kadınlar tuvaleti

bazı bohem barlar, kadınlara marilyn monroe koyuyor erkeklere de tip bi şekil, orada yaşadığımız 10 saniyelik karmaşa bile kötü. yaz abi erkek diye oraya. bohemliğin mi gider ? goril fotosu koy. işicez altı üstü.

belirgin yapmıyorlar bunları abi. deli oluyorum, kafa zaten iyi yanlışlıkla makyaj tazeleyen kızların ortamına dalıp pardon deyip çıkıyoz. bakıyorsun, hepsi ruj yediriyor dudaklarına.

bu kadar tatlı bir cins olamaz be. erkekler tuvaletlerinde anca saçını 10 dakika ıslatan adamlar oluyo, nezaketi bozmamak için "buyur sen önden işe" muhabbeti yapıyoz.

oysa parfüm kokan wc'ler dedikodu dolu, aşk dolu, sanat dolu.

kadınların tuvalet ihtiyaçlarını gidermek için gittikleri lavabodur.
barlarda özellikle sarhoş kadınları birbirlerine iltifat ederken görürsünüz.

üniversite yıllarında, bir arkadaşımın 4. dönem proje stüdyosunda tasarladığı halkevine ısrarla koymak istemediği tuvalet. neymiş efendim tuvaletler unisex olmalıymış...
aynı zamanda enteresan diyaloglara gebe boşaltım mekanı.

kadınlar tarafından kullanılan el yüz yıkama ped değiştirme büyük küçük tuvelet yapma ve makyaj tazelemenin yapıldığı sindirim boşaltma istasyonudur.

ankara eski yenide bir gece eğleniyorken aşırı sarhoşluğun da etkisi ile tuvalete gitmek üzere önünüzde ki erkeği takip ederek daldığınızda girebileceğiniz yerdir.
takip ettiğiniz kişi erkek görünümlü fakat erkek değildir, bu nedenle kadınlar tuvaletine girmiştir.
o ne makyaj kuyruğuydu öyle ya içim daralmıştı. bu arada hepiniz çok güzeldiniz kızlar, bal olsaymışsınız ya siz.

mekanlarda en sevdiğim bölümdür. hiç tanımadığın birinden iltifat alabilirsin makyaj malzemeni paylaşırsın o kafayla. sarılıp ağlayabilirsin .. çok pis gıybetler döner. kusan bir yabancının saçını bile tutabilirsin yeteri kadar sarhoşsan.sonra neden tuvaletin önünde neden bu kadar sıra var

eski çalıştığım işyerinde (şantiyede) sayıca çok çok az kadın çalışan olduğu halde erkekler tuvaletine göre gerçekten rezil sayılabilecek yerdi.

temizlik görevlisi ablalar erkekler tuvaletinin hep daha temiz olduğunu söylüyordu. artık o kadar bıkmıştık ki durumdan, en sonunda kapı arkasındaki dev aynaya yazı yazmıştım da olay olmuştu. proje müdürü odasına beni çağırmış ve yazdığım yazıya gülerken bense o pislik karılar (evet karı) yüzünden adamla konuşurken utanmıştım.

güzel ve özel olacak hayalleriyle girdiğim lakin hayatımın en kötü günlerini yaşadığım mekan.
(bkz: cinsiyetsiz tuvaletler istiyoruz)

okulda gizli gizli sigara içmeler mi, gıcık olduğun kızı sıkıştırma mı, fiskos köşesi mi, aynanın karşısında güzellik yarışması mı, erkek arkadaşını ağaç etme mi...? ohooo

kadınlar tuvaletini bilmem de, kadınlar tuvaletinin evvelinde hani şu bay - bayan şeklinde belirten simgeler olur, dikkat ettiğim ve hoşuma da gitmeyen bir durumu dile getirmek istiyorum, belki dert mi bu diyebilirsiniz ancak hoşuma gitmiyor netice olarak. geleyim konuya. hani simgelerde mesela kadınlar lavabosu için etek giymiş bir kadın simgelenir ya, ne alaka ya, neden yani? illa ayrılacak ise erkek - kadın diye yazarak ayır geç.

kadın olunca illa etek mi giymeli, gerçek anlamda ciddi olarak belirtiyorum bu durumu. yani insanlara kıyafet olarak şu giyilmeli, şu cinsiyet şöyle olmalı şeklindeki dayatmalar toplum içindeki simgelere kadar gelmiş durumda. birçok yerde de böyle. ya bunu belli bir simgeye getirmenize gerek yok sayın bunu tasarlayan, düzenleyen kişi yahut kişiler. dediğim gibi yaz geç bitsin. çok zor bir şey olmasa gerek. belki oraya giren bir kadın etek giymeyi hiç sevmiyor, ki sevmek zorunda da değil, bu gibi simgeler toplumun dayatması sebebi ile günlük hayatta da bulunuyor ve bu durum hiç de hoşuma gitmiyor, bir erkek olarak dile getirmek istedim.

cinsiyetlerin kıyafete göre ayrılması hatta makyaj konusunun dahi cinsiyetlere göre ayrılmasını uygun bulmuyorum.

nedense 1 erkek girince yaygara kopariyorlar. yani bilmeden girince. bilmeden girmistim okulda, direkt woeosoowow ahahahhaah falan yapmislardi. noluyoruz abi.