61.
güzel oyun hoş oyun. iki an var ki oyun içinde yaşadığım, oyunun tüm hatalarını kapatıyor. ilkinden bahsedeyim;
bir yan görev aldım telefondan, arayan başkan adayı'nın eşi mrs perallez idi. evine davet etti vs derken gittim, kapıdan içeri girer girmez o meşhur dizeleri duydum. claire de lune - debussy idi piyanoda çalan lakin başında kimse yoktu piyanonun. otomatik piyanoda clair de lune... güzel bir tezat evet. debussy aşığı biri olduğum için oturdum ve dinlemeye başladım bir koltukta. bir zaman sonra iki eve sahibi de odadaydı lakin kimse kimseyle etkileşime girmediğinden ötürü uzunca bir müddet sessizlik içinde dinledik ve dinledik. öylesine etkileyici bir an idi benim gözümde.
bir diğer an ise oyunun görece sonuna doğru hanako isimli bir hanım ile buluşmak için gittiğim bir mekanda vuku buldu. gitmeden önce az çok biliyordum ama ne ile karşılaşacağımı zira görevin ismi bir garipti; nocturneop55n1... bir diğer şaheser niteliğinde eser. giderken dedim ki umarım bu görev sadece isimde kalmaz ve gerçekten duyarım çalındığını. öyle de oldu. mekandan içeri girdim ve uzak köşede piyano başında hanako, loş ışıklı, kimsenin olmadığı mekanın salonunda tüm zarafeti ile o parçayı çalıyordu. yaklaşmadan kapının yanında dinlemeye başladım parçayı. bir zaman sonra johnny de peydah oldu ve birlikte duvara yaslanarak dinledik parçayı sonuna kadar.
tabiri caizse oyun ile bu kadar iyi bağ kurmama neden olan bu iki an benim için unutulmazlar arasındaydı. oyunu seven sevmeyen kim olursa fark etmez bu iki anı yaşamalı bence.
bir yan görev aldım telefondan, arayan başkan adayı'nın eşi mrs perallez idi. evine davet etti vs derken gittim, kapıdan içeri girer girmez o meşhur dizeleri duydum. claire de lune - debussy idi piyanoda çalan lakin başında kimse yoktu piyanonun. otomatik piyanoda clair de lune... güzel bir tezat evet. debussy aşığı biri olduğum için oturdum ve dinlemeye başladım bir koltukta. bir zaman sonra iki eve sahibi de odadaydı lakin kimse kimseyle etkileşime girmediğinden ötürü uzunca bir müddet sessizlik içinde dinledik ve dinledik. öylesine etkileyici bir an idi benim gözümde.
bir diğer an ise oyunun görece sonuna doğru hanako isimli bir hanım ile buluşmak için gittiğim bir mekanda vuku buldu. gitmeden önce az çok biliyordum ama ne ile karşılaşacağımı zira görevin ismi bir garipti; nocturneop55n1... bir diğer şaheser niteliğinde eser. giderken dedim ki umarım bu görev sadece isimde kalmaz ve gerçekten duyarım çalındığını. öyle de oldu. mekandan içeri girdim ve uzak köşede piyano başında hanako, loş ışıklı, kimsenin olmadığı mekanın salonunda tüm zarafeti ile o parçayı çalıyordu. yaklaşmadan kapının yanında dinlemeye başladım parçayı. bir zaman sonra johnny de peydah oldu ve birlikte duvara yaslanarak dinledik parçayı sonuna kadar.
tabiri caizse oyun ile bu kadar iyi bağ kurmama neden olan bu iki an benim için unutulmazlar arasındaydı. oyunu seven sevmeyen kim olursa fark etmez bu iki anı yaşamalı bence.
devamını gör...
62.
özellikle 6.1 yamasından sonra büyük oranda buglardan temizlenmiş ancak daha da üzerinde çalışılıp geliştirilmesi, büyütülmesi, bitmemesi gereken şahane oyun. ana görev dışında yan görevler, aşırı şahane dizayn edilmiş araba, motosiklet, minibüs vs modelleri, sokakların yaşıyor gibi görünmesi, yarattıkları harika şehir falan... bilmiyorum, oyunu bitirmeme rağmen, giriyorum günde 2 saat atlıyorum motoruma kah badlands de manzarayı izliyorum, kah japantown'da joytoy'larla alem yapıyorum. bazen giriyorum bir bara, diyorum; bana bir jackie welles ver, hatırası var...
devamını gör...
63.
çıkmadan önce insanların aşırı beklentisi vardı ve ilk çıktığında bir yığın buglarıyla hayal kırıklığı oldu. şu an ne durumda hiçbir fikrim yok fakat çıkış tarihi için acele etmeselerdi bence daha başarılı olabilirlerdi.
devamını gör...
64.
yeni dlc’si (yahut expansion pack mi desem bilemedim) için ikinci teaser yayınlanmış. kadroya ikinci bir ünlü isim eklemişler ne hikmetse. (bkz: idris elba). şuna verilen para keşke çalışanlara pay edilse de oyunun sağı solu düzeltilse…
devamını gör...
65.
75 saatlik oyun süremin rahat bi 15 saati girişteki gereksiz introlardır. grafikler çok güzel, kurgu çok güzel. metin güçlü hatta bence oyundan çok diyalog var. hevesle bir şey yapmaya çalıştığım her anda oyun çöktü.
bazı boss'lar çok zorladı, keyif aldım. seçim bazlı ilerlemede "acaba bu yolu seçmeseydim ne olacaktı?" diye düşündüğüm için ve tüm side questleri bitirmek istediğim için uzun süreli bir deneyim oldu.
uzunca zamandır oynamayı istiyordum ancak hem bilgisayarımın yetersizliği hem de oyunun bug'larla dolu olduğu yorumları beni üç yıl kadar öteledi.
genel olarak çok beğendim. yine de openworld demek için biraz yetersiz buldum. araçlar pek de hızlı değil ve kabiliyetleri vasat. açıkçası gta'daki araç hakimiyetini aradım ama bulamadım.
hikaye için oynanır. aşk, intikam, ölüm, umut, yavşaklık, uğursuzluk, mizah hepsi var içinde. başka bir oyunla kıyaslamak yanlış. mükemmel bir oyun değil. iyi bir oyun.
oyunun görseli, sinematikleri vs. çok hoş gerçekten. ama keşke görselliğe uğraşıldığı kadar mekaniklere de uğraşılsaymış.
bir de oyun başlangıçta bir iki şey nasıl yapılır gösteriyor, sonra sizi p** gibi bırakıyor, al öğrendin diye. bok öğrendim s***k oyun. türkçe altyazı desteğini bile 45. saatinde fark ettim. crafting varmış, yetenek ağacı varmış, sadece bazı yerlerde dolaşınca ortaya çıkan görevler varmış. rehberlere bakmasam hayatta haberim olmayacak bir sürü şey eklemişsiniz. bazı lootlanabilir easter eggler sadece bir görevde ortaya çıkıyormuş. yani ne diyeyim allah belanızı versin o zaman. bilsem yapmazdım o görevleri. mal gibi görev yaptık.
bazı boss'lar çok zorladı, keyif aldım. seçim bazlı ilerlemede "acaba bu yolu seçmeseydim ne olacaktı?" diye düşündüğüm için ve tüm side questleri bitirmek istediğim için uzun süreli bir deneyim oldu.
uzunca zamandır oynamayı istiyordum ancak hem bilgisayarımın yetersizliği hem de oyunun bug'larla dolu olduğu yorumları beni üç yıl kadar öteledi.
genel olarak çok beğendim. yine de openworld demek için biraz yetersiz buldum. araçlar pek de hızlı değil ve kabiliyetleri vasat. açıkçası gta'daki araç hakimiyetini aradım ama bulamadım.
hikaye için oynanır. aşk, intikam, ölüm, umut, yavşaklık, uğursuzluk, mizah hepsi var içinde. başka bir oyunla kıyaslamak yanlış. mükemmel bir oyun değil. iyi bir oyun.
oyunun görseli, sinematikleri vs. çok hoş gerçekten. ama keşke görselliğe uğraşıldığı kadar mekaniklere de uğraşılsaymış.
bir de oyun başlangıçta bir iki şey nasıl yapılır gösteriyor, sonra sizi p** gibi bırakıyor, al öğrendin diye. bok öğrendim s***k oyun. türkçe altyazı desteğini bile 45. saatinde fark ettim. crafting varmış, yetenek ağacı varmış, sadece bazı yerlerde dolaşınca ortaya çıkan görevler varmış. rehberlere bakmasam hayatta haberim olmayacak bir sürü şey eklemişsiniz. bazı lootlanabilir easter eggler sadece bir görevde ortaya çıkıyormuş. yani ne diyeyim allah belanızı versin o zaman. bilsem yapmazdım o görevleri. mal gibi görev yaptık.
devamını gör...
66.
çok hevesle başladığım bir oyundu ama bir türlü oyun beni çekmedi keyif alamadım bir türlü, oysa nasıl istekli başlamıştım.
devamını gör...
67.
merakla beklediğim oyundu ama bir türlü oynamak nasip olmadı.
devamını gör...
68.
(bkz: cyberbug 2077)
devamını gör...
69.
güncel hali oldukça iyi. benim oynadığım final "meh" bir finaldi.
(çıktığı dakika indirip steamdeki yoğunluktan kuramamış biriyim) çıkışı korkunç kötüydü.
şu an dediğim gibi oynanır durumda olsa da, oyunun temelinde yani motorunda problem olduğu için istediği kadar güncellensin, yine de hep o fizik motoru ve yapay zekadaki yapaylım, plastik hissiyat durumu baki kalacak ne yazık ki.
(çıktığı dakika indirip steamdeki yoğunluktan kuramamış biriyim) çıkışı korkunç kötüydü.
şu an dediğim gibi oynanır durumda olsa da, oyunun temelinde yani motorunda problem olduğu için istediği kadar güncellensin, yine de hep o fizik motoru ve yapay zekadaki yapaylım, plastik hissiyat durumu baki kalacak ne yazık ki.
devamını gör...
70.
oyunun yüzde 80'i cutscene galiba. izle izle bitmiyor anasını satim.
sadece film izlemek için 400 tl vermişim gibi hissediyorum.
sadece film izlemek için 400 tl vermişim gibi hissediyorum.
devamını gör...
71.
yamalana yamalana deli bohçasına dönen sefalet içinde oyun. oyun trailerindan dolayı gereksiz hyplanmamayi tarihi bir fiyasko ile tüm dünyaya aci bir şekilde tecrübe ettirmiş oldu.
keanu abi çıktı you are amazing dedi hepimiz çıkardık cüzdanlari.
keanu abi çıktı you are amazing dedi hepimiz çıkardık cüzdanlari.
devamını gör...
72.
devamını gör...
73.
yeni dlc(phantom liberty) için 30 dolar isteyen oyun. hani siz dlc'leri bedava yapıyordunuz?? para tatlı geldi sanırım. oyunun düzeleceği yok zaten, bir de ek paketten para vurma çılgınlığı sinir bozucu. neyse ki torrent var...
devamını gör...
74.
2022 de alıp denemek için ilk görevini yapıp sildigim şimdi ise oynamaya başladığım ve bunca zaman ben bunu nasıl bitirmedim diye sorguladığım oyun.
o değil de iki yılda oyuna çok ciddi güncellemeler gelmiş sanırım. ve en önemlisi akp dlc'si olmuş.
kitap çarpsın araba çalıp göreve gidecektim ki binmeye çalıştığım lüks aracın içinden gözlüklü ve türbanlı bir bacimiz çıktı. hala şaşkınım.
o değil de iki yılda oyuna çok ciddi güncellemeler gelmiş sanırım. ve en önemlisi akp dlc'si olmuş.
kitap çarpsın araba çalıp göreve gidecektim ki binmeye çalıştığım lüks aracın içinden gözlüklü ve türbanlı bir bacimiz çıktı. hala şaşkınım.
devamını gör...
75.
saatlerce kendini oynatabilen bir oyun. bütün hikaye ve yan görevlerini bitirdim. dlc dahil. çok iyiydi. umarım devam oyunu çıkar dediğim ve oynayabildiğim nadir açık dünya oyunlarından bir tanesi.
devamını gör...
76.
hayal kirikligi nedir, nasil olunur oyunu.
devamını gör...
77.
keşke hafızamı kaybetsem ve seni yeniden oynayabilsem... harika bir hikayeydi..
devamını gör...
78.
hatasız bir şekilde oynadığım oyun. xbox da hiç sıkıntı yaşamadım. 4 yıl sonra bir baş yapıta dönüştü ama keşke ilk zamanlarda erken erişim adında çıksaydı.cd projeckt yerine başka başka bir firma bunların yaptıklarını yapsa kesin oyuncular o firmayı rezil ederdi.
devamını gör...
79.
buglarla dolu berbat oyun
devamını gör...
80.
witcher 3'den sonra beni tatmin edebilen nadir oyunlardandır kendileri.
bu yazımda seçenekleri ve sonuçlarını paylaşacağım.
oyuna başlarken 3 seçeneğiniz var
1. göçebe
2. sokak çocuğu
3. şirketçi
ben, göçebe olarak oynadım. o yüzden kalan tercihlerin hepsi göçebe seçeneklerine göre. (ancak bildiğim kadarıyla hangisini seçersen seç, sonları aynıymış)
bundan sonrası full spoiler.
üst not:
1. seçimlerin yapıldığı araf gibi olan dijital dünyanın adı mikoshi. bazı yerlerde kullanmadım, bazılarında kullanacağım.
2. şirketler bu oyunda devletlerin üstünde. dolayısı ile bir şirket ile uğraşmak demek dünyayı karşına almak gibi bir şey.
3. oyunu bitirdikten sonra elime samurai kılıcı alıp önüme gelen herkese saldırarak 50-60 tane masum sivili ve polisleri biçtim. kılıcı rastgele sallarken o sırada önümde küçük bir çocuk belirdi ve kılıç sallama o anda durdu. oyun icabı da olsa cyberpunk, çocuk öldürmeye izin vermedi. güzel düşünülmüş bir detay.
1.[x] göçebe (3+1 seçeneğin var)
1. a [x] kontrolü jhony'e ver ve efsanev savaş başlasın
1.a.i [x] jhonny senin hayatına devam etmeni istiyor
1.a.ii [x] jhonny kendi hayatını seninkine tercih ediyor
1.b [x] kontrolü sen al
1.b.i [x] jhonny'nin yaşamasını tercih ediyorsun
1.b.ii [x] kendi kısa hayatını tercih ediyorsun
1.c [x] hanako arasaka'ya güven ve onun planını uygula
1.c.i. [x] anlaşma yap
1.c.ii [x] dünyaya geri dön
1.d [x] bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin
2. sokak çocuğu
3. şirketçi
1. bu seçenekte göçebe olarak klanından ayrılıyorsun ve night city'e geliyorsun (nc) bir arkadaşın (bkz: jackie) oluyor ve son işinizde arkadaşın ölüyor ve sen de johnny silverhand'ın (keanu reyiz) sana bulaşan benliğiyle ortada kalakalıyorsun.
bu arada jhonny 50 yıl önce arasaka binasına saldırıp bomba patlatan ve orada iken ruhu bedeninden sökülüp bir çipe saklanan dünyaca da terörist olarak lanse edilen birisidir.
öğreniyorsun ki johnny istemese de, onun benliği zamanla seni öldürecek ya da sana verilen hapları kullanırsan senin benliğin silinecek ve geriye sadece johnny kalacak. maceralar komilikler şakalar derken johnny ile 3+1 seçim yapacağın bölüme geliyorsun.
buraya gelmeden önce bu chipi çaldığın şirketin sahibinin kızı sana babasını öldüren kardeşinden intikam almak için bir teklif sunuyor.
bu seçimi bir terasta yapıyorsun. elinde iki hap var. birisi jhonny'i blokluyor ve kontolü sana veriyor. diğeri ise kontrolü tümüyle jhonny'e devrediyor.
1.a kontrolü johnny'e ver ve efsanev savaş başlasın:
johnny, hanako arasaka'ya güvenilemeyeceğini söylüyor ve kontrolü kendisine vermeni istiyor. bunun için bir hapı yutuyorsun. ve johnny eski arkadaşı rogue amendiares'dan yarıdm istiyor. beraberce bombardıman uçağıyla şirketin kulesine salırıyorlar ayrıca daha önceden ölen ve zihni şirketin veritabanında yapay zeka olarak kaçak dolaşan alt cunningham'dan yardım alarak şirketin uydusuna da saldırıyorlar.
epik savaşlar. intikam derken jhonny intikamını almış ama arkadaşı ve sevdiği kadın rogue amendiares'i kaybetmiş bir şekilde terasa geri dönüyor. hatıra kolyeyi eline alıyor ve alt'ın yardımıyla zihninde yolculuğa çıkıyor.
burada bizim karakterimizle klasik amerikan sohbetlerinden birini yapıyor.
bu arada alt cunningham jhonny'e; seninnin zihninin çok tahribat gördüğünü, jhonny'nin zihninin ise senin bedenie uyum sağladığını ve eğer sen bedenine geri dönersen beyninin seni bir işgalci gibi görüp bir zaman sonra seni tüketeceğini, jhonny'nin ise bu bedende rahatça yaşayabileceğini söyler.
bu noktada senin yapabileceğin hiçbir şey yok. seçim tamamen jhonny'e ait.
1.a.i: jhonny senin hayatına devam etmeni istiyor: bunu yapabilmesi için köprü olarak adlandırılan bir yerden geçmesi gerekiyor. sen defalarca ona engel olmak istiyorsun ve senden nefret etsem de yaşamanı istiyorum diyorsun. bu engellemelerin her birinde istersen geri dönebilirsin ama yine de ilerlemeyi seçersen bir anda sahne değişiyor.
süper lüks bir dairede uyanıyorsun, bütün dünya senin yaptığın saldırıyı konuşuyor. night city'de en tepedeki kişisin artık. saldırdığın şirket batma noktasına gelmiş. aynı zamanda şarkıcı olan johnny silverhand'in ceketinin çakmasını giyerek dışarı çıkıyorsun ve mavi gözlü adam ile seni efsane yapabilecek bir işle alakalı konuşuyorsun.
konuşmanın sonunda uzaya çıkıyor, uzay elbisleleri giyiyor (ve muhtemelen şirkete ait olan) bir uyduya saldırıya geçiyorsun.
ve nihayet sen uzayda night city'e tepeden bakıyorsun.
sonrasında oyun credits'i akarken ekranın sağında arkadaşların birer birer arayarak senin tepeye çıktığında beridir kendilerini aramadığından yakınıyorlar, (ölen arkadaşının annesi de dahil), misty tarot falıma baktığını ve güç,zenginlik, şöhret gördüğünü söylüyor.
buradaki küçük bir detay ise oyunun bir yerinde bir başkan adayının beyninin yıkandığını öğrenip kendisine söylüyorum. söyleyip söylememek elimde idi ama ben söylemeyi tercih ediyorum.
adama "bu işi yapanlar çok büyük, seni kukla gibi oynatmak için zihnini yontuyorlar ve fevri davranırsan durumu anlarlar o yüzden aceleci olma, bırak kontrol kendilerinde sansınlar" diyorum.
o da başkan olunca hepsini oylum oylum selvi boylum yapacağım diyor.
credits esnasında bana mesaj bırakanlar arasında bu mal da var. ve iyice paronayak olmuş. karısından şüphelendiğini filan söylüyor.
1.a.ii [x] jhonny kendi hayatını seninkine tercih ediyor
kendi hayatımı tercih etmeden önce 1.a.i'de olduğu gibi yine dramatik ilerliyorum ve sen jhonny'i engellemeye çalışıyorsun. son anda köprüye değil de kuyuya gitmeyi seçiyorum ve bu sefer en tepede değil de en dipte bir varoşta uyanıyorum. bir mrsaj geliyor ve kargomu teslim almam gerektiğini söylüor. jhonny'nin gözlüğünü takıyorum ve rogue'nin yadigarı silahını, çantamı, otobüs biletimi alıp karşı komşunun ezik ama yetenekli çocuğundan beni götürmesi için kapısını çalıyorum.
babasından şiddet gören, ezik ve müziğe yetenekli bir çocuk. çıkarken babası durduruyor ve babasını parayla ikna ediyorum. fuck off çekerek de ikna edebilirsin.
önce çocukla beraber efsane sanatçıların uğrak yeri olan bir müzik mağazasına gidiyorum ve orada (sanırım bana -jhonny- ait olan) kaliteli bir gitarı satın alıyorum. çocuğun arabasına koyuyorum sonra "mezarlığa sür" diyorum.
mezarlığa gidince rogue'nun yadigarını rogue'nun mezarına koyuyorum, senin (v) mezarına ise kolyeyi koyuyorum. sonra da "bana sunduğun bu değerli hayatı ziyan etmeyeceğim" diyorum.
beni getiren çocuğa ilham verici birkaç şey söyleyip orada bırakıyorum ve otobüse biniyorum. çocuk arkamdan gitarı getiriyor ve "bunu unuttun diyor" bense "hayr unutmadım" diyerek gitarı ona bırakıyorum. böylece night city'i terk ediyorum.
credits kısmında bu sefer herkes ulaşamadığından şikayetçi oluyorlar (ancak hiç birisi senin jhonny olduğunu bilmiyor) ve hayatından endişe duyduklarını filan söylüyorlar.
credits esnasında bana mesaj bırakanlar arasında bulunan mal, bu seçimde de beliriyor. ayrıca misty mesajlarında benim için tarot falı baktığını ve ölümden de beter bir durum gördüğünü söylüyor.
