son bir kaç gündür uyuyamadığım için sık sık yaşadığım ve beni anlık hayattan soğutan olaydır.
devamını gör...
bu yüzden şahsen hafızamı sildirmeyi düşünüyorum anca öyle paklanırım rezil anılarımdan.
devamını gör...
gece gece kendime "ama yeter artık yaa" diye isyan ettiğim durumdur. insan insanın kurdu mudur bilmem ama kendi kendinin kurdu olabiliyor.
devamını gör...
müdüre canım demem. sevgilinle o kadar konuşursan olacağı bu.
devamını gör...
benim ne rezil bir hayatım, ne kadar salak salak hareketlerim varmış, ağzıma at otursaymış diye isyan ettiren iğrenç vtrlerdir.
başladı mı bitip tükenmezler. kaynar suya sokulan adi plastik gibi eriyip küçülürsün yatakta, uykun kaçar utançtan.
devamını gör...
derste ses ve görüntümün kapalı olduğunu düşünerek bir sonraki ders yapacağım sunuma hazırlanıyordum. sesli okuyarak tekrar edeyim aklımda kalır diye düşünmüştüm. sesim açıkmış. yerin dibine girmiştim ama sonra hatırladıkça gülmeye başladım.*
bundan çok çok daha kötü anılarım var ama tekrar aklıma getirip yazmak istemiyorum.
devamını gör...
genellikle kaybettiğim tartışmalardan oluşur bu anılar. bazen de başarısız yürüme girişimleri hatırıma gelir.
hfts:selam
k:selam
hfts:napıyorsun
beş ay görüldü bile atmaz karşıdaki. sonra utançtan mesaj silinir.
devamını gör...
gene gelmiştir. zihnimin içinde koca bir alan sırf bu utanç verici saçma anılar için ayrılmış gibi hissediyorum. 2 sınıfta öğretmenime anne demem artık unutulması gerekilen bir anı bence.
devamını gör...
an itibariyle zihnime üşüşen anıdır. lise 1 e gidiyorum, ergenliğe yeni yeni girdiğim zamanlar.
güzel görünme kaygısı gırla, görünmez seyircilerin önünde her yerin podyum olduğunu belirtmeme gerek yok sanırım. saçın doğal halinin bir çekiciliği kalmamış, ortalıkta bir saç düzleştirme furyası almış başını gidiyor. baktım herkes dümdüz, ipek gibi saçlarla geliyor ben geri kalır mıyım? kalmam demek isterdim ama kaldım arkadaşlar. nasıl kalmayayım? sabah 6:50'de ders başlıyor, yol yarım saat sürüyor, benim saçlar da belime geliyor. fırsat yok yani ne ara düzleştireyim? zaman ilerledi, baktım okulda saçı düz olmayan kimse kalmamış. dedim "özözünedanışır bıçak kemiğe dayandı, gerekirse 1 saat erken kalkacaksın o saçları düzleştireceksin." daha erken kalkmaya başladım ama yok. o zamanlar pratik düzleştiriciler olmadığından, saçlar da uzun olduğundan düzleştirme işi çok uzun sürüyor. bir süre sonra "düzleştiriciye de, saça daaaa" diye isyan etmemek için kendinizi zor tutuyorsunuz.
baktım olacağı yok akşamdan düzleştireyim diyorum, o da olmuyor. derkeeeen biz kızlar olarak ütünün saç düzleştirebileceğini fark ediyoruz. hemen işin başına geçiyorum, bunda da başarısız oluyorum. saçımın arkada kalan kısımlarına ulaşamıyorum bir türlü. ablama "abla nolur saçımı ütüle, bak ne istersen yaparım" diye yalvarırken, kabul ediyor sonunda. zaten ne oluyorsa ondan sonra oluyor. saçlarımdan bir tutamı yastığın üzerine koyup ablamın ütülemesini bekliyorum. o sırada benim güzel ablam, bütün dikkatsizliğiyle ütüyü kafama çok yakın bir yere koyuyor. tabi ben de sabırsız olunca "abla nasıl oldu bir bakayım" deyip aniden kafamı çeviriyorum. ve o da ne? cooooosss ve alnımda bir acı, ütünün kenar kısmı olduğu gibi alnımda. alnımın tam ortasında kesik gibi bir iz. yara bandı yapıştırsam kapatmaz, okula gitmesem ne zamana geçer bilmiyorum. el mecbur okula gidiyorum. sınıfa girer girmez bir gülüşme oluyor, ardından da o muhteşem lakap; "façalı özözünedanışır"

bu da böyle utanç verici bir anımdır. ütüyle girdiğim işlerden dolayı duyduğum samimi pişmanlıktan olsa gerek, hiç iz kalmadı.*
yine de burdan birkaç sitem etmek istiyorum.eyy düzleştirici tasarlayan firmalar. geliştirme konusunda elinizi birazcık hızlı tutamaz mıydınız? benim kırılan ergenlik gururumun hesabını kim verecek?*
devamını gör...
rezilliklerle dolu bi vtr gece hic yalniz birakmaz beni sagolsun
devamını gör...
rusya'dan litvanya'ya gitmiştim, bir yakınımı görmek için 1 haftalık bir tatil yapıp sonra rusya'ya geri dönecektim.
vilniaus'dan gecenin üç buçuğunda klasik vize pasaport işlemlerinden sonra çıktım, toplu taşıma araçlarının kalktığı durağa doğru giderken bir sigara yaktım, uykusuzluk+yol yorgunluğundan biraz sersem olduğum için dalgınlığıma geldi sigaranın izmaritini baş ve orta parmağımla fırlattım o sırada, oralı birisi arkamdan ıslık çaldı, herif attığım sigarayı gözümün içine bakarak gitti çöp kutusuna attı, nerden geldin vs diye sordu, rusya'dan geldim iş için, aslen türk-bosna kökenliyim dedim.
rusya'dan mı geldin ? burası rusya değil avrupa demişti.
baya bi utanmıştım.
bu başlığı okuyunca birden bu geldi aklıma.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"gece yarısı ansızın aklınıza gelen utanç verici anılar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim