sözlükte kimsenin ağzının tadının kalmaması
başlık "zamansız kelebek" tarafından 08.05.2023 12:21 tarihinde açılmıştır.
1.
benim kalmadı açıkçası, en sevdiğim yazarlar bir bir gidiyor, biz daha ölmedik baba yiğit dercesine hepimiz elimizden geleni yapmaya çalışıyor, yazıyoruz.
ama gene de tat yok işte, kimsenin gidişine hazır değiliz ve çok üzülüyoruz.
sözlüğün kapıları başlık açmayı bile bilmeyenlere açılırken, yıllardır burada olan güzide insanların gözümüzün önünde gidecek olması hepimizin zoruna gidiyor, canımız yanıyor.
en sevdiğim öğretmenim başka şehre atanmış kadar üzgünüm dünkü başlıktan beri.
ama gene de tat yok işte, kimsenin gidişine hazır değiliz ve çok üzülüyoruz.
sözlüğün kapıları başlık açmayı bile bilmeyenlere açılırken, yıllardır burada olan güzide insanların gözümüzün önünde gidecek olması hepimizin zoruna gidiyor, canımız yanıyor.
en sevdiğim öğretmenim başka şehre atanmış kadar üzgünüm dünkü başlıktan beri.
devamını gör...
2.
gidenleri tanımıyorum açıkçası ama sevenleri çokmuş helal olsun.
bu durumun yanında bir de şu var eklemek isterim, dünden beri dikkat ediyorum kendi düşüncesini haklı ve üstün çıkarmak için, güya o en en saygılı sevgili anlayışlı diyerek kendini tanımlayanlar,etmedik hakaret bırakmadı.
eleştirmek bu değil. kimseyi burdan bir şeyler yazarak ikna edemezsiniz, bu üslup ile zaten edemezsiniz.
evet burası sanal okuyup yazıp çıkıyoruz,ancak hakaret küfür vb. içeren,"benim hiç birinizin görüşüne saygım yok"diye bağıran tanımlar kendini okutmuyor,eminim birçok yazarı sözlük dışına itiyor.
karşı görüşleri olan insanları bile engellemiyorum,fikirlerini okumak için,belki yanlış biliyorum okur anlarım diyorum.
daha biz birbirimizin yazdığını okumaya bile tahammül edemiyorsak, hakaret ve küfürle saldırıya geçiyorsak nasıl olacağız bilmiyorum.
ekleme: sözlüksüz ölmem tabiki,sadece bunlar etkendir demek istiyorum.
bu durumun yanında bir de şu var eklemek isterim, dünden beri dikkat ediyorum kendi düşüncesini haklı ve üstün çıkarmak için, güya o en en saygılı sevgili anlayışlı diyerek kendini tanımlayanlar,etmedik hakaret bırakmadı.
eleştirmek bu değil. kimseyi burdan bir şeyler yazarak ikna edemezsiniz, bu üslup ile zaten edemezsiniz.
evet burası sanal okuyup yazıp çıkıyoruz,ancak hakaret küfür vb. içeren,"benim hiç birinizin görüşüne saygım yok"diye bağıran tanımlar kendini okutmuyor,eminim birçok yazarı sözlük dışına itiyor.
karşı görüşleri olan insanları bile engellemiyorum,fikirlerini okumak için,belki yanlış biliyorum okur anlarım diyorum.
daha biz birbirimizin yazdığını okumaya bile tahammül edemiyorsak, hakaret ve küfürle saldırıya geçiyorsak nasıl olacağız bilmiyorum.
ekleme: sözlüksüz ölmem tabiki,sadece bunlar etkendir demek istiyorum.
devamını gör...
3.
benim var tadım,tadı damağımda kaldı hatta.
devamını gör...
4.
arada geri dönüş yapanlar da olduğu için* o kadar da üzülünmeyecek mesele
devamını gör...
5.
evet tadı kalmadı, eski tadı damaklarda kaldı. burası bir sözlük kişilerden çok yazılanlar önemli okunası yazılar olmadıktan sonra ne anlamı kalıyor ki .
devamını gör...
6.
hic heves kalmadı bazen aklima bile gelmiyor.ilk geldiğimde çıkmak istemiyordum. 1000 tanimi geçince 200 geçik başlık acinca yetiyor demekki.
devamını gör...
7.
iki duble rakıya bakıyor benim için ağzımın tadı.
devamını gör...
8.
ya kardeşim dünya halkları olarak kaldı mı sanki
devamını gör...
9.
sözlük kaldı mı ki ağzımızın tadı kalsın?
tarikatcilar, aktroller birbirini ağırlar burası böyle bir yere evrildi. dolayısı ile de zaten tadı kalmamıştı. zaten kronikleşmiş sorunları vardı moderasyon ekibi ne kadar değişirse değişsin adam kayirmanin önüne geçilememesi ki bunun zaten yoldaş a yazacağını daha önce söylemiştim.
dolayısı ile adaletli karar mekanizması yok, elinde kullanici tutamamak var, bir sürü kroniklesmis sorun var siz bu sözlüğün geleceği olacağına inanıyor musunuz?
gönül isterdi ki sr-71 falan yazalım, aviyonik, modern arctic warfare türevlerini yazalım da o bilgiler türkiye de hiçbir sözlükte yok bu sözlükte neden olsun?
tarikatcilar, aktroller birbirini ağırlar burası böyle bir yere evrildi. dolayısı ile de zaten tadı kalmamıştı. zaten kronikleşmiş sorunları vardı moderasyon ekibi ne kadar değişirse değişsin adam kayirmanin önüne geçilememesi ki bunun zaten yoldaş a yazacağını daha önce söylemiştim.
dolayısı ile adaletli karar mekanizması yok, elinde kullanici tutamamak var, bir sürü kroniklesmis sorun var siz bu sözlüğün geleceği olacağına inanıyor musunuz?
gönül isterdi ki sr-71 falan yazalım, aviyonik, modern arctic warfare türevlerini yazalım da o bilgiler türkiye de hiçbir sözlükte yok bu sözlükte neden olsun?
devamını gör...
10.
doğru teşhis.
illa ki "giden gitsin. birileri gitti diye sözlük bitmez. gidenin yerine yenisi gelir." diyenler olacak da bu bakış açısı her şeyi darmadağın ettikten sonra şöyle bir geri çekilip "güzel oldu" demekle aynı kapıya çıkıyor. toptan yanlış değil; tabii ki yeni yazarlar gelecek her zaman ama işte bazı şeyler var ki yeri kolay kolay doldurulamaz.
mesela futbol... bizim gibi eski kuşaklara sorarsanız, ne kadar iyi oynarlarsa oynasınlar ronaldo veya messi'den ibaret değildir bizim için. bir van basten, bir zidane, bir figo yahut bir hagi, bize göre çok daha fazla tat veriyor olabilir. yani favori futbolcusu gascoigne gibi saldırgan bir tip olan adam için ergün penbe efendiliği hiçbir şey ifade etmeyebilir. o nedenle "yeni gelen yazarlar var nasılsa" diyerek, eski olup da çok tat alarak okuduğumuz adamları bir çırpıda silmemizi istemek akıllıca değil.
iyi yazarlar gitmesinler ve yazmaya devam etsinler istiyoruz. bu insanlar hayatlarındaki, sözlük dışında kalan bazı mecburiyetler nedeniyle yazmayı bıraksaydılar, yine üzülsek de kısmet der geçebilirdik ama gitmelerine neden olarak buradan bazı sebepleri gösteriyor olmaları can sıkıcı. herhangi bir yazarla yaşadıkları bireysel kavgalar nedeniyle gidenleri ayrı tutuyorum. 1 kişi yüzünden sözlüğü bırakmaları bence doğru değil ama şu hepimizin malumu olan diğer nedenler var ya; işte onlardan dolayı kırgınlıkla gidenlerin yokluğu can sıkıyor.
çıkar şimdi yine birileri "amma ağladınız. siz de gidin o zaman." diyen. bravo einstein! biz bunu akıl edememiştik zaten ama işte olay senin sandığın gibi ağlamakla alakalı değil. hatta olayı anlarsan bir gün, sen de oturur bizim olduğumuz tarafta bizimle birlikte "ağlarsın."
ve son olarak; bunları yazıyoruz diye ciddi ciddi oturup bunalımlara falan girdiğimizi zanneden "burayı çok ciddiye alıyorsun"cu tayfa var bir de. güzel kardeşim; akış'ta başlığı görünce aklımıza gelenleri yazıp geçiyoruz. kimse sözlük bozdu diye yataklara düşüp doktorluk olmuyor. mesela şimdi gidip meja'nın has troll olduğu gerçeği başlığına da yazabilirim. o an hangi başlığa denk gelirsek o.
illa ki "giden gitsin. birileri gitti diye sözlük bitmez. gidenin yerine yenisi gelir." diyenler olacak da bu bakış açısı her şeyi darmadağın ettikten sonra şöyle bir geri çekilip "güzel oldu" demekle aynı kapıya çıkıyor. toptan yanlış değil; tabii ki yeni yazarlar gelecek her zaman ama işte bazı şeyler var ki yeri kolay kolay doldurulamaz.
mesela futbol... bizim gibi eski kuşaklara sorarsanız, ne kadar iyi oynarlarsa oynasınlar ronaldo veya messi'den ibaret değildir bizim için. bir van basten, bir zidane, bir figo yahut bir hagi, bize göre çok daha fazla tat veriyor olabilir. yani favori futbolcusu gascoigne gibi saldırgan bir tip olan adam için ergün penbe efendiliği hiçbir şey ifade etmeyebilir. o nedenle "yeni gelen yazarlar var nasılsa" diyerek, eski olup da çok tat alarak okuduğumuz adamları bir çırpıda silmemizi istemek akıllıca değil.
iyi yazarlar gitmesinler ve yazmaya devam etsinler istiyoruz. bu insanlar hayatlarındaki, sözlük dışında kalan bazı mecburiyetler nedeniyle yazmayı bıraksaydılar, yine üzülsek de kısmet der geçebilirdik ama gitmelerine neden olarak buradan bazı sebepleri gösteriyor olmaları can sıkıcı. herhangi bir yazarla yaşadıkları bireysel kavgalar nedeniyle gidenleri ayrı tutuyorum. 1 kişi yüzünden sözlüğü bırakmaları bence doğru değil ama şu hepimizin malumu olan diğer nedenler var ya; işte onlardan dolayı kırgınlıkla gidenlerin yokluğu can sıkıyor.
çıkar şimdi yine birileri "amma ağladınız. siz de gidin o zaman." diyen. bravo einstein! biz bunu akıl edememiştik zaten ama işte olay senin sandığın gibi ağlamakla alakalı değil. hatta olayı anlarsan bir gün, sen de oturur bizim olduğumuz tarafta bizimle birlikte "ağlarsın."
ve son olarak; bunları yazıyoruz diye ciddi ciddi oturup bunalımlara falan girdiğimizi zanneden "burayı çok ciddiye alıyorsun"cu tayfa var bir de. güzel kardeşim; akış'ta başlığı görünce aklımıza gelenleri yazıp geçiyoruz. kimse sözlük bozdu diye yataklara düşüp doktorluk olmuyor. mesela şimdi gidip meja'nın has troll olduğu gerçeği başlığına da yazabilirim. o an hangi başlığa denk gelirsek o.
devamını gör...
11.
yooo, ağzımın tadı ağzımda şu an. ( yandan çarklı gülümsemeli emoji)
devamını gör...
12.
doğru tespittir ama benimki sözlükle alakalı değil. daha derin bunalımlarım var hakkında sıralama yapsam sözlük ilk 5 e bile giremez.
buraya sırf kafa dağıtmak yazma isteğimi bastırmak için geldim. işime gelmezse bırakır giderim. hayat bunlara üzülmek için çok kısa arkadaşlar bugün varız yarın yokuz. aidiyet duygunuzu gayet iyi anlıyorum bunda sıkıntı yok ama sözlük olmadan da yaşanıyor yani bilin istedim.
buraya sırf kafa dağıtmak yazma isteğimi bastırmak için geldim. işime gelmezse bırakır giderim. hayat bunlara üzülmek için çok kısa arkadaşlar bugün varız yarın yokuz. aidiyet duygunuzu gayet iyi anlıyorum bunda sıkıntı yok ama sözlük olmadan da yaşanıyor yani bilin istedim.
devamını gör...
13.
14.
sözlük> portakal sekmesi (oylanacak tanım bulunca oyla > nickaltı sekmesine 2 göz gezdir > çıkış yap. benim max normal sözlük döngüsü.
nereden nereye... hey gidi zamanlar.
nereden nereye... hey gidi zamanlar.
devamını gör...
15.
sanırım bu benim uğursuzluğumdan oldu. bak çok güzel bir sözlük var yaz orada dedi arkadaşım, önce kendisi kayboldu. sonra bir hoşluk, güzel yazan ve yazıları okuyan insanlarla karşılaşınca dedik burası tam bizlik. bağımlı gibi delice entari döşedik. ve birden çatırdamaya başladı sözlüğün duvarları. kavgalar, rivayetler, küsenler ve silinmek için çekip gidenler. yahu üç kere burna mı su veriyoruz, ne yapıyorsak söyleyin de şu cenabetlik kaybolsun, sözlük kendine gelsin. kendimi suçlu hissetmeye başladım valla. zaten ülke yeterince gergin bir bekleyişin son haftasında, burada huzurumuz kaçmasa bari. küsmeyin, yazmaya devam edin; en azından birçoğunuzun merakla okunduğunu bilin.
devamını gör...
16.
devamını gör...
17.
maalesef kimse kimseyi anlamıyor, ya da anlmak istemiyor. akıştaki başlıkların yarısı siyaset. insanın ağzında tat mı kalır? cinsiyetçiler ve ötekileştiriciler de cabası. adam gibi yazan çok az kişi var.
devamını gör...
18.
ne alakası var.
baya da iyiyim.
genellemeli zorbalık içeren başlık.
kimsenin ağız tadına kimse karışamaz.
baya da iyiyim.
genellemeli zorbalık içeren başlık.
kimsenin ağız tadına kimse karışamaz.
devamını gör...
19.
çünkü, insanların ağzının tadını bozmaya yeminli bir güruh var.
herifçioğlunun bütün emeli bu, bundan zevk alıyor.
kategorize edersek;
- mizah anlayışı ve hayata bakabildiği minicik deliğin çapı o kadar olanlar. üç lafından biri küfür, ikisi küfre hazırlık. en basit kasa bu.
- bunların bir alt modeli kendilerine verilen emri uygulamaya çalışırken bir de ellerine yüzlerine bulaştıranlar. olayları saptırdıklarını düşünerek insanlara ağzının payını verdikleri sanrısına kapılmak en tipik semptomlarından.
- bunun da bir alt modeli, her şeyin ucunu getirip cinselliğe yaslamaya çalışan fakat burada bahsedilen tiplere sırtını dayamadan var olduğunu hissedemeyen zavallı tipler.
- bunların en aşağı modeli ise kendini bir halt gibi yutturmaya çalışırken, minicik bir kendini tutamama anında tüm benliğini ortaya döküverenler.
mülayimmiş gibi davranıp insanlara "it" ile başlayıp, araya bol yıldız koyarak ettikleri küfürleri sansürlediği imajına sığınan, umursamaz gibi gözüküp minicik bir konudan yangın çıkarmaya uğraşanlar...
her yerden saldırarak yol almaya çalıştığını fark ettiğinizi fark ettiği anda yazdıklarını silmekte ve bunu yüce hatta ilahi bir konuymuş gibi satmaya çalışmakta üstlerine zor bulunur.
ama bunların hepsinin ortak özellikleri mağduriyet pazarlamaları. hep mağdurlar ama nasıl mağdurlar...
en sevdiğim... lastik top gibi sektire sektire oynarsın mesela bunlarla.
diğer taraftan müslüm baba'nın da dediği gibi hayat berbat...
işin içine bazı adaletsiz uygulamalar da girince olan oluyor.
gönüllülük esasına dayalı sözlük ortamı insanların hoşlanmadığı bir yer halini alıveriyor.
yukarıda bahsettiklerim mi?
onlar yeni mecralara gitmek için çoktan emir aldılar.
herifçioğlunun bütün emeli bu, bundan zevk alıyor.
kategorize edersek;
- mizah anlayışı ve hayata bakabildiği minicik deliğin çapı o kadar olanlar. üç lafından biri küfür, ikisi küfre hazırlık. en basit kasa bu.
- bunların bir alt modeli kendilerine verilen emri uygulamaya çalışırken bir de ellerine yüzlerine bulaştıranlar. olayları saptırdıklarını düşünerek insanlara ağzının payını verdikleri sanrısına kapılmak en tipik semptomlarından.
- bunun da bir alt modeli, her şeyin ucunu getirip cinselliğe yaslamaya çalışan fakat burada bahsedilen tiplere sırtını dayamadan var olduğunu hissedemeyen zavallı tipler.
- bunların en aşağı modeli ise kendini bir halt gibi yutturmaya çalışırken, minicik bir kendini tutamama anında tüm benliğini ortaya döküverenler.
mülayimmiş gibi davranıp insanlara "it" ile başlayıp, araya bol yıldız koyarak ettikleri küfürleri sansürlediği imajına sığınan, umursamaz gibi gözüküp minicik bir konudan yangın çıkarmaya uğraşanlar...
her yerden saldırarak yol almaya çalıştığını fark ettiğinizi fark ettiği anda yazdıklarını silmekte ve bunu yüce hatta ilahi bir konuymuş gibi satmaya çalışmakta üstlerine zor bulunur.
ama bunların hepsinin ortak özellikleri mağduriyet pazarlamaları. hep mağdurlar ama nasıl mağdurlar...
en sevdiğim... lastik top gibi sektire sektire oynarsın mesela bunlarla.
diğer taraftan müslüm baba'nın da dediği gibi hayat berbat...
işin içine bazı adaletsiz uygulamalar da girince olan oluyor.
gönüllülük esasına dayalı sözlük ortamı insanların hoşlanmadığı bir yer halini alıveriyor.
yukarıda bahsettiklerim mi?
onlar yeni mecralara gitmek için çoktan emir aldılar.
devamını gör...
20.
#2343668
ben bu sözlüğe her geldiğimde neden bu tip duygusal hadiselerle karşılaşıyorum ya? gerçekten duygusal milletiz. belki başlıkla hiç alakası yok ama babala tv mevzular açık mikrofon yayınında türk, kürt, alevi, sünni fark etmeksizin olaylara aşırı duygusal bakan bir millet olduğumuzu yine anladım. bunu başka bir başlıkta anlatacağım. gerçekten mantığımızla rasyonel hareket edemeyip duygulara esir düşüyoruz. sonra böyle kırılmalar yaşanıyor. tuhaf.
ben bu sözlüğe her geldiğimde neden bu tip duygusal hadiselerle karşılaşıyorum ya? gerçekten duygusal milletiz. belki başlıkla hiç alakası yok ama babala tv mevzular açık mikrofon yayınında türk, kürt, alevi, sünni fark etmeksizin olaylara aşırı duygusal bakan bir millet olduğumuzu yine anladım. bunu başka bir başlıkta anlatacağım. gerçekten mantığımızla rasyonel hareket edemeyip duygulara esir düşüyoruz. sonra böyle kırılmalar yaşanıyor. tuhaf.
devamını gör...