1.b [x] kontrolü sen al
alcalde klanı beni arasına alıyor ve hayatlarını benim için gözlerini kırpmadan tehlikeye atacakları büyük bir savaşa hazırlanıyorlar. bu savaş alcalde ile devletlerin bile üzerinde olan arasaka arasında olacaktır.
orada yapay zeka olan ve diğer olasılıklarda bahsettiğim alt cunningham ile görüşüyorum ve diğer olasılıklardakine benzer şekilde bir yazılım veriyor ve bu yazılım ile şirkette backdoor açıp kendisinin binayı ele geçirebileceğini ve güvenliği etkisiz hale getirebileceğini söylüyor. bir miktar felsefi konuşmalar yaşanıyor.
daha sonra alcalde (bkz: göçebe) klanının reislerinde saul ile konuşuyoruz ve beni bütün klanın önüne çıkarıyor. kardeşim ayakları, duygusal anlar, bu kardeşinize güveninler, kutlamalar filan.
ertesi gün büyük bir savaşa giriliyor. diğer senaryonun aksine bu sefer yer altından tunel yoluyla gidiliyor. dronelar, mechler hayvan gibi bir savaş derken 2 kişiyi girişte hakk'ın rahmetine yolluyoruz.
binaya sızıp, alttan deliyoruz, yukarı doğru çıkarken alt cunningham, sisteme sızıyor ve jhonny'nin kontrolü ele aldığı senaryoda olduğu gibi tüm düşmanları öldürüyor. yine jhonny senaryosunda olduğu gibi smasher bu sefer rogue yerine saul'u öldürüyor ve biz de smasher'i öldürüyoruz ve kendimizi kurtarmak için sisteme bağlanıyoruz.
yine teras, yine kolye, yine alt cunningham bizi felsefi şiirlerle kaşılıyor. öncekinde roma ile alakalı bir şiirle karşılarken bu sefer şehir hayatını anlatan bir şiirle karşılıyor. yine benzer diyaloglar. sen girersen en çok altı ay yaşarsın, jhonny girerse sağlıklı bir insan gibi yaşar vs. vs. tek fark bu sefer seçim jhonny'e değil sana ait. jhonny sözünün eri çıkıyor ve hayatına devam etmeyi seçmeni istiyor. (adamın özütü!)
1.b.i jhonny'nin yaşamasını tercih ediyorsun
diğer senaryoda olduğu gibi bu sefer jhonny seni engellemeye çalışıyor ama kendi tarzıyla, aşağılayarak ve kışkırtarak. nihayet jhonny'i kurtarınca 1.a'daki gibi oluyor. tek farkla; 2 niş yerine bir niş kiralıyor, sadece senin için. ve sana övgüler diziyor. sonrasında yine otobüse binip gidiyor.
credit bölümü 1.a ile aynı sayılır yine tripler, merak edenler. tek farkla roque hayatta ve jhonny'nin hayatta olduğu bilen tek kişi. sana bol bol laf çaıkıyor ve v'yi etki altında bırakmışsın filan diyor.
bizim paronayak başkan bildiğiniz gibi.
alcalde göçebe klanı seni kardeş olarak biliyor ve öyle mesaj atıyorlar.
1.b.ii kendi kısa hayatını tercih ediyorsun
jhonny sonuna kadar seni destekliyor, ve son olarak savaşmaktan asla vazgeçme diyor.
1.a'nın aksine lüks bir dairede ve dünyanın zirvesinde değil, şehrin kenarında bir arabada sen olarak uyanıyorsun.
alcalde klanının yeni lideri ve arkadaşın panam, dışarıda ilk tanıştığınız yeri izler halde seni bekliyor. arasaka şirketi topu dikmiş halde.
senin yine burnun filan kanıyor (vücut reddediyor ya), hallederiz bakarız çaresine filan diyorsun. night city'e veda edip panam ile arabaya biniyorsun.
konuşmalardan eski lider saul ile beraber 4 kişinin öldüğünü anlıyoruz.
alcalde kampına varıyoruz ve yeni bir plan üzerine konuşuyoruz, sonra da oyunda çaldığımız tankvari şeye (basillisk) biniyoruz.
basillisk ile çölde güzel bir manzara eşliğinde kum fırtınasının içine ardından da tunellere girerek şehrin sınırlarından çıkıyor.
tunelin çıkışında ise gece olmuş ve suyun üzerinde müthiş bir manzara bizi bekliyor.
sonra yine o meşhur kolye. bu sefer suya gidiyor
yuvamıa gidiyoruz sözleriyle credit giriyor.
credits: welles ana senin gittiğini öğrenince küplere biniyor ve kendine dikkat et, senin de öldüğü görmek istemiyorum diyor. diğerleri de kendi veda mesajlarını atıyorlar.
takdir edersiniz ki rogue hayatta ve jhonny'e selamlarımı ilet filan diyor.
paranoyak başkan yine bildiğiniz gibi.
misty nihayet hayırlı bi tarot baktı.
1.c hanako arasaka'ya güven ve onun planını uygula
not: ben takemura'nın kurtarılabildiğini bilmiyordum. eğer kurtarabilseymişim hellman yerine takemura geliyormuş.
başlamadan önce uyarıyorum! oyunu silin ama bunu seçmeyin! lan ben kendimden nefret ettim, karakterin halini düşünemiyorum bile. bu seçeneği seçmemdeki motivasyonum ne rogue'nin ne de saul'un öldüğü görmek istememek ve şirketi kendi içinde birbirine kırdırmaktı. bununla birlikte insanı en çok sarsan ve en b*ktan son bu olsa gerek.
jhonny -doğal olarak- kızıyor ama yine de seni destekliyor. hanako'yu arayınca öğreniyoruz ki, hanako'nun kardeşi erken davranıyor ve hanako'yu alıkoyuyor. misty, arasaka aracını görünce v'ye kızıyor çünkü arasaka v'nin yoldaşı ve misty'nin sevdiceği ve v'nin yoldaşı jackie'yi öldürmüştür.
senin yapacağın hiçbir açıklama misty'nin seni kınamasına ve ihanetle suçlamasına engel olmayacaktır.
hellman seni almaya gelir ve sana şüpheci yaklaşır ama yine de yapması gerekeni yapar.
hanako'yu tutulduğu malikaneden katliam yaparak kurtarırsın. beraber binaya gidersiniz. binada öğrenirsin ki, hanako ve yorinobu'nun babası olan sabura'nın bilinci kopyalanmıştır. hanako seni sabura ile görüştürür. orada jhonny'den selam olarak bir orta parmak çekmeyi uygun gördüm. daha sonra hanako ile önceden anlaştığımız gibi kurul toplantısında ifade vermeye gideriz ancak ortada bir terslik var yorinobu orada değildir. kurula bensiz başlayın demiştir. belli ki bir tuzak var.
kurula her şeyi anlatırız ancak kurul inanmaz, sabura'nın bilinci kurulla konuşur ve tüm yetkiyi hanako'ya verdiğini söyler. yorinobu'nun adamları kurulu katleder. hanako; kendi adamlarını da alıp yorinobu'ya ulaşmamı söyler ancak yorinobu'yu mutlak surette hayatta istemektedir.
savaş, ölümler vs derken yorinobu'ya ulaşırım. yorinobu üzerinde saçma bir elbise ile korku içinde beklemektedir. korku ve babası ile alakalı bir şeyler anlatır ancak anlamsız gelir. (ilerleyen kısımlarda anlıyoruz). hanako gelir. kardeşine sarılır ve beni gönderir.
-- bu kısımda jeton düştü, diğer seçeneklerde arasaka şirketi yerle bir olurken bu senaryoyu seçerek düşmanımı daha da güçlendirdim. ayrılıkçıları temizledim, şirketi eski değerlerine getirdim ayrıca bu noktada kavrayamadığım sonradan beni şoka sokan bir de sürpriz var, onu da yazınca ne kadar güçlendirdiğim daha iyi anlaşılacak --
hellman ile ameliyata gideriz. mikoshi'de yine ilerlerim ama bu sefer bana şiirler dizen alt yoktur. jhonny beni sınırda beklemektedir. bana bi dünya nutuk çeker, itin hiç hoş olmayan yerlerine sokup sokup çıkarır, karakterimiz ise cevaplarıyla ne kadar karaktersizleştiğini gösterir, o anlamaz ama oyuncu olarak biz anlarız ve ulan ne halt ettik biz deriz.
neyse ameliyat biter ve uyanırız. bir çok şeyi unutmuşuz, kendimizi içi boş birisi gibi hissediyoruz. sağlık görevlisi bizi it yerine koymuyor. jhonny'nin benliği silip attıklarını söylüyor. odamıza gönderiyor. odaya giderken güvenlik görevlisi garip bir veciz söylüyor. gece uyuyoruz ve jhonny'nin sesine uyanıyoruz. kapıdan çıkmaya çalışırken uzay boşluğunu görüyoruz.
sabah uyandığımızda haberleri açıyoruz ve saburo'nun kendi oğlu yorinobu'nun bedenine zihnini yerleştirdiğini ve şirketinin daha da güçleneceğini filan söylüyor. spiker "saburo sayesinde dinlerin zırva olduğunu anlıyoruz, teşekkürler saburo" gibisinden bir şeyler söylüyor.
sonra sağlık görevlisi dallaması gelip bazı testler yapıyor. test sırasında bayılıyoruz.
jhonny'nin sesini tekrar duyuyoruz.
v!... kaç kurtul oradan!..
tekrar kalkıyoruz bu sefer ölen arkadaşım jackie'nin ölü bedenini bir sandalyede görüyorum. jhonny'nin çipini öldüğü gündeki gibi alıp bana veriyor.
bu haldeyken hastane odasında tekrar uyanıyorum.
haberlerde saburo'nun oğluna yaptıklarının yankılarından ve tepkilerden bahsediyor. diğer şirket ceo'ları ve yöneticiler birer birer tepki açıklaması yapıyorlar.
halktan birisi zenginlerin ölümsüz olduğu ve fakirlerin bedenlerini çaldıkları bir dünyada mı yaşıyacağız diye tepki gösteriyor.
saburo ise açıklama yapıp doğmak için kimseden izin almadım, ikinci hayat için de alacak değilim, oğlum kendi rızasıyla organ bağışı gibi bana bedenini verdi diyor.
yine o dallama sağlık görevlisi geliyor. sorularıma cevap vermeden testlerine devam ediyor.
önceki gün verdiği çok basit zeka küpünü önceki günden daha beter bir şekilde çözemiyorum.
doktor; yakınlarını arayabilirsin diyor. (bkz: optional)
ben de sırayla arıyorum.
kerry (jhonny'nin arkadaşı): "tam da şirket sıçanları konulu tv show izliyordum ben de" diyerek laf sokuyor.
panam (göçebelerdeki kankam): beni destekliyor ama diğerleri benden nefret ediyor.
vic (kasabım): benim için hâlâ endişeleniyor
river: benden kaçıyor.
hanako: söylememe gerek yok herhalde.
konuşmalardan anlıyorum ki, jhonny'nin yolunu seçtiğimde (1.a. seçenek) ve v olarak (1.a.i) uyandığımda patlatmaya gittiğim arasaka'ya ait uzay istasyonundayım.
yatağa tekrar gidip uyuyorum ve o nursuz doktor yine geliyor.
küpü elime yine veriyor ve çözmeme az kala küp bir türlü dönmüyor. zorlayınca da ikiye bölünüyor ve her bir yüzünde demonic semboller görüyorum. bu haldeyken uykudan uyanıyorum.
saburo, tv'de yine esip gürlüyor. benim salak oğlan değişim istiyordu kusursuzun değişime ihtiyacı yoktur filan diyor.
haberlerde şirketler arasındaki gerginliklerden bahsediyor.
nursuz göevli yine geliyor.
aynı testlerle yaklaşık 14 gün filan geçiyor, hanako ile görüşmek istiyorum diyorum, olmaz deniyor. ertesi gün çözmemi istedikleri küpü alıp fırlatıyorum ve nursuz çıkıp gidiyor. odadaki her şeyi kırıp atıyorum.
ertesi gün bu sefer farklı birisinin sesi ile tekrar uyanıyorum. uyandığımda görüyorum ki hellman karşımda.
bana 6 ay içinde acılar çekerek öleceğimi söylüyor.
bana bir seçenek sunuyor. zihnini mikoshi'de saklayabilirsin diyor.
saburo gibi bana da beden versenize ulan! deyince "ne oğlun var ne de etrafında pervane olacak doktorların var pis fakir!" cevabını alıyorum.
bu bir hile olamaz mı deyince de "arasaka artık bir tanrı (haşa) oldu, sen kimsin ki seni ciddiye alıp tuzak kursun" cevabını alıyorum.
bu noktada iki seçeneğin var. anlaşmak ya da dünyaya geri dönmek.
1.c.i. anlaşma yap:
suratında salak bir ifadeyle ve en aciz halinle gidip masaya kuzu kuzu uzanıyorsun. elinde yine o kolye.
credits: herkes döneceğini düşünerek mesjlar bırakıyor. jackie'nin annesi, sofrada her zaman senin için bir tabak var diyor. aşağı yukarı jhonny'nin planını seçtiğin ve zirveye çıktığın zamanki konuşmalar oluyor. roque ve saul hayatta ve aynı şeyleri söylüyorlar.
deli başkan bildiğiniz gibi.
misty tarot falına bakıyor ve etrafındaki tiplere dikkat et diyor. (ama iş işten geçmiş tabi)
1.c.ii dünyaya geri dön: nihayet ölümü kabullenmiş ve seçmiş bir halde şarkı söyleyerek dönüyorsun. uzay mekiğinde dünyayı izlerken şaşkınlık ve öfke ile meşhur kolyeyi boynundan koparıyorsun.
credits: anlaşma seçeneği ile aynı.
1.d bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin:
jhonny ile ne yapacağınız konusunda hararetli bir şekilde tartışırken, seçenekler arasında bir anda "içine ederim böylesi işin" tarzı bir şey çıkıyor. ve elindeki her iki hapı da terastan fırlatıp atıyorsun.
böylece artık pek bir seçimin kalmıyor.
jhonny de durumu sakince kabulleniyor. bir iki kelam ediyorsunuz. kamera uzaklaşıyor ve ötelerden bir silah sesi duyuluyor. bu ses, intihar ettiğin silahtan çıkmıştır.
credits başlıyor ve ekranın sağından senin ölümün üzerine mesaj gönderenler görünüyor. hepsi üzüntü içinde kimisi senin için dua ediyor. kimisi kırgın, kimisi ise öfkeli.
hele birisi var ki üzntü ve öfke ile "umarım ölümden sonra haya vardır, böylece seni orada bulup ağzına..., umarım ben gelene kadar cehennemlerde yanarsın böylece bana bu acıyı çektirmenin bedelini ödersin" tarzı şeyler söylüyor.
seçenekler bu kadar. pai pai!
bu yazımda seçenekleri ve sonuçlarını paylaşacağım.
oyuna başlarken 3 seçeneğiniz var
1. göçebe
2. sokak çocuğu
3. şirketçi
ben, göçebe olarak oynadım. o yüzden kalan tercihlerin hepsi göçebe seçeneklerine göre. (ancak bildiğim kadarıyla hangisini seçersen seç, sonları aynıymış)
bundan sonrası full spoiler.
üst not:
1. seçimlerin yapıldığı araf gibi olan dijital dünyanın adı mikoshi. bazı yerlerde kullanmadım, bazılarında kullanacağım.
2. şirketler bu oyunda devletlerin üstünde. dolayısı ile bir şirket ile uğraşmak demek dünyayı karşına almak gibi bir şey.
3. oyunu bitirdikten sonra elime samurai kılıcı alıp önüme gelen herkese saldırarak 50-60 tane masum sivili ve polisleri biçtim. kılıcı rastgele sallarken o sırada önümde küçük bir çocuk belirdi ve kılıç sallama o anda durdu. oyun icabı da olsa cyberpunk, çocuk öldürmeye izin vermedi. güzel düşünülmüş bir detay.
1.[x] göçebe (3+1 seçeneğin var)
1. a [x] kontrolü jhony'e ver ve efsanev savaş başlasın
1.a.i [x] jhonny senin hayatına devam etmeni istiyor
1.a.ii [x] jhonny kendi hayatını seninkine tercih ediyor
1.b [x] kontrolü sen al
1.b.i [x] jhonny'nin yaşamasını tercih ediyorsun
1.b.ii [x] kendi kısa hayatını tercih ediyorsun
1.c [x] hanako arasaka'ya güven ve onun planını uygula
1.c.i. [x] anlaşma yap
1.c.ii [x] dünyaya geri dön
1.d [x] bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin
2. sokak çocuğu
3. şirketçi
1. bu seçenekte göçebe olarak klanından ayrılıyorsun ve night city'e geliyorsun (nc) bir arkadaşın (bkz: jackie) oluyor ve son işinizde arkadaşın ölüyor ve sen de johnny silverhand'ın (keanu reyiz) sana bulaşan benliğiyle ortada kalakalıyorsun.
bu arada jhonny 50 yıl önce arasaka binasına saldırıp bomba patlatan ve orada iken ruhu bedeninden sökülüp bir çipe saklanan dünyaca da terörist olarak lanse edilen birisidir.
öğreniyorsun ki johnny istemese de, onun benliği zamanla seni öldürecek ya da sana verilen hapları kullanırsan senin benliğin silinecek ve geriye sadece johnny kalacak. maceralar komilikler şakalar derken johnny ile 3+1 seçim yapacağın bölüme geliyorsun.
buraya gelmeden önce bu chipi çaldığın şirketin sahibinin kızı sana babasını öldüren kardeşinden intikam almak için bir teklif sunuyor.
bu seçimi bir terasta yapıyorsun. elinde iki hap var. birisi jhonny'i blokluyor ve kontolü sana veriyor. diğeri ise kontrolü tümüyle jhonny'e devrediyor.
1.a kontrolü johnny'e ver ve efsanev savaş başlasın:
johnny, hanako arasaka'ya güvenilemeyeceğini söylüyor ve kontrolü kendisine vermeni istiyor. bunun için bir hapı yutuyorsun. ve johnny eski arkadaşı rogue amendiares'dan yarıdm istiyor. beraberce bombardıman uçağıyla şirketin kulesine salırıyorlar ayrıca daha önceden ölen ve zihni şirketin veritabanında yapay zeka olarak kaçak dolaşan alt cunningham'dan yardım alarak şirketin uydusuna da saldırıyorlar.
epik savaşlar. intikam derken jhonny intikamını almış ama arkadaşı ve sevdiği kadın rogue amendiares'i kaybetmiş bir şekilde terasa geri dönüyor. hatıra kolyeyi eline alıyor ve alt'ın yardımıyla zihninde yolculuğa çıkıyor.
burada bizim karakterimizle klasik amerikan sohbetlerinden birini yapıyor.
bu arada alt cunningham jhonny'e; seninnin zihninin çok tahribat gördüğünü, jhonny'nin zihninin ise senin bedenie uyum sağladığını ve eğer sen bedenine geri dönersen beyninin seni bir işgalci gibi görüp bir zaman sonra seni tüketeceğini, jhonny'nin ise bu bedende rahatça yaşayabileceğini söyler.
bu noktada senin yapabileceğin hiçbir şey yok. seçim tamamen jhonny'e ait.
1.a.i: jhonny senin hayatına devam etmeni istiyor: bunu yapabilmesi için köprü olarak adlandırılan bir yerden geçmesi gerekiyor. sen defalarca ona engel olmak istiyorsun ve senden nefret etsem de yaşamanı istiyorum diyorsun. bu engellemelerin her birinde istersen geri dönebilirsin ama yine de ilerlemeyi seçersen bir anda sahne değişiyor.
süper lüks bir dairede uyanıyorsun, bütün dünya senin yaptığın saldırıyı konuşuyor. night city'de en tepedeki kişisin artık. saldırdığın şirket batma noktasına gelmiş. aynı zamanda şarkıcı olan johnny silverhand'in ceketinin çakmasını giyerek dışarı çıkıyorsun ve mavi gözlü adam ile seni efsane yapabilecek bir işle alakalı konuşuyorsun.
konuşmanın sonunda uzaya çıkıyor, uzay elbisleleri giyiyor (ve muhtemelen şirkete ait olan) bir uyduya saldırıya geçiyorsun.
ve nihayet sen uzayda night city'e tepeden bakıyorsun.
sonrasında oyun credits'i akarken ekranın sağında arkadaşların birer birer arayarak senin tepeye çıktığında beridir kendilerini aramadığından yakınıyorlar, (ölen arkadaşının annesi de dahil), misty tarot falıma baktığını ve güç,zenginlik, şöhret gördüğünü söylüyor.
buradaki küçük bir detay ise oyunun bir yerinde bir başkan adayının beyninin yıkandığını öğrenip kendisine söylüyorum. söyleyip söylememek elimde idi ama ben söylemeyi tercih ediyorum.
adama "bu işi yapanlar çok büyük, seni kukla gibi oynatmak için zihnini yontuyorlar ve fevri davranırsan durumu anlarlar o yüzden aceleci olma, bırak kontrol kendilerinde sansınlar" diyorum.
o da başkan olunca hepsini oylum oylum selvi boylum yapacağım diyor.
credits esnasında bana mesaj bırakanlar arasında bu mal da var. ve iyice paronayak olmuş. karısından şüphelendiğini filan söylüyor.
1.a.ii [x] jhonny kendi hayatını seninkine tercih ediyor
kendi hayatımı tercih etmeden önce 1.a.i'de olduğu gibi yine dramatik ilerliyorum ve sen jhonny'i engellemeye çalışıyorsun. son anda köprüye değil de kuyuya gitmeyi seçiyorum ve bu sefer en tepede değil de en dipte bir varoşta uyanıyorum. bir mrsaj geliyor ve kargomu teslim almam gerektiğini söylüor. jhonny'nin gözlüğünü takıyorum ve rogue'nin yadigarı silahını, çantamı, otobüs biletimi alıp karşı komşunun ezik ama yetenekli çocuğundan beni götürmesi için kapısını çalıyorum.
babasından şiddet gören, ezik ve müziğe yetenekli bir çocuk. çıkarken babası durduruyor ve babasını parayla ikna ediyorum. fuck off çekerek de ikna edebilirsin.
önce çocukla beraber efsane sanatçıların uğrak yeri olan bir müzik mağazasına gidiyorum ve orada (sanırım bana -jhonny- ait olan) kaliteli bir gitarı satın alıyorum. çocuğun arabasına koyuyorum sonra "mezarlığa sür" diyorum.
mezarlığa gidince rogue'nun yadigarını rogue'nun mezarına koyuyorum, senin (v) mezarına ise kolyeyi koyuyorum. sonra da "bana sunduğun bu değerli hayatı ziyan etmeyeceğim" diyorum.
beni getiren çocuğa ilham verici birkaç şey söyleyip orada bırakıyorum ve otobüse biniyorum. çocuk arkamdan gitarı getiriyor ve "bunu unuttun diyor" bense "hayr unutmadım" diyerek gitarı ona bırakıyorum. böylece night city'i terk ediyorum.
credits kısmında bu sefer herkes ulaşamadığından şikayetçi oluyorlar (ancak hiç birisi senin jhonny olduğunu bilmiyor) ve hayatından endişe duyduklarını filan söylüyorlar.
credits esnasında bana mesaj bırakanlar arasında bulunan mal, bu seçimde de beliriyor. ayrıca misty mesajlarında benim için tarot falı baktığını ve ölümden de beter bir durum gördüğünü söylüyor.
