kadının toplumdaki yeri

kız babası, bir kız amcası ve eşe sahip olan biri olarak haberleri üzüntüyle izliyorum.
biraz uzun olacak kusuruma bakmayın.

ölen tarikat şeyhinin vefatından ve vasiyetinden sonra cenazeye gelinmesin isteğine istinaden böyle bir tanım girmeyi uygun gördüm.
islam dini tarikatların bahsettiği gibi kadına karşı herhangi kısıtlayıcı emir vermiyor.
miras paylaşımı, evlilik gibi konularda da erkeğe öncelik tanınsa bile bunların savunduğu gibi kadın yok sayılmamış.
örtünme emri de bazılarının savunduğunun aksine çarşafa girmek olarak verilmemiş.*
ama günümüzde islam artık toplumlara göre şekillendiği için iran'daki şeriat ile arabistan'daki bile farklı.
cenazede veya kuran okunurken, ibadet yapılırken dini kural olarak ayrı oturmayı anlarım ama yok saymayı anlamıyorum.

gelelim konumuza, herşeyden önce kadın mal değildir, hizmetçi hiç değildir. cariye değildir.
islam her ülkede farklı uygulanırken kadını bir kalıba sokmak doğru değil.
mesela okuyup doktor olması allah'a savaş açmak değil, bilakis emrini uygulamaktır.
kadın ister çalışır ister çalışmaz kendi bileceği iş ama toplumdan soyutlamak allah'ın emri filan da değildir.

herkesin inancı kendine lakin, türk kültüründe " hanım" diye bir tabir var ve şahsi kanaatim ve olması gereken bizim hanımlarımız, kardeşlerimiz, türk kültürünü benimseyen bir toplumda köle olarak görülecek, insandan sayılmayacak kadar değersiz değildir.

konu saygı ise, erkek de kadın da zaten birbirine saygılı olmazsa ne ev huzuru, ne toplum huzuru kalır.

cahil aklımla yorumum bundan ibarettir.

toplumdan topluma değişir. müslüman toplumda kadın inci tanesi gibi değerlidir.
kötü gözler görmesin,pis eller değmesin diye korunur,saklanır ,değer verilir. bir müslüman kadın evini mabed kabul eder, müslüman evlatlar yetiştirir. o evlatlarda islamı yaşar yaşatır.

bu ülkede kadının yerini yine kadın belirliyor. her gün görsel medyada kadın zeka ve yeteneğiyle değil daha çok vücudu ile lanse ediliyor. ve malesef birçok kadın bu şahıslara hayranlık duyuyor.