1.
fas çayı olarak ta anılan nane çayı, çay ve naneden oluşan fas kökenli sıcak içilen bir içecektir. mağrip bölgesinde, orta ve batı afrika’da oldukça popülerdir. bu bölgelerde bulunan ülkelerin önemli bir kısmı eski fransız sömürgesi olmasından dolayı günümüzde fransa’da da çokça tüketilen bir lezzettir.
tarihçesine gelecek olursak, 9.yy’da bir tüccar olan süleyman isimli bir mağriplinin çin’e yaptığı seyahatlerini not aldığı yazılarında, çayın çinliler için neredeyse kutsal görüldüğünü ve sosyal hayatın çok önemli bir parçası olduğunu aktarmaktadır. çay hakkında, çin’de bulunanlar dışında günümüze ulaşan en eski bilgidir. çayın pakistan, iran, arap yarımadası ve türkiye’den sonra mısır’a 16.yy’da ulaştığı tahmin ediliyor ancak libya çölünün ötesine geçmiyor.
çin’in yeşil çayı ancak 17.yy. sonlarında mağrip ülkelerine ulaşmaya başlıyor. 18.yy.’da ingilizlerin hindistan’da ürettikleri çayları fas’ta bulunan limanlara ulaştırmaya başlamasıyla bölgede çay yavaş yavaş sosyal hayatta yerini bulmaya başlıyor. hindistan’da ingilizlerin, hindiçin’de fransızların, endonezya’da ise hollandalıların çay yetiştiriciliğini büyük ölçüde geliştirmesiyle çay artık nadir bulunan bir bitki olmaktan çıkıyor ve dünyanın birçok bölgesinde tüketimi artıyor.
o döneme kadar mağrip ülkelerinde nanenin demlenmesiyle elde edilen bir içecek günlük hayatta çokça tüketiliyordu, çayın bölgeye ulaşması ve her eve girmeye başlamasıyla nane ve yeşil çayın demlenmesiyle elde edilen yeni bir içecek ortaya çıktı ve kısa sürede bölge halkının çokça tükettiği bir tat halini aldı. bu yeni lezzet zaman içinde yavaş yavaş ta olsa kültürel bir gelenek ve ulusal bir içecek halini almaya başladı. bölgenin göçebe halkları sayesinde nane çayı tüm mağrib’e, sonrasında orta ve batı afrika’ya kadar yayıldı.
kaynak
aynı zamanda benim bir faslı'nın elinden içme şansını bulduğum çaydır. nanesi sert değildir, çok hoş bir aroma katar. eğer fırsatını bulursanız muhakkak denemeniz gereken bir lezzettir.
tarihçesine gelecek olursak, 9.yy’da bir tüccar olan süleyman isimli bir mağriplinin çin’e yaptığı seyahatlerini not aldığı yazılarında, çayın çinliler için neredeyse kutsal görüldüğünü ve sosyal hayatın çok önemli bir parçası olduğunu aktarmaktadır. çay hakkında, çin’de bulunanlar dışında günümüze ulaşan en eski bilgidir. çayın pakistan, iran, arap yarımadası ve türkiye’den sonra mısır’a 16.yy’da ulaştığı tahmin ediliyor ancak libya çölünün ötesine geçmiyor.
çin’in yeşil çayı ancak 17.yy. sonlarında mağrip ülkelerine ulaşmaya başlıyor. 18.yy.’da ingilizlerin hindistan’da ürettikleri çayları fas’ta bulunan limanlara ulaştırmaya başlamasıyla bölgede çay yavaş yavaş sosyal hayatta yerini bulmaya başlıyor. hindistan’da ingilizlerin, hindiçin’de fransızların, endonezya’da ise hollandalıların çay yetiştiriciliğini büyük ölçüde geliştirmesiyle çay artık nadir bulunan bir bitki olmaktan çıkıyor ve dünyanın birçok bölgesinde tüketimi artıyor.
o döneme kadar mağrip ülkelerinde nanenin demlenmesiyle elde edilen bir içecek günlük hayatta çokça tüketiliyordu, çayın bölgeye ulaşması ve her eve girmeye başlamasıyla nane ve yeşil çayın demlenmesiyle elde edilen yeni bir içecek ortaya çıktı ve kısa sürede bölge halkının çokça tükettiği bir tat halini aldı. bu yeni lezzet zaman içinde yavaş yavaş ta olsa kültürel bir gelenek ve ulusal bir içecek halini almaya başladı. bölgenin göçebe halkları sayesinde nane çayı tüm mağrib’e, sonrasında orta ve batı afrika’ya kadar yayıldı.
kaynak
aynı zamanda benim bir faslı'nın elinden içme şansını bulduğum çaydır. nanesi sert değildir, çok hoş bir aroma katar. eğer fırsatını bulursanız muhakkak denemeniz gereken bir lezzettir.
devamını gör...
2.
çok şekerlidir.
devamını gör...