elden ring

bitmeyen oyun yapmışlar.

ek: 135 saat sonunda 42/42 başarımla bitirdim. sonunda be.

souls-like oyun.

kendisini 5 kere kurup 5 kere silmiştim. her seferinde zor geliyor, siliyorum. sonra kendime yediremiyor, "niye yapamayacak mışım lan? aslan gibi adamım, sakat da değilim, beynim de var, bu sefer yaparım" diyerek gazı veriyorum. sonra siliyorum.

hiçbir zaman da "evet oyun zor, ama ben de oyunu öğrenmek için gereken sabıra sahip değilim, sıkılgan bir piçim" diyerek öz eleştiri yapmıyorum.

şimdi yine kuruyorum.

bu sefer silmem bence. bitiririm.

di mi lan?

bu oyun bitmiyor arkadaş. adamlar anasının nikahı gibi harita yapmişlar. bu da yetmemiş, yerin altına da ayrı harita yapmışlar. tonla keşfedilecek şey var.
game of the year değil game of the century ödülü verseler sırıtmaz.

olum şu oyunu biraz kolay yapsanız ölür müydünüz lan? ayıp be.

"grinding" from software oyunlarını özetleyen kelime. eğer grind yaparak oynamıyorsaniz ise tüm düşman pattern larini iyi okumanız gerek. en basit npc bile nasıl bir saldırı rotası izliyor.
ama ben diablo kültüründen geliyorum çar ımın full daşşak dolaşması en sevdiğim şey. küçük oyunları sevmem pattern bilmem olaylara guts gibi dalmayı seviyorum.
bu yüzden grind ı severim. öyle ki boss un karşısına çıktığımda ecel terleri döken o ibiş olsun.

alana, klavye ve mouse hediye etmesi gereken oyundur.

açık dünya oyunu. senaryosunda game of thrones yazarı george rr martin'in co-author'luğu var. öyle bir dünya yaratmışlar ki, manzaranın ve mekanların keyfini çıkarırken her an farkında olmadan bir tehlike içinde kalabilirsin. diğer oyuncuların tehlikeli yerlere bıraktıkları uyarı notları olmasa bazı yerlerde yüzde 100 ölüm garanti.

yani bir yer altı sarayında bir kapıdan geçiyorsunuz daha ilk bakışta bakmayacağınız, kapının hemen üstünden üzerinize güçlü bir rakip atlayıp 2 hamlede sizi öldürüyor ve taa en başa geri dönüyorsunuz lanet edip. bu olay çok kötü ama aynı zamanda da oyunu muhteşem yapan ana şey. mağara girişinde yere bırakılan diğer oyunculardan bir not:

"no checkpoint ahead"

oooohhhhhhhhhhh elden ring.

ilk ve son dlc’si (shadow of the erdtree) bugün çıkan souls oyunu. ana oyunu easy mod ile bitirmiş bir birey olarak dlc için de heyecanlıyım. lakin oynamak için bir müddet beklemem lazım gelir zira mod uyumu denen bir zımbırtı var ve birkaç güne anca çıkar.

bu oyunu oynayan tüm sözlük yazarlarıyla kanka olmak istiyorum. baş yapıt.

vakti zamanında sekiro, bloodborne, demon's souls, dark souls derken, bir noktada insan onuruna yaraşır bir hayat sürmeye karar verip elimi eteğimi soulslike oyunlarından çekmiştim ama tutulmak için verilmeyen sözler vardır... bir ara buradan bir yazarla bu illetin pençesine düştük, ki bütünüyle onun fikriydi -arkadaşlığımızı neyin rayların altına ittiğini unutursa diye buradan da hatırlatayım; böyle kötü fikirler verdiğin sürece hayatta yapayalnız bir şekilde sürünerek ve acı içinde öleceksin, teşekkürler- her neyse, sonuç olarak psikolojik ve mental açıdan battık, battıkça çamurun içinde debelendik ve debelendikçe hiçbir şey daha iyi hâle gelmedi...sonra ikimiz de belimizi doğrultamadık. şans bir daha yüzümüze gülmedi, elimizi attığımız dal kurudu, selam verdiğimiz başını beladan kurtaramadı.

bir gün bu lanetin damarlarımdan temizlendiğini görürsem, oturup hikaye ve oynanış ekseninde ciddi bir yazı yazarım ama o güne kadar burada tüm bu ptsd ile oturup bekleyeceğim. ehm... miyazaki, sırada hangi travma var?

bir öneri ile oynayıp zamanında bağımlısı olduğum oyun.
acaba şu anda ne yapıyorsun..

çıkışının üzerinden biraz süre geçmişken anca başlayabildiğim aksiyon rpg. henüz 50 saat kadar oldu başlayalı. klasik bir fromsoftware oyunu gibi, hikayeyi kazıya kazıya anlamaya çalıştığınız bir oyun. koca bir açık dünyanın ortasına bırakılıyoruz ve bir yandan muhteşem manzaralar eşliğinde, harika mekanlarda oradan oraya kılıç savuruyoruz, bir yandan da küçük küçük detaylardan hikayeyi öğreniyoruz. lore olarak en sevdiğim soulslike oyun olduğunu söyleyebilirim şu an için. tabii bunda senaryonun yazımında george r.r. martin'in görev almasının payı oldukça büyük. etkileyici bosslar, devasa bir harita, keyifli ve mücadeleye zorlayıcı bir oynanış ve güzel bir hikaye. türü seven herkesçe oynanmalı kesinlikle.