1.
türkiye’de kasabanın cadıları adıyla yayınlanmış, 1987 yapımı komedi filmidir.
bu filmi zamanında 2/3 kere izlemiştim ve defalarca da çıksa karşıma yine izlerim. ama bugün the shining’i izleyince aklıma geldi tekrar. filmin içinde jack nicholson var bir kere. diğer oyuncular da cher, susan sarandon ve michelle pfeiffer. yani yıldızlar geçidi gibi bir film. yöneten ise george miller.
alexandra, jane ve sukie farklı karakterlere sahip, 3 yakın arkadaştır. birinin eşi ölmüş, diğeri boşanmış, diğeri ise eşimi terk etmiştir. bu üç arkadaş aslında cadıdır ama henüz cadı olduklarından haberdar değillerdir. sonra kasabaya gizemli bir adam gelir(nicholson) ve bütün kasabayı büyüler; felicia adında bir kadın hariç. sadece o kadın, bu adam hakkında olumsuz hislere sahiptir.
bu üç kadın da önce birbirlerinden habersiz daryl (nicholson) ile birlikte olurlar. daryl 3 kadını da idare etmektedir, tabi yalancının mumu yatsıya kadar misali, 3 arkadaş birbirlerinden haberdar olur. ama daryl de ‘şeytan tüyü’ vardır ve 3 kadını da kendisiyle büyük bir malikanede yaşamaya ikna eder.
devamını anlatmayayım. ama gerçekten iyi bir filmdir. fantastik komedi diyeyim türüne. nicholson da the shining’dekine benzer hallere giriyor filmde. çok da sevimli. şöyle:
foto kaynak: amp.onedio.com/haber/seytan...
kadınlar cadı ise daryl bambaşka bir şey haliyle. yukarda tüyo verdim*. filmin her partını sevsem de , nicholson’ın özellikle sondaki performansı harikaydı. bu da resmi fragmanı. izlemediyseniz, izleyin efendim. iyi seyirler.
bu filmi zamanında 2/3 kere izlemiştim ve defalarca da çıksa karşıma yine izlerim. ama bugün the shining’i izleyince aklıma geldi tekrar. filmin içinde jack nicholson var bir kere. diğer oyuncular da cher, susan sarandon ve michelle pfeiffer. yani yıldızlar geçidi gibi bir film. yöneten ise george miller.
alexandra, jane ve sukie farklı karakterlere sahip, 3 yakın arkadaştır. birinin eşi ölmüş, diğeri boşanmış, diğeri ise eşimi terk etmiştir. bu üç arkadaş aslında cadıdır ama henüz cadı olduklarından haberdar değillerdir. sonra kasabaya gizemli bir adam gelir(nicholson) ve bütün kasabayı büyüler; felicia adında bir kadın hariç. sadece o kadın, bu adam hakkında olumsuz hislere sahiptir.
bu üç kadın da önce birbirlerinden habersiz daryl (nicholson) ile birlikte olurlar. daryl 3 kadını da idare etmektedir, tabi yalancının mumu yatsıya kadar misali, 3 arkadaş birbirlerinden haberdar olur. ama daryl de ‘şeytan tüyü’ vardır ve 3 kadını da kendisiyle büyük bir malikanede yaşamaya ikna eder.
devamını anlatmayayım. ama gerçekten iyi bir filmdir. fantastik komedi diyeyim türüne. nicholson da the shining’dekine benzer hallere giriyor filmde. çok da sevimli. şöyle:
foto kaynak: amp.onedio.com/haber/seytan...
kadınlar cadı ise daryl bambaşka bir şey haliyle. yukarda tüyo verdim*. filmin her partını sevsem de , nicholson’ın özellikle sondaki performansı harikaydı. bu da resmi fragmanı. izlemediyseniz, izleyin efendim. iyi seyirler.
devamını gör...
2.
1987 abd yapımı bir kara komedi ve korku filmidir. kara komedi izlemeyi çok severim. okuduğum kitapta - bugünün cadıları - ismi geçen filmleri izlemek için harekete geçtim ve bu film en dikkat çeken olduğu için önce bundan başladım.
film bir kasabada yakın arkadaş olan 3 kadının hikayesini anlatıyor. kadınlardan biri (esmer) erken yaşta kocası öldüğü için dul kalmıştır. biliyorsunuz ki toplum dullara iyi gözle bakmaz. kadın özgür kalmıştır ve erkekler için özgür kadın bir tehdittir. kadınlardan diğeri (sarışın) çok çocuğu olduğu için, sürekli hamile kaldığı için kocası tarafından terk edilmiştir. üçüncü kadın (kızıl) ise hiç çocuğu olmadığı için kocasıyla boşanmak zorunda kalmıştır. üç kadın da kasabadaki diğer kadınlardan farklıdır. cadılık güçleri olduğunu fark eden kadınlar bir gün kendilerine ayırdıkları gecede içerken hayallerindeki erkeği tanımlarlar. o erkek ise kısa bir süre içinde kasabaya taşınır.
