keanu reeves

son derece enteresan bir adam. kendisi iyi. ama gerçekten iyi. kameralara iyi değil. adam 30 senedir böyle.

mütevazilik konusunda ders konusu bir adam.

daha o kadar ünlü bile değilken, ilk matrix yeni çekilirken evsiz bir adamla sohbet edip içki paylaşırken;



parkta oturmuş poaça ile kahvaltı yapıp öyle düşünürken;



yılların geyiği olsa da metro ile yolculuk yaparken;





metroda, yanındaki kadına yer verip ayakta giderken;

www.facebook.com/watch/?v=6...

ayrıca ilk matrix'de kazandığı para ile tüm set ekibine harley davidson motorsikletler hediye etmiş bir insandır.

kendisinin 30 senedir kanser tedavi merkezlerine ve çocuk hastanelerine "gizli tutulmak şartıyla" milyonlarca dolar bağış yaptığı da daha 1-2 sene önce ortaya çıkmıştır. isimsiz bir kaynak, daha fazla içinde tutamayacağını, kendisinin yüzlerce çocuğun hayatını kurtardığını söylemiştir.

sen nasıl bir kralsın abi?

ölüm üzerine görüşlerini çok takdir ettiğim bilgece düşünen bir aktör. buradan

ölünce cennete gitcez, yada öteki dünya yok falan dememiş. kesin olan bir şeyi söylemiş. öldüğümüzde olacağını bildiğimiz tek şey bizi sevenlerin bizi özleyecekleri. gayet öz ve müthiş bir cevap bence.

kendisi hakkında bir çok haber ve yazı okudum. yine bir çok podcast izledim.

yaşam öyküsü (hikayesi) inanılır gibi değil. matrix serisi ile dünyaca ünlü oldu. hemen herkes (çocuksu bir merak ile) böylesine sistem karşıtı bir senaryoyu kasten mi kabul ettiğini (diğer oyuncular için de aynı şey geçerli) merak etti. kişiliğini merak etti. siyasi görüşlerini merak etti. hemen ardından haberler yağmaya başladı. pek çok insan pr çalışması olduğunu düşündü ve yuhaladı. pişmiş tavuğun başına gelmemiş şeyler gelmiş başına, hikayesini doğru ve eksiksiz kabul ediyorum. girişimci biri olduğu anlaşılıyor, servetini değerlendirme şeklinden pek öyle anti-kapitalist olmadığı da. amerikan yerlileri ile yakından ilgileniyor. (onları amerikan vatandaşı olarak görmek kaydı ile ezilenler olarak gören sosyal girişimlere maddi ve manevi destek veriyor.) yardıma muhtaç insanlara pek çok bağış yapıyor. çok didiklemedim ama kendi siyasi görüşünü ve inancını belli edercesine giriştiği projeler/hareketler de var. inanç (dini anlamda) sahibi biri olduğunu görüyoruz. amerikan toplumunu sahiplenmiş ve "tam bir vatandaş" imajına saldırmıyor.

iş yaşamında oldukça şanslı ve şahsen de fazlasıyla kabiliyetli biri olduğu için, paraya para demiyor!

bazı insanlar, perişan hayatlarına karşılık gelen kabilyetleri, yaşam enerjisini ve başarıları tanrının/evrenin bir mesajı olarak algılar ve sahip oldukları her şeyi insanlar ile doğa ile falan paylaşmaya hazır bir düşüncede/duygu-durumda bulunurlar..
ben kendisini böyle insanlar sınıfında görüyorum. *