orijinal adı: de helaasheid der dingen
yazar: dimitri verhulst
yayım yılı: 2006
sivri dilli üslubuyla bilinen yazarın çölde kutup ayısı adlı yarı otobiyografik eseri, alkolik ve oldukça kaba insanlar olan babası, 3 amcası ve babaannesiyle birlikte yaşamaya çalışan bir çocuğu konu alır.
yazar: dimitri verhulst
yayım yılı: 2006
sivri dilli üslubuyla bilinen yazarın çölde kutup ayısı adlı yarı otobiyografik eseri, alkolik ve oldukça kaba insanlar olan babası, 3 amcası ve babaannesiyle birlikte yaşamaya çalışan bir çocuğu konu alır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "insan olun biraz" tarafından 05.06.2023 09:56 tarihinde açılmıştır.
1.
bir dimitri verhulst kitabıdır.
belçika'nın yeni edebi temsilcilerinden biri olan dimitri verhulst zorlu bir çocukluk geçirdikten sonra yetiştirme yurduna, oradan da koruyucu aile yanına verilir. böyle bir hayat yaşadıktan sonra yazdığı bu kitap kendi hayatından çok şey barındırır.
yazarın tarzını bazı açılardan chuck palahniuk'a benzettim. o kadar vahşi değil ama yine de benzer bir tarza sahip. elbette sadece bir kitabını okuduğum için bu değerlendirme çok ciddiye alınacak bir şey değil. dimitri verhulst kendi trajedisini ya da şahit olduğu trajedileri eğlenceli bir tarzda anlatıyor. bence bu çok büyük bir artı.
daha sonra filme de çekilmiş olan bu kitapta babası, üç amcası ve büyük annesi ile birlikte yaşayan bir çocuğun hikayesini okuyoruz. baba ve amcalar alkol batağında günlerini gün ederken bir yandan da çerçöp içinde hayatlarını devam ettirmeye çalışıyorlar. bu ortamda kendini bulmaya çalışan çocuk ise bir kayıp ve aidiyet duygusu karmaşası içinde.
kitap aktı gitti resmen. özellikle alternatif tour de france kısmı en eğlendiği bölümlerden biri oldu. yazarın diğer kitapları da mutlaka okumam gereken kitaplar listesine eklendi.
belçika'nın yeni edebi temsilcilerinden biri olan dimitri verhulst zorlu bir çocukluk geçirdikten sonra yetiştirme yurduna, oradan da koruyucu aile yanına verilir. böyle bir hayat yaşadıktan sonra yazdığı bu kitap kendi hayatından çok şey barındırır.
yazarın tarzını bazı açılardan chuck palahniuk'a benzettim. o kadar vahşi değil ama yine de benzer bir tarza sahip. elbette sadece bir kitabını okuduğum için bu değerlendirme çok ciddiye alınacak bir şey değil. dimitri verhulst kendi trajedisini ya da şahit olduğu trajedileri eğlenceli bir tarzda anlatıyor. bence bu çok büyük bir artı.
daha sonra filme de çekilmiş olan bu kitapta babası, üç amcası ve büyük annesi ile birlikte yaşayan bir çocuğun hikayesini okuyoruz. baba ve amcalar alkol batağında günlerini gün ederken bir yandan da çerçöp içinde hayatlarını devam ettirmeye çalışıyorlar. bu ortamda kendini bulmaya çalışan çocuk ise bir kayıp ve aidiyet duygusu karmaşası içinde.
kitap aktı gitti resmen. özellikle alternatif tour de france kısmı en eğlendiği bölümlerden biri oldu. yazarın diğer kitapları da mutlaka okumam gereken kitaplar listesine eklendi.
devamını gör...