aslında şeytan olan ama kadınların tam hayalindeki gibi bir erkek olan bu yeni adam kadınları büyüler. neden şeytan diyoruz buna da bir açıklama getirelim. cadı avları döneminde özgür kadınların geceleri şeytanla beraber olduklarına inanılırdı. çünkü erkeklere göre bu kadınlar normal erkeklerle yetinmeyecek kadar şehvet düşkünüydü. bu yüzden ilişkileri olmaz ama şeytanla beraber olurlardı. tabii ki bunu gizli yapar, tanık olacak kimse olmazdı. (bunlar herhalde mağara dönemi incelleri oluyor, düşüncelere bak hele dedesini fikfiklediklerim).
kadınlar çiçek gibi açar ve yeni gelen erkekle mutlu bir şekilde hayatlarına devam eder. ta ki bu adamın bir kadının ölümüne neden olması ve 3 kadının onu terk etmesine kadar. kadınların terk etmesiyle planları suya düşen şeytan onlara savaş açar. bir kadın ona istediğinin ve bunlara son vermesi için gerekli olanın ne olduğu sorar. cevabı nedir? o da tüm erkekler gibi gömleklerinin ütülenmesinin, ev yemekleri yemesi gerektiğinin ve ona evde saygı gösterecek kadınların olmasını istediğini anlatır. hele hele, tüm erkeklerin gerçek niyetini bu kadar iyi özetleyemezdin. kadınlar bu adamdan kurtulmak için muhteşem bir plan yaparlar ama şeytandan kurtulmak o kadar kolay mıdır?
harika bir film. mutlaka izlenmeli. keşke daha çok biliniyor olsaydı.
film bir kasabada yakın arkadaş olan 3 kadının hikayesini anlatıyor. kadınlardan biri (esmer) erken yaşta kocası öldüğü için dul kalmıştır. biliyorsunuz ki toplum dullara iyi gözle bakmaz. kadın özgür kalmıştır ve erkekler için özgür kadın bir tehdittir. kadınlardan diğeri (sarışın) çok çocuğu olduğu için, sürekli hamile kaldığı için kocası tarafından terk edilmiştir. üçüncü kadın (kızıl) ise hiç çocuğu olmadığı için kocasıyla boşanmak zorunda kalmıştır. üç kadın da kasabadaki diğer kadınlardan farklıdır. cadılık güçleri olduğunu fark eden kadınlar bir gün kendilerine ayırdıkları gecede içerken hayallerindeki erkeği tanımlarlar. o erkek ise kısa bir süre içinde kasabaya taşınır.
aslında şeytan olan ama kadınların tam hayalindeki gibi bir erkek olan bu yeni adam kadınları büyüler. neden şeytan diyoruz buna da bir açıklama getirelim. cadı avları döneminde özgür kadınların geceleri şeytanla beraber olduklarına inanılırdı. çünkü erkeklere göre bu kadınlar normal erkeklerle yetinmeyecek kadar şehvet düşkünüydü. bu yüzden ilişkileri olmaz ama şeytanla beraber olurlardı. tabii ki bunu gizli yapar, tanık olacak kimse olmazdı. (bunlar herhalde mağara dönemi incelleri oluyor, düşüncelere bak hele dedesini fikfiklediklerim).
kadınlar çiçek gibi açar ve yeni gelen erkekle mutlu bir şekilde hayatlarına devam eder. ta ki bu adamın bir kadının ölümüne neden olması ve 3 kadının onu terk etmesine kadar. kadınların terk etmesiyle planları suya düşen şeytan onlara savaş açar. bir kadın ona istediğinin ve bunlara son vermesi için gerekli olanın ne olduğu sorar. cevabı nedir? o da tüm erkekler gibi gömleklerinin ütülenmesinin, ev yemekleri yemesi gerektiğinin ve ona evde saygı gösterecek kadınların olmasını istediğini anlatır. hele hele, tüm erkeklerin gerçek niyetini bu kadar iyi özetleyemezdin. kadınlar bu adamdan kurtulmak için muhteşem bir plan yaparlar ama şeytandan kurtulmak o kadar kolay mıdır?
harika bir film. mutlaka izlenmeli. keşke daha çok biliniyor olsaydı.
devamını gör...