deniz üstü köpürür

rahmetli cem karaca tarafından icra edilen mükemmel eser.

buradan

bu güne kadar dinlediğim en güzel icrası, defalarca, defalarca dinleyip izledim süzülen yaşlarla.

dip: nida ateş

hey canım rinna nay rinna rinna nay.

rahmetli cem karaca'nın en en en güzel eserlerinden biridir. evet.

haluk levent'in sesinden dinlemesi de aşırı keyifli olan eserdir.

davudi bir ses tonuyla söylendiğinde dinlemesi ayrı bir keyif veren eser.

bu güzide şarkıyı gördüğüm an aklıma iki şey gelir.

kötü olan, hey douglas! isimli grubun şarkıyı katletmesi.

iyi olan, sarmaşık filminde nadir sarıbacak'ın şarkı eşliğindeki harika performansı.

sarmaşık filminde nadir sarıbacak’ın olduğu sahnede kullanılmış müziktir.

t: cem karaca, haluk levent, edip akbayram gibi usta seslerin yorumlarıyla dinlediğimiz bir muğla türküsüdür.

çok güzel bir hikayesi vardır bu türkünün, çoğu halk türküsü gibi çok da acıklı değildir. o zamanlar ula/muğla civarlarında düğünler genelde erkeklerin kendilerine eş bulmaya en yakın oldukları yerlerdi(bir de çeşme başları(gbkz: :)) duvar üstlerine çıkar, potansiyel kısmetlerine bakar, beğendikleri olursa görücü usulü haber yollar izdivaç eylerlermiş efenim. işte böyle düğünlerden birinde osman diye bir genç çıkar duvar üstüne bir dilbere vurulur, güzeller güzelinin adı gülayşedir. osman kaptırır gönlünü bir kere, gülayşe'yi görürüm ümidiyle o düğün senin bu düğün benim gezmeye başlar. bir süre sonra yerel halk ''kambersiz düğün olmaz'' sözünü ''osmansız düğün olmaz'' olarak söylemeye başlar. derken günün birinde osman cesaretini toplar gülayşe'ye açılmaya karar verir. tam karşısına çıkacak, osman'ın düğünlerin vazgeçilmezi olduğunu bilen bir genç grubu alır osman'ı anlat derdini derler. tutuştururlar eline sazı... osman gülayşe'ye diyemediğine mi yansın, eline tutuşturdukları saza mı ? başlar içindekileri dökmeye:

“deniz üstü köpürür ah yarim
gemilere binsem götürür ah yarim ah.
benim sana yandığım ah yarim
bir güzelden ötürü ah yarim ah.

diz üstüne diz koydum ah yarim
gül yastığa baş koydum ah yarim ah.
seni gelecek diye ah yarim
sol yanıma boş koydum ah yarim ah.”

o gün bugündür şarkı bu haline evrilir, söylenir dile gelir. tabi hepsi rivayettir.
farklı bir yorum

cem karacanın hayli güzel seslendirdiği çok sevilen sevilmesi gereken şarkı. aynı zamanda çukur dizisinde denk gelip çok hoşuma gitmiştir nebil sayın abimiz de çok güzel söyler

bir çok şarkıcı tarafından söylenmiş bir şarkıdır. bence cem karacadan dinlemesi daha güzel

cem karaca & moğollar grubunun kendi aralarında deterjan diye ad taktığı bodrum türküsü.*

vay arkadaş sese bak ya, peh!

başıma bir şey gelmeyecekse kardaşlar grubunun yorumu ve edip akbayram'ın yorumu daha güzel olan ula türküsüdür.

cem karacanın plağını almayı çok istiyorum ama özellikle bu parçanın olduğu plağı alabilmek iş bulursam inş o zaman noktası virgülü yok valla alacağım

özellikle cem karaca ve kardaşlar grubunun rock tarzı yorumlarıyla meşhur muğla menşeli bir türküdür.

dinlemekten bıkmadığım, beni başka yerlere sürükleyen muhteşem türküdür. farklı şarkıcılar seslendirse de ben en çok suavi’den dinlemeyi seviyorum. tok sesiyle bu türküye çok uymuş sesi.

doğa için çal versiyonu bir gün önce yayınlanmış şarkı. bu hali de ayrıca güzel olmuş.

muğlamızın eşsiz türkülerinden diğer ege türküleri gibi.içinde barındırdığı kahramanlık efelik motifleri mest eder.

çocukluğumdan beri severek dinlediğim yurdumuzun eşsiz türkülerinden biri.
kardaşlar'ın yorumunu beğenir, dinlerim;

deniz üstü köpürür köpürmesine de bu neden bir şarkıya konu olmuş anlayabilmiş değilim. hani şey gibi dünya yuvarlaktır, ağaçlar yaprak döker. linç yemeden uzaklaşayım. :)