dindar olduğunu iddia eden kesimin hayvanlara karşı genelde acımasız ve sevgisiz olması

necis olması sebepli takva davranacaklar diye allah'ın yarattığı bir canlı olduğunu unutmaları.

dindar olduğunu sadece iddia ediyor işte kanıtlamıyor.

teoloji açısından bakarsanız insan evrenin merkezidir. bu nedenle hayvanlar onun için vardır. yani hayvan kurban etme fikri olarak bakarsak veya onlar protein ihtiyacımızı gidermek için varlar olarak bakarsak acıma hissi olmaz.

diğer yandan tanrı neden ibrahim'e son anda koç indirdi diye düşünürsek, insanın içinde vahşi bir yön var. birbirini kurban etmesin aztekler gibi diye koç kesmek mantıklı.

dinler insanlar içindir ve temel görüş insanın en değerli varlık olduğudur. kalan her şey insanlar için yaratılmıştır. sebebi bu.

anadolu'da artık tasavvuf temelli bir islam yok. onun yerine islam'ı daha katı yorumlayan nakşibendilik anadolu'yu ele geçirmiş durumda. bu ehl-i sünnet anlayışına göre cennetin şartı imandır. günah küpü de olsanız cennete gidersiniz. dedelerimiz falan hiç böyle değildi fakat özellikle 80 darbesinden sonra bu akım anadolu kırsalını resmen istila etti. bu şekilci akımdan da maalesef hödük gibi bir kitle türedi. o sokakta cebindeki telefonu soran dayılar da hep o kuşağın ürünü.

dindar olanların alınmaması gereken başlık.

parktaki ağaçtan rahatsızlar insan mı sevecekler.

vicdan ve merhamet, mensup olunan inançla sahip olunacak bir nitelik olmamakla beraber, neredeyse bütün dinler tarafından net bir şekilde sahip olması emredilmiştir. bilinmesi gereken ise söz konusu niteliklerin olmadığı, dini inancı önemli olmaksızın vicdansız olarak nitelendirilir. vicdansız müslüman, yada hırıstiyan diyerek cümleyi uzatmanın, ikinci bir tanım eklemenin anlamı olmasa gerek.

kesinlikle yıllardır dile getirdiğim bir slogandır. genellememek şartıyla çoğunun böyle olduğunu gözlemlemişimdir.

yine dindarlar hakkında dindar olmayanların entry girdiği, dindarların olmadığı başlıklardan biridir.

daha doğrusu dindar olduğunu sanan kişilerindir.

osmanlı döneminde avrupa bırak hayvanı insana it muamelesi yapıp hayvan öldürmeyi zevk olarak görürken osmanlı döneminde peygamber efendimizin hayvanlara olan sevgisi ve dinin emirlerinden ötürü dağlara kış ayında bol miktarda et bırakılır dı. ayılar kurtlar vesaire açlıktan köylere inmesin koyunlara saldırmasın halk bu hayvanlara zarar vermek zorunda kalmasın diye.

yine hz muhammed'i bir yılandan kedinin kurtarmasından ötürü sokaklara su vesaire bırakmak halkın huyu haline gelmiş hayvanlar için hayratlar (çeşme-yalak tarzı) yapılmıştır. köpeğe tekme atan sözde dindarlar da var bizim camii imamı gibi kuşlar için su yem bırakan hayvanlara her zaman allah'ın sessiz kulları diyerek sevgiyle yaklaşan dinini hakkıyla yaşayan imamlar da.

bir insanda eksik olan neyse onun çok lafını yapiyor bence. misal dürüstlükten çok bahseden adama bakın, biraz kurcalayin ne yalanlarını bulursunuz. ya da adaletten bahsedene bakın, adaletsizliği olmuştur. aynı şekilde dinden imandan çok bahseden adam da aslında kirli yanını perdelemek için laf kalabalığı yapar. vicdanının pisliğini kimse görmesin diye vaazlar verir ahkam keser. ama en vicdani kurumuslar nedense onlardan çıkar.

bugün dindar olduğunu düşünen 100 kişiden 98i yanacak ya (inandıkları sistem içerisinde)

yaşadıkları, inandıkları, anlattıkları ve uyguladıkları şeylerin %99u kitapta yok.
küfür desen bunlarda, dedikodu desen bunlarda, nefret desen en çok yine bunlarda.

"onlar benim dilsiz kullarımdır"ı bilmezler, köpek giren eve melek girmez der beynini sıfatını sıvazladığımın çocukları ?
melekler zaten senin o nur saçan yüzüne gelirler o eve, az daha bekle sen.

"o bitkilerden hem siz yiyin, hem de hayvanlarınızı otlatın"ı bilmezler, sokaktaki kedinin köpeğin suyunu döker dökmese de içine çöp atarlar.

bir gün inandıkları kitabın çevirisini okusalar, hasssssss diyerek yandıklarını anlayacaklar da işte, neyse :)

(bkz: boğazlamak)
(bkz: kurban kesmek)

çünkü her şey bizim için kafasındalar. doğru her şey senin için de sana bunu ne veriyor.
her şey doğanın bir parçası sen onun döngüsüsün.
her şey senin için ama sana ait değil. doğaya ait.
sen onun üstüne yaptığın her şey ile sahipleniyor olabilirsin ama o bile sana kalmaz günün sonunda.
tanrı varsa nerede?
varsa senden çok uzakta
ama akışta hep.

neyse kusura bakmayın wicca ile taoizmi karıştırdım şu aralar.
hep sorgulamak ve anlam aramaktan zarar gelmez
beyninizi geliştirin biraz.