her kitabı dizi olan psikiyatri uzmanı

gülseren budayıcıoğlu isimli şahıstır.

hastalarının hikayelerini hasta - doktor gizliliği ilkesini tanımaksızın paylaşan, kitaplarda yayınlayan, üstüne ulusal televizyon kanallarına satan psikiyatri uzmanıdır kendileri. bu kadın nasıl tabipler birliği tarafından soruşturulmuyor anlamıyorum.

bir çoğunun kurgu olduğunu asla kabul etmeyen yazardır.

böyle giderse kendisini ifşaladığı kişilerce başı derde girecektir. muhakkak ki isimler, meslekler değiştirilmiştir. gerekli izinler de alınmıştır ancak bu durum artık çok popüler hale geldi. her an bir olay patlak verebilir diye düşünüyorum tiplemeler gerçekse.

(bkz: gülseren budayıcıoğlu)

bildiğim kadarıyla senaryolar, kitaplarından esinlenilerek yazılıyor ama değişik olan, kitapta var olmayan kısımlar da varmış. mesela han adlı karakterin kitapta olmadığını yazmıştı birisi. konuların ana hatlarına sadık kalınarak üzerine eklemeler yapılıyor sanırım.

bu arada evet, hastalardan izin alındığını budayıcıoğlu kendisi söylemişti. bazılarının zaten artık hayatta bile olmadığına ilişkin yorumlar da okumuştum.

yine de tabii birçok kişinin bu konuların kullanılmasını hoş karşılamadığı muhakkak.

bir sürü aptal dizinin sorumlusu bu hanım ablamızmış demek. millet güzelim psikolojik rahatsızlık konulu filmler yapar. bize de işte camda ki saksı fln

tek artı tarafı psikoloğa gitmenin normalleştirmesi sanırım.

psikolojiyi resmen ticarete dökmüş , kapitalizmin meslek ahlakından daha üstün olduğunun kanıtı biri daha.

asla izlemem ve okumam. sen bin bir ikna sonucu kalk git psikolojik destek al, o gitsin bütün mahremini ilk önce kitap yapsın yetmesin dizi yapsın.

hayatımı anlattığı için teşekkür ederdim ona.
ölümsüz olduğumu düşünmek benimle aynı insanları bilmek yalnız hissettirmezdi bana
hatta pay da isterdim vermezlerse ortaya çıkıp evet şu karakter bendim deyip paranın feleğine bir de ben koyardım.

insan doğasının ve kültürümüzün yumuşak karnını çok iyi bilmektedir. akıllı kadın. hem seans basına ucret al, hem bılgılerı sonra kitap haline getır oradan kazan. üstüne bir de dizi sektöründe kullanıma aç hem kendıne reklam geliri elde et hem her bırınden telif ücretleri al karına kar ekle. bakın bu ticari zeka değil bu meslek etiğine aykırı bir davranıştır. ben bu hastaların yerınde olsam dava acarım. halen devam eden hastası olsam acaba anlattıklarımı menfaati için ileride kullanacak mı diye kaygılanırım . zaten hastaları sosyal kaygıları olan hassas insanlar. özel hayatın ifşaası mesleki etiklere sığıyor mu gerçekten.

dünyalığını yapmıştır.

(bkz: başkalarının acılarından menfaat sağlamak)

deontoloji vardır.

gülten budayıcıoğlu bu ablaya uğramamış pek.

işine saygı duymayan ve hastalarının sırlarını paylaşan yüzsüz bir kadının yaptığıdır. böyle kişilere prim verilmesi tr'nin ne kadar berbat durumda olduğunun yüzlerce kanıtından birisidir sadece.