intihal

üniversitelerimizde iyice yaygınlaşmaya başlayan durum. öyle ki bu hırsızlığı yapanların rektör olduğu haberleri bile çıktı.

koca koca profesörlerimizin bile adeta galaktik bir zevk alırcasına yaptıkları etik dışı eylem.

zaten bu yüzden de yurtdışında bizim makalelerin yayınların falan esamesi okunmuyor.

bizde intihal yapmak ayıp sayılmaz, yaparken yakalanırsan ayıp sayılır, hem de suç üstü.

bir konu hakkındaki yazılı şeyi, başka mecralardan ve özellikle ekşiden hacılayıp kafa'da paylaşmak.
düşüncesi bile utanç verici.

alıntı olduğu belirtilenler hariç tabii ki.

son 10 yıl içerisinde ki akademi de yükselen doçentlerin ve profesörlerin incelenmesi gereken konudur. asıl intihali öğrencilerin değil de bu alanda ün salmış kişilerin yaptığını görmemize vesile olacaktır.

akademik çalışma yaparken emek hırsızlığı, alıntı gibi ama (ç)alıntı. ülkemizde maalesef özgün akademik çalışma yapılmaz oldu, akademisyenler kolaya kaçıyor maalesef.

teknolojinin gelişmesi ve internetin güç kazanması nedeniyle çok kolay başvurulan, bilimsel etiğe aykırı bir durumdur. özellikle doğru yönlendirilemeyen yüksek lisans öğrencilerinin tezlerinde son zamanlarda çok sık karşılaşılmaktadır. nedeni de öğretim üyesinin kendisinin henüz "intihal" nedir bihaber olması ve kendi çalışmalarında da bu hatayı yapmasıdır. son zamanlarda bazı ücretli veya ücretsiz intihal programları mevcuttur. ödevler, tezler, yazılar, makaleler vb. bu programda değerlendirilmekte ve ne kadar aşırma yapılmış yüzde olarak size benzerlik raporu sunmaktadır. genellikle %21'e kadar benzerlik oranı kabul edilebilir olmaktadır.

edit: uzaktan eğitimin ön planda olduğu şu zamanlarda özellikle öğrencilerin ödevleri bu tür programlarda kontrol edilmektedir.

kısaca ahlaksızlıktır. bunu yapanların sözde okumuş kesimden olması ayrıca düşündürücüdür.

etik değildir. biz her ödevimizi turnitin'e yüklerdik, ve benzerlik oranının yüksek çıkması sene tekrarına sebepti. gençken bütün okullar bu sisteme sahip sanıyordum. türkiyenin en eski okullarından birinde yüksek lisans yapma gafletinde bulunduğumda, ödevlerin elden verildiğini öğrendiğimde başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü. akademisyen yetiştiren bir okul sözde. dönem ödevleri saçma ve gelen öğrenciler tuhaftı. derste biri ''biz dedemden beri saadet partisine oy veriyoruz'' demişti. işte o gün bir kez daha kahrolmuştum. etiket sahibi okulların, türk siyasetine yön veren okulların böyle gençleri barındırması beni çok üzmüştü. ölü taklidi yaparak, sıyrıldım. kesin tezlerde intihalin allahı vardı ve göz yumuldu. ve bu adamlar akademisyen olacak.

intihal, başkasına ait bir eserin doğrudan alınıp kullanılması kadar dolaylı olarak o esere atıf yapılmadan kullanılmasını da kapsar. yok öyle benim yazdığımla bu bire bir aynı değil demek.

1. başkasının daha önce yaptiğı bir çalışmayı, kaynak dahi göstermeden kullanmasına denir .

2. kafasozluk'teki açılan başlıkların bir kısmı:)

akademi de hakem veya jüri üyesi olduğumuz araştırmalarda bunu kontrol etmek için bu veya şu gibi sitelerden hizmet alıyoruz. buna kes-yapıştır ödev yapan sevgili öğrencilerimizin ödevleri de dahildir.
bence çok okumamaktan oluyor bunlar, kısa yoldan(!) çözüme ulaştığını sanarak yapılan bir eylem.

memlekette çıkan akademik yayınlara kapsamlı tarama yapılsa fena çuvallayacağımız fikir hırsızlığıdır.

başka sözlüklerden başlık ve tanım çalmak da intihale girmez mi hocam?

türk ceza kanununa göre suç olan eylem. tabii yakalanmadığın müddetçe bir sorun yok. ha kimi de göze soka soka yapar. ama o da olumlu.

(bkz: arak)

ah kolaya kaçan, makale hırsızı
ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun, etme.

wikipedia'dan copy paste yapan yazarın parantez içindeki rakamları bile silmemesi, yazarı(!) göze soka soka yapanlar kategorisine sokmakta.

(bkz: intihal)

fikir hırsızlığıdır. birinin cüzdanından parasını çalmak ne kadar yalnışsa birinin fikirlerini de izinsiz ç/almak yanlıştır ve suçtur.