenecek acil bir çek vardı ona yatırdık. sana getirteceğimiz mal için firmaya yollayacak para yok."

- abi bunlar ithal geliyor. hepsi orijinal." biz çinde birini bulduk yada merdiven altı bir imalathane bulduk birebir kopyasını yapıyor. kralı gelse anlamaz. sende kral değilsin zaten"

garantiye ne gerek var yenge. bu malın garantisi benim.

ben de aynısından kullanıyorum.* al gitsin.

taze taze

yalanım varsa beni s*******r.

bana gelişi o.

2004-2005 yıllarıydı, üniversitede okuduğumuz yıllar. arkadaşım, tatilde harçlık çıkarayım diye telefoncu dükkanında satış temsilcisi olarak işe girmişti. ilk bir haftanın sonunda öğrendiklerini bana anlatıyor: “satış işinde en iyi mal, elindeki maldır.” müşteri hangi telefonu eline aldıysa dükkandaki en iyi telefon oymuş gibi anlatacaksın demişti.
“en iyi mal elindeki maldır.”

ben bu yalanı bizim semtteki simitçi esnafından abartılı sık şekilde duyuyorum.amcadan amcanın satış yaptığı her saat dilimi içinde simit almışımdır.her alışımda bu susamını sevdiğiminin simidi nasıl yeni gelmiş , taze ve çıtır oluyor.???bir gün erketeye yatıp izleyecem bu amcayı.bakalım günde kaç kere simit yeni geliyor.belki de haklıdır kim bilir...amca sakin ol.muhitte taş fırın simidi satan tek sensin.yani satış garanti.ekstra pazarlama-satış-arge-fizibilite çalışmalarına zaman,para ve efor ayırma.birde en sevdiğim var ; bir esnaftan küçük bir şey rica edeceksindir.esnafların %90 ında giriş cümlenden bir şey isteyip istemeyeceğini anlama çipi vardır.örneğin selamun aleyküm dersin ben yarın izinliyim çalışmıyorum der.hayırlı günler dersin abi çok meşgulüm sonra görüşelim der...

bu fiyata başka yerde bulamazsın !

zararına satışlar. dükkanı kapatıyoruz.
ciddi ciddi bu kapatıyoruz afişiyle 2 3 yıl kapatmadan satış yapan dükkan gördü bu gözler.

kilosu 1883818266372 lira ama sana 3'ten sayıyorum abi.

eğer dar geldiyse kalıbı geniş bol geldiyse çeker abi o :)

hayatımda ilk defa lokantasinda yemek yediğim esnaftan gelsin.az kuru az pilav yenilir kasaya gecilir.sonrasindaki diyalog;

-evet ne vardi
+abi az kuru az pilav
-delikanli sana kanım ısındı pilavdan para almayacam.toplam 75 lira yapti.
+...

kendi kendime 75 liralik kuru fasulye yemek herkese nasip olmaz deyip ayrildim mekandan.

"kardeş arabayi oraya çekme birazdan sirma gelecek"

bana geliş fiyatı bu zaten.

bize gelişi bu.

aynısını biz evimizde kullanıyoruz kardeşim. kendi kullanmadığım ürünü satmam ben.

kurtarmaz.
zaten bize gelişi o fiyat.
en iyisi bu.
o fiyata bul, ben 100 tane alacam.
kapatıyoruz.
zararına satışlarımız başlamıştır.
dağıtıyoruz.
patron çıldırdı.
gel abicim/ablacım bi bak, almazsan yine alma.
bu fiyata bu malı başka yerde bulamazsın.
bunların bir de mal alırken fiyat kırmak için dümenci tipleri vardır.
daha nice yalanlar, dolanlar, palavralar.

bakıyorsun televizyonda yabancıların alışveriş işleri ne kadar da yalansız ve dürüst geçiyor.
adamın satmak için getirdiği malı alıcı kişi övüyor bile.
bizde olsa para etmez, ölmüş bu, ancak şu kadar eder gibi yine yalana dolana başvururlar.