hayvanların apartman dairelerinde beslenmesine yönelik, hayvanların haklarını korumayı amaçlayan düzenlemedir. acilen gündeme gelmesi gerekir.

her şeyin insanların mutluluğuna hizmet edecek şekilde tasarlandığı bir dünya kötüdür.
hayvanların satışı da, kurumlar tarafından sahiplendirilmeleri de bu düzenlemelere göre belirlenmelidir. ben bunu savunuyorum. bahçeli evi olmayan kedi, köpek alamasın kardeşim. çok net.
insanlar sevgi veriyorum, şefkat veriyorum ayağına bu sektörün büyümesine hizmet etmekten başka bir işe yaramıyor. hayvanları apartman dairesinde yaşayacak hayvanlar haline getirmenin nesi güzel olabilir.
ömrü boyunca dairenin dışına çıkmamış, bir bahçede koşamamış yüzbinlerce gariban kedi yaşıyor bu ülkede. bu eziyetin dik alasıdır. çok yazık.
devamını gör...

ömrü boyunca dairenin dışına çıkmamış, bir bahçede koşamamış yüzbinlerce gariban kedi yaşıyor bu ülkede. bu eziyetin dik alasıdır

nedense benimki her dışarı çıkardığımda yüzünü ekşitip "ne bok yemeye çıktık, evde iyiydi" der gibi bakıyor yüzüme.
devamını gör...
evime hangi hayvanı alacağımı sana mı soracağım kardeş? konut dokunulmazlığı diye bir şey var bildin mi? evim de 100 tane kedi yoksa yada hayvan barınağı olarak kullanmadığım sürece kimse ağzını açıp bir şey diyemez.

ha sen bahçe de olması gereken köpeği evde besliyorsan bunun da yaptırımı olmalı evde cane corso, kangal falan tabii ki olmaz. lakin evimde beslediğim ve iyi baktığım 4 tane kedim var laf etmeye kalkana öyle bir sopa (dayak) atarım ki kırılmadık kemiği kalmaz bu dayağı da ibreti alem olsun diye atarım nasıl olsa cezası yok. bu dayağı da atacak potansiyelimde var.

bıktım bu hayvan düşmanlarının mabad mabad konuşmasından.

hayvanları seviyor olmam insanları sevdiğim anlamına gelmez 8 milyar insan var hiçbirinin tohumuna para saymadım.

edit: bağzı arkadaşlar sopa ile dayak atarım anlamış dayak atmak için sopaya ihtiyacım yok.
devamını gör...
çok belirgin çizgiler çizilerek yapılması gereken bir düzenleme olmakla birlikte, kat mülkiyeti konusunda ev hayvanlarına gelene kadar yüzlerce problemin yanında çok geri sıralardadır.

kanun var, kanunda güya her şey belli. ama ne ispat vasıtası belirgin, ne hukuki yollar makul.

çok detaya inmeye gerek yok, apartmanda taşkınlık çıkaran birine ne yapabilirsiniz?
herhangi bir dava açsanız 6 ay sonraya bir duruşma günü alabilirsiniz.
bakın 1 ay içinde kesin çözüme ulaşması gereken bir mevzuya, izleyeceğiniz hukuki yolda bir hakim karşısına çıkabilme hakkını 6 ayda kazanıyorsunuz ki kesin neticeye 4 yıl kalıyor daha.

evde bebeği olan ve bu bahsedilen komşudan dolayı bebeği uyuyamayan bir kimseye devlet tarafından denilen, ya problemini kendin çöz, ya taşın, ya da bebek okula başlayınca ben çözüme kavuştururum.

sistemin komple değişip, etkin bir mekanizmaya dönüşmesinin ardından konutlarda beslenen ev hayvanları için bir düzenleme gelebilir. o zamana kadar her şey kara düzende, milletin sağduyusuna kalmış vaziyette.

bu arada sopayla kemikleri kırma fantazisi için de en son ülke burası. hiç sabıkanız olmasın mevcut infaz yasasıyla birden fazla kemik kırarak sopayla adam döverseniz, aşağı yukarı 4 ay yatar, kamuda da çalışamazsınız.

sopayla dövmeyi hedeflediğiniz adamın sizi çekip vurması halinde de ölmezseniz alacağı ceza aşağı yukarı aynıdır. içtima edilince 1-2 ay da ruhsatsız silahtan yer. hepsi bu.

hayvanların eve hapsedilmesi ise ayrı bir başlığın konusu. konutun bahçeli olup olmaması, hayvanı alan kişinin hayvanın ömrünü kafeste geçirtebilmesine engel olmadığı sürece, konutun niteliğinin pek de önemi yok.

devlet, insanların hayvanlara muamelesini yine aynı insanların benimsediği değerlere göre sınırlayabilir.
devlet kurumunun oluşumu da biraz böyledir. yetki devri, konsensus oluşmuş konuları kapsar. bu konsensusu da periyodik aralıklarla seçimle denetler.

yani o devletin yönettiği toplum, kedileri eve hapsetmeyi benimsemişse buna devletin "kediler için insanlara rağmen" mantığıyla yapacağı bir şey yok. devlet tırnak içinde "vicdan" yapıp, kafasına göre bir etik kavramı belirleyip uygulayacak bir kurum değil.
fareler için zehir satılıyor ülkede. teoride benzer yaratıklar. kediyi zehirlersen hapis yatıyorsun, bunu belirleyen de toplum.

günümüzde daha süslü kelimelerle ifade edilse de hayvanlar hukuken mal kategorisindedir. mal hakkında da tasarruf, toplumun genel algısında sorunlu kabul edilmediği sürece serbesttir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"hayvanların apartman dairelerinde beslenmesine yönelik düzenleme" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim