jimi hendrix

gitar tanrısı, siyah peri, müzik dehası, riff mucidi. bilindiği üzre gitarı şişe, çakmak, diş, kaşık gibi pek çok şeyle çalmış olan bu adam böbrekleriyle çalamadan pek çok ilahla birlikte 70li yıllarda 27 yaşında iken aramızdan ayrılmıştır.

''there must be some kind of way out of here - said the joker to the thief'' *

kendisi müzik aleminde devrimci bir şahıstır. elektro gitar yapısını değiştirerek (elektrik ve manyetik aksamında değişiklikler yapmıştır) müthiş sound'lar elde etmiş ve o dönemin en iyi gitaristlerinden olan eric clapton'un tahtını sallamıştır. o da bütün güzel insanlar gibi 27 yaşında aramızdan ayrılmıştır.

günümüzde gitaristlerin kullandığı elektro gitar tekniklerinin yarısı bu adama aittir. robert fripp ve david gilmour dahi bu adam kadar gitar dehası değildir. aynı zamanda gelmiş geçmiş en iyi coverı yapmıştır. (bkz: all along the watchtower)

music is my religion" genişliğinde olan abimiz, gardaşımız, üstadımız.. aynı zamanda eniştemizdir..

(bkz: solak olmak)

psychedelic blues müziğin tanrısıdır. acayip kafalarda şarkılar yapıp acayip kafalar yaşamış, yaşatmış ve hala da yaşatmaktadır. '69 stockholm konserinde voodoo child çaldığı videoyu izlerseniz mesela, kendisinin fiziki olarak sahnede mevcudiyetini idam ettirirken akıl ve ruhunu başka yerlerde dolaştırdığını görürsünüz. ya da ben abartıyorum. ama tabi şarkıyı çalmadan önce 'başka bir şarkı çalacaktık ama sözlerini unutmuşum, onun için size onun yerine voodoo child çalalım gençler' diyip 5 saniye sonra grubuna dönüp 'voodoo çalıyorduk dimi yaa' demesi argümanımı güçlendiriyor bence.

ya sen bize geç kaldın, ya biz sana yetişemedik üstat. yaşasaydın böbreğimi satar, konserine gelirdim. o kadar yani. ikisini birden satsam gelebiliyor muyum acaba? *

--! spoiler !--

we have a request to do thing called 'all along the watch tower' but i forgot the words. so we won't do that one. we never played that before in person anyway, we only recorded it. 'cuz we liked it. but uhm, i really am sorry. i tell you what we do, we play voodoo child slight return for you, ok?
-- 5 saniye sonra --
what was it, voodoo child, yeah?

--! spoiler !--

bir konserinde gitarını yakmışlığı vardır.

omzumda ve sol göğsümde dövmesini taşıdığım "guitar hero".

şişirilmiş bir balondur. akdeniz akşamları kadar bile bir eser sunmamıştır şu güne kadar.

jimi hendrix ölmedi, dünya onun turnesinin bir parçasıydı.

jimi hendrix'e bile balon denmiş arkadaşlar, şaşırmayın hiçbi şeye. bi çok şarkıyı kafası kıyak olmadan çalamazmış. bi gün televizyona çıkıyo, istek parça geliyo. tam çalmaya başlarken gitarı bırakıyo ve 'ayıkken çalamıyorum' diyo. öyle bi anekdot işte...

şunu söylemeli ki, hendrix asla bi balon değil ancak şu da bi gerçek ki, onun zamanı bu işlerin yeni başladığı bi zamandı. paul gilbert'a da sormuşlar 'sizce jimmy hendrix abartılıyo' mu diye. 'herkes abartılır' diye cevap vermiş. kendi zamanının büyük müzisyeni olması, ''büyük'' olması için yeterlidir. bugün iğne atsanız virtüözden yere düşmeyeceği bi ortamda hendrix değerlendirmesi elbette hatalı olur.

evet uçan balondur kendisi, ipinden tutarsanız, sizi de alır uçurur.

hendrix dendiğinde aklınıza ilk olarak o dönemin şarkıları, şarkıcılar ve grupları gelsin. daha sonra hendrix’in gitarının tonuna, rifflerine, yaptığı coverlara ve müziğinin yapısına bakın. kendisi bir gitarist olduğu kadar devrimcidir. nasıl ki robert johnson delta blues’a yeni bir bakış kazandırıp rock n roll’a önayak olduysa, hendrix’de bu türe katkı sağlamış bir üst noktaya taşımıştır.

ekstra

zamanım gelince ölecek olan benim, e bırakın da hayatımı istediğim gibi yaşayayım.demiştir.

yorumları okumaya geldim.

tr şubesi (bkz: yavuz çetin)

ölmemiştir sadece dünyadan ayrılıp evren turnesine çıkmıştır.

gitar çalarken uçar, uçurur.
yerlisi için (bkz: yavuz çetin)
huzur içinde yatın...

yavuz çetin ve jimi hendrix aynı ruhu taşıyormuş gibi hissediyorum nedense. ikisi de iki hanın yolcusu oldular.