kıskanç kadın

bazıları kezban olarak adlandırırken bazı erkeklerin çok hoşuna giden kadınlardır.
tabi eli bıcaklı olmayacak mazallah ben cocukken haberlerde cok cıkardı gece uyurken kocasının penisini kesti haberleri.

dozunu ayarlayabilirse tatlı kadındır.

darlamayacak aga. ölçülü olacak.

evimin kadını olabilecek kadındır. elini sıcak sudan soğuk suya sokturmam.

şöyle 1.60-1.65 boylarındaysa tadından yenmez

kiskanc kadin isteyip kiskandiginda kafanda kuruyosuncular toplanmis yine

dinlemez vazgeçmez bildiğini okur.

çok kıskanç olmasam da bazen kıskandığım oluyor benimde.

3 çekilmez şeyden biri. diğerleri; kısa yorