işkence

özü ve anlamı fiziksel eziyetten öte kişinin kimliğine, kişiliğine, kendisine duyduğu saygıyı yok etmeye yönelik olmalıdır. bir insanın tüm derisini de yüzseniz günün birinde acı sona erecektir ama kişiliğinin üzerinden silindirle geçer, isminden bile tiksinir hale getirirseniz bunun sonuçlarını ölene dek hissedecektir. bu sebeple işkence gelişigüzel biçimde ve basit sadistik duyguları tatmin etmek amacıyla geçiştirilmemeli; planlı, tutarlı, hedefe yönelik ve sabırla sürdürülmelidir. henüz hayattayken karnını yarıp iç organlarını dışarı çıkartmak etkili ve keyifli gibi görünse de aptalca bir yöntem olurdu. tabi tüm bunlar kimin üzerinde ve ne amaçla uygulandığına göre baştan başa ahlaki bir yargılama değişikliğine uğrar. hukuki bedeli ise oldukça sabit olup yatırım tavsiyesi değildir.

büyük bir insanlık suçu olması ve bunun eni konu resmi olarak yapılması alçaklığının tanımının ağırlığı yanında şöyle de ufak bir psikolijik yönü olabilir: herkesin bize tekme attığı düşüncesi ile hayatta mutlu olmak mümkün değildir.

bertrand russell; hayatları boyunca hep işkence, nankörlük, sertlik ve hainlikle karşılaştıklarından yakınan kimselerin bu durumuna "işkence manisi" adını veriyor.
sürekli olarak kötü davranışlarla karşılaştığını söyleyen kimselerde zaman zaman kendi değerini olduğundan büyük görmesi problemi yatabilir.

evrensel kötülükler ve genel geçer kabul edilemez işkence olayları hariç gündelik olaylara şöyle bakmak gerekebilir:

- davranışlarımızın asıl nedenleri her zaman bize göründüğü kadar erdemli ve özgecil olmayabilir.

- kendi değerimizi sürekli olarak gözümüzde büyütmemeliyiz. dengede kalabilmek güzeldir.

- başkalarından göreceğimiz ilgi ve şefkat, kendimize duyduğumuz kadar fazla olamayabilir.

- insanlar sürekli olarak bize işkence yapmayı isteyecek kadar bizi düşünmeyebilirler.

burmalı sıkıştırma aracı, mengene.

türk ceza kanunu'nun 94'üncü maddesinde tanımlanan, kamu görevlilerine özgü suç.

özellikle gözaltında ve ceza infaz kurumlarında karşılaşılan bu suç, insan onuruyla bağdaşmayan acı veren, aşağılayan her türlü fiille işlenebilir. çıplak arama tartışmalarında da bu uygulamanın var olduğunu iddia edenler şayet haklılarsa uygulayıcıların işkence suçu işlediği noktasına varıyoruz. birilerinin söylediği gibi onurlu, iffetli, bilmemneli kadının böyle bir olay yaşadıktan sonra hemen şikayetçi olmasına gerek yoktur. zira işkence suçunda zamanaşımı yoktur.

ayrıca çıplak arama uygulamasına konu edilen insan bedenidir. insan bedenine müdahale, zorlamada bulunma anayasa'nın 13'üncü maddesine göre temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması anlamına gelir. bu da ancak kanunla yapılır.

o bir doktor, o bir ordulu, o bir karadenizli.... işkence üzerine tez yazmış

sabahları serviste dinlemeye mecbur bırakıldığım şarkılar *çin işkencesi hemde.

türkiye cumhuriyeti'nin muhalifleri sindirmek ve cezalandırmak için kullandığı yöntem.
(not: başka devletlerde de var işkence. herkes kendi kapısının önünü süpürse ortalık gül kokar)
şili pinochet döneminin işkencecilerini, yaşları kaç olursa olsun cezalandırdı. bizde ulusal kahraman muamelesi görüyor.

uykusuz işe gitmektir.