bir süredir hayattan tat almayı beceremiyorum. hatta buna dair aşırı miktarda karamsar bir şiirim var, zamanında bizzat iş yerimde çalışma masamda da bulundurmaktaydım.

beceremiyorum yani olmuyor, hani buna ne şekil bakarsınız bilmiyorum ama, özellikle geçtiğimiz yıl 6 şubat depremini de yaşamış biri olarak, hatta bunun etkisiyle evimiz yıkılmasa da, doğup büyüdüğüm evden çıkarak bir etkiyi de orada aldım. zaten onun evvelinde de çok mutlu değildim, hayatın bana göre çok tadı tuzu kalmamıştı. 6 şubat'ı da yaşayınca iyice karamsar, hayattan bir anlam bulamayan biri haline geldim. önceden daha bir yaşamayı umursardım, hayatı umursardım, mutlu olmaya dair bir çaba bulundururdum içimde. ama hepsi o kadar az duruma geldi ki, hani klasik olacaktır ama "burama kadar geldi" ya da "bardak taştı taşacak" durumuna doğru gelmiş gibi hissediyorum.

belki de fazla bir karamsarlık içerisindeyim bilmiyorum, kendime biraz yaşam sevinci yüklemeliyim, güncellemem gerek kendimi bunun da farkındayım ama o kadar hiçbir şey yapmak istemiyor haldeyim ki.

toparlanmam gereken konular var bir an önce.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"hayatın tadının tuzunun kalmaması" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim