en son aynaya bakınca kendine ne söyledin sorusu

mamudo kurban niye doğdun?

dün akşamüstü zakintos'ta çok sevgili yunan dostum nikolaos'ın teknesindeydik. gerakas sahili yakınlarına demirledik. eski günleri yad ediyorduk. birden denizden fedon çıkıverdi ve tekneye geldi. çok sevgili dostum fedon, denizden gelirken 2 tane de kefalos yakalamış, kefal yani, yunanlar kefalos derler. güneş batmaya yakın sevgili dostum nikolaos'un telefonu çaldı, arayan fransız ortak dostumuz louis'den başkası değildi ve tesadüf ki o da girit'te teknesinde bir yemek veriyormuş, nazik davetine kayıtsız kalamadık ve doğru sevgili dostumuz louis'in teknesine doğru açıldık... ve teknede çok sevgili antik mısırlı dostum cüce seon'la karşılaştık, onu görmeyeli bir hayli zaman olmuştu, kendisiyle tanrı bes üstünde biraz sohbet ettik... harika bir davetti...



* * *

aramızda kalsın ama ben evde teksem aynanın karşısında güneri bey rahmetli gibi konuşurum... öyle kaliteli hafta sonları geçiriyordu ki, insan gıpta ediyordu doğrusu.

"oglum cok iyisin lan !" dedim....

zub zub.*

"olum, manyak mısın? bu kadar içilir mi? insan gibi iç şunu diyeceğim de senden çok zor şeyler istemek istemiyorum. sonra sen yapamayınca ben mal gibi oluyorum, suç bana kalıyor sanki. ne anlatıyon a.k ya? iyice mala bağladın sen. la ölmek istiyorsan da bunun illa ki daha kolay yolları vardır, bu ne? kalk, hadi, s.kt.r hastaneye git. geberip gidecen a.k. he, ben gidecem sen çok yaşayacab sanki mal. " aha böyle güzel güzel nasihat falan çekiyordum kendime en son.

ayyy kaşların gelmiş yarın al şunları. bok vardı çilleneyim diye güneş kremi sürmedin her tarafın sivilce içinde afferim sana.

aynaya bakınca kendimle konuşmuyorum.