1.b [x] kontrolü sen al
alcalde klanı beni arasına alıyor ve hayatlarını benim için gözlerini kırpmadan tehlikeye atacakları büyük bir savaşa hazırlanıyorlar. bu savaş alcalde ile devletlerin bile üzerinde olan arasaka arasında olacaktır.
orada yapay zeka olan ve diğer olasılıklarda bahsettiğim alt cunningham ile görüşüyorum ve diğer olasılıklardakine benzer şekilde bir yazılım veriyor ve bu yazılım ile şirkette backdoor açıp kendisinin binayı ele geçirebileceğini ve güvenliği etkisiz hale getirebileceğini söylüyor. bir miktar felsefi konuşmalar yaşanıyor.
daha sonra alcalde (bkz: göçebe) klanının reislerinde saul ile konuşuyoruz ve beni bütün klanın önüne çıkarıyor. kardeşim ayakları, duygusal anlar, bu kardeşinize güveninler, kutlamalar filan.
ertesi gün büyük bir savaşa giriliyor. diğer senaryonun aksine bu sefer yer altından tunel yoluyla gidiliyor. dronelar, mechler hayvan gibi bir savaş derken 2 kişiyi girişte hakk'ın rahmetine yolluyoruz.
binaya sızıp, alttan deliyoruz, yukarı doğru çıkarken alt cunningham, sisteme sızıyor ve jhonny'nin kontrolü ele aldığı senaryoda olduğu gibi tüm düşmanları öldürüyor. yine jhonny senaryosunda olduğu gibi smasher bu sefer rogue yerine saul'u öldürüyor ve biz de smasher'i öldürüyoruz ve kendimizi kurtarmak için sisteme bağlanıyoruz.
yine teras, yine kolye, yine alt cunningham bizi felsefi şiirlerle kaşılıyor. öncekinde roma ile alakalı bir şiirle karşılarken bu sefer şehir hayatını anlatan bir şiirle karşılıyor. yine benzer diyaloglar. sen girersen en çok altı ay yaşarsın, jhonny girerse sağlıklı bir insan gibi yaşar vs. vs. tek fark bu sefer seçim jhonny'e değil sana ait. jhonny sözünün eri çıkıyor ve hayatına devam etmeyi seçmeni istiyor. (adamın özütü!)
1.b.i jhonny'nin yaşamasını tercih ediyorsun
diğer senaryoda olduğu gibi bu sefer jhonny seni engellemeye çalışıyor ama kendi tarzıyla, aşağılayarak ve kışkırtarak. nihayet jhonny'i kurtarınca 1.a'daki gibi oluyor. tek farkla; 2 niş yerine bir niş kiralıyor, sadece senin için. ve sana övgüler diziyor. sonrasında yine otobüse binip gidiyor.
credit bölümü 1.a ile aynı sayılır yine tripler, merak edenler. tek farkla roque hayatta ve jhonny'nin hayatta olduğu bilen tek kişi. sana bol bol laf çaıkıyor ve v'yi etki altında bırakmışsın filan diyor.
bizim paronayak başkan bildiğiniz gibi.
alcalde göçebe klanı seni kardeş olarak biliyor ve öyle mesaj atıyorlar.
1.b.ii kendi kısa hayatını tercih ediyorsun
jhonny sonuna kadar seni destekliyor, ve son olarak savaşmaktan asla vazgeçme diyor.
1.a'nın aksine lüks bir dairede ve dünyanın zirvesinde değil, şehrin kenarında bir arabada sen olarak uyanıyorsun.
alcalde klanının yeni lideri ve arkadaşın panam, dışarıda ilk tanıştığınız yeri izler halde seni bekliyor. arasaka şirketi topu dikmiş halde.
senin yine burnun filan kanıyor (vücut reddediyor ya), hallederiz bakarız çaresine filan diyorsun. night city'e veda edip panam ile arabaya biniyorsun.
konuşmalardan eski lider saul ile beraber 4 kişinin öldüğünü anlıyoruz.
alcalde kampına varıyoruz ve yeni bir plan üzerine konuşuyoruz, sonra da oyunda çaldığımız tankvari şeye (basillisk) biniyoruz.
basillisk ile çölde güzel bir manzara eşliğinde kum fırtınasının içine ardından da tunellere girerek şehrin sınırlarından çıkıyor.
tunelin çıkışında ise gece olmuş ve suyun üzerinde müthiş bir manzara bizi bekliyor.
sonra yine o meşhur kolye. bu sefer suya gidiyor
yuvamıa gidiyoruz sözleriyle credit giriyor.
credits: welles ana senin gittiğini öğrenince küplere biniyor ve kendine dikkat et, senin de öldüğü görmek istemiyorum diyor. diğerleri de kendi veda mesajlarını atıyorlar.
takdir edersiniz ki rogue hayatta ve jhonny'e selamlarımı ilet filan diyor.
paranoyak başkan yine bildiğiniz gibi.
misty nihayet hayırlı bi tarot baktı.
1.c hanako arasaka'ya güven ve onun planını uygula
not: ben takemura'nın kurtarılabildiğini bilmiyordum. eğer kurtarabilseymişim hellman yerine takemura geliyormuş.
başlamadan önce uyarıyorum! oyunu silin ama bunu seçmeyin! lan ben kendimden nefret ettim, karakterin halini düşünemiyorum bile. bu seçeneği seçmemdeki motivasyonum ne rogue'nin ne de saul'un öldüğü görmek istememek ve şirketi kendi içinde birbirine kırdırmaktı. bununla birlikte insanı en çok sarsan ve en b*ktan son bu olsa gerek.
jhonny -doğal olarak- kızıyor ama yine de seni destekliyor. hanako'yu arayınca öğreniyoruz ki, hanako'nun kardeşi erken davranıyor ve hanako'yu alıkoyuyor. misty, arasaka aracını görünce v'ye kızıyor çünkü arasaka v'nin yoldaşı ve misty'nin sevdiceği ve v'nin yoldaşı jackie'yi öldürmüştür.
senin yapacağın hiçbir açıklama misty'nin seni kınamasına ve ihanetle suçlamasına engel olmayacaktır.
hellman seni almaya gelir ve sana şüpheci yaklaşır ama yine de yapması gerekeni yapar.
hanako'yu tutulduğu malikaneden katliam yaparak kurtarırsın. beraber binaya gidersiniz. binada öğrenirsin ki, hanako ve yorinobu'nun babası olan sabura'nın bilinci kopyalanmıştır. hanako seni sabura ile görüştürür. orada jhonny'den selam olarak bir orta parmak çekmeyi uygun gördüm. daha sonra hanako ile önceden anlaştığımız gibi kurul toplantısında ifade vermeye gideriz ancak ortada bir terslik var yorinobu orada değildir. kurula bensiz başlayın demiştir. belli ki bir tuzak var.
kurula her şeyi anlatırız ancak kurul inanmaz, sabura'nın bilinci kurulla konuşur ve tüm yetkiyi hanako'ya verdiğini söyler. yorinobu'nun adamları kurulu katleder. hanako; kendi adamlarını da alıp yorinobu'ya ulaşmamı söyler ancak yorinobu'yu mutlak surette hayatta istemektedir.
savaş, ölümler vs derken yorinobu'ya ulaşırım. yorinobu üzerinde saçma bir elbise ile korku içinde beklemektedir. korku ve babası ile alakalı bir şeyler anlatır ancak anlamsız gelir. (ilerleyen kısımlarda anlıyoruz). hanako gelir. kardeşine sarılır ve beni gönderir.
-- bu kısımda jeton düştü, diğer seçeneklerde arasaka şirketi yerle bir olurken bu senaryoyu seçerek düşmanımı daha da güçlendirdim. ayrılıkçıları temizledim, şirketi eski değerlerine getirdim ayrıca bu noktada kavrayamadığım sonradan beni şoka sokan bir de sürpriz var, onu da yazınca ne kadar güçlendirdiğim daha iyi anlaşılacak --
hellman ile ameliyata gideriz. mikoshi'de yine ilerlerim ama bu sefer bana şiirler dizen alt yoktur. jhonny beni sınırda beklemektedir. bana bi dünya nutuk çeker, itin hiç hoş olmayan yerlerine sokup sokup çıkarır, karakterimiz ise cevaplarıyla ne kadar karaktersizleştiğini gösterir, o anlamaz ama oyuncu olarak biz anlarız ve ulan ne halt ettik biz deriz.
neyse ameliyat biter ve uyanırız. bir çok şeyi unutmuşuz, kendimizi içi boş birisi gibi hissediyoruz. sağlık görevlisi bizi it yerine koymuyor. jhonny'nin benliği silip attıklarını söylüyor. odamıza gönderiyor. odaya giderken güvenlik görevlisi garip bir veciz söylüyor. gece uyuyoruz ve jhonny'nin sesine uyanıyoruz. kapıdan çıkmaya çalışırken uzay boşluğunu görüyoruz.
sabah uyandığımızda haberleri açıyoruz ve saburo'nun kendi oğlu yorinobu'nun bedenine zihnini yerleştirdiğini ve şirketinin daha da güçleneceğini filan söylüyor. spiker "saburo sayesinde dinlerin zırva olduğunu anlıyoruz, teşekkürler saburo" gibisinden bir şeyler söylüyor.
sonra sağlık görevlisi dallaması gelip bazı testler yapıyor. test sırasında bayılıyoruz.
jhonny'nin sesini tekrar duyuyoruz.
v!... kaç kurtul oradan!..
tekrar kalkıyoruz bu sefer ölen arkadaşım jackie'nin ölü bedenini bir sandalyede görüyorum. jhonny'nin çipini öldüğü gündeki gibi alıp bana veriyor.
bu haldeyken hastane odasında tekrar uyanıyorum.
haberlerde saburo'nun oğluna yaptıklarının yankılarından ve tepkilerden bahsediyor. diğer şirket ceo'ları ve yöneticiler birer birer tepki açıklaması yapıyorlar.
halktan birisi zenginlerin ölümsüz olduğu ve fakirlerin bedenlerini çaldıkları bir dünyada mı yaşıyacağız diye tepki gösteriyor.
saburo ise açıklama yapıp doğmak için kimseden izin almadım, ikinci hayat için de alacak değilim, oğlum kendi rızasıyla organ bağışı gibi bana bedenini verdi diyor.
yine o dallama sağlık görevlisi geliyor. sorularıma cevap vermeden testlerine devam ediyor.
önceki gün verdiği çok basit zeka küpünü önceki günden daha beter bir şekilde çözemiyorum.
doktor; yakınlarını arayabilirsin diyor. (bkz: optional)
ben de sırayla arıyorum.
kerry (jhonny'nin arkadaşı): "tam da şirket sıçanları konulu tv show izliyordum ben de" diyerek laf sokuyor.
panam (göçebelerdeki kankam): beni destekliyor ama diğerleri benden nefret ediyor.
vic (kasabım): benim için hâlâ endişeleniyor
river: benden kaçıyor.
hanako: söylememe gerek yok herhalde.
konuşmalardan anlıyorum ki, jhonny'nin yolunu seçtiğimde (1.a. seçenek) ve v olarak (1.a.i) uyandığımda patlatmaya gittiğim arasaka'ya ait uzay istasyonundayım.
yatağa tekrar gidip uyuyorum ve o nursuz doktor yine geliyor.
küpü elime yine veriyor ve çözmeme az kala küp bir türlü dönmüyor. zorlayınca da ikiye bölünüyor ve her bir yüzünde demonic semboller görüyorum. bu haldeyken uykudan uyanıyorum.
saburo, tv'de yine esip gürlüyor. benim salak oğlan değişim istiyordu kusursuzun değişime ihtiyacı yoktur filan diyor.
haberlerde şirketler arasındaki gerginliklerden bahsediyor.
nursuz göevli yine geliyor.
aynı testlerle yaklaşık 14 gün filan geçiyor, hanako ile görüşmek istiyorum diyorum, olmaz deniyor. ertesi gün çözmemi istedikleri küpü alıp fırlatıyorum ve nursuz çıkıp gidiyor. odadaki her şeyi kırıp atıyorum.
ertesi gün bu sefer farklı birisinin sesi ile tekrar uyanıyorum. uyandığımda görüyorum ki hellman karşımda.
bana 6 ay içinde acılar çekerek öleceğimi söylüyor.
bana bir seçenek sunuyor. zihnini mikoshi'de saklayabilirsin diyor.
saburo gibi bana da beden versenize ulan! deyince "ne oğlun var ne de etrafında pervane olacak doktorların var pis fakir!" cevabını alıyorum.
bu bir hile olamaz mı deyince de "arasaka artık bir tanrı (haşa) oldu, sen kimsin ki seni ciddiye alıp tuzak kursun" cevabını alıyorum.
bu noktada iki seçeneğin var. anlaşmak ya da dünyaya geri dönmek.
1.c.i. anlaşma yap:
suratında salak bir ifadeyle ve en aciz halinle gidip masaya kuzu kuzu uzanıyorsun. elinde yine o kolye.
credits: herkes döneceğini düşünerek mesjlar bırakıyor. jackie'nin annesi, sofrada her zaman senin için bir tabak var diyor. aşağı yukarı jhonny'nin planını seçtiğin ve zirveye çıktığın zamanki konuşmalar oluyor. roque ve saul hayatta ve aynı şeyleri söylüyorlar.
deli başkan bildiğiniz gibi.
misty tarot falına bakıyor ve etrafındaki tiplere dikkat et diyor. (ama iş işten geçmiş tabi)
1.c.ii dünyaya geri dön: nihayet ölümü kabullenmiş ve seçmiş bir halde şarkı söyleyerek dönüyorsun. uzay mekiğinde dünyayı izlerken şaşkınlık ve öfke ile meşhur kolyeyi boynundan koparıyorsun.
credits: anlaşma seçeneği ile aynı.
1.d bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin:
jhonny ile ne yapacağınız konusunda hararetli bir şekilde tartışırken, seçenekler arasında bir anda "içine ederim böylesi işin" tarzı bir şey çıkıyor. ve elindeki her iki hapı da terastan fırlatıp atıyorsun.
böylece artık pek bir seçimin kalmıyor.
jhonny de durumu sakince kabulleniyor. bir iki kelam ediyorsunuz. kamera uzaklaşıyor ve ötelerden bir silah sesi duyuluyor. bu ses, intihar ettiğin silahtan çıkmıştır.
credits başlıyor ve ekranın sağından senin ölümün üzerine mesaj gönderenler görünüyor. hepsi üzüntü içinde kimisi senin için dua ediyor. kimisi kırgın, kimisi ise öfkeli.
hele birisi var ki üzntü ve öfke ile "umarım ölümden sonra haya vardır, böylece seni orada bulup ağzına..., umarım ben gelene kadar cehennemlerde yanarsın böylece bana bu acıyı çektirmenin bedelini ödersin" tarzı şeyler söylüyor.
seçenekler bu kadar. pai pai!
devamını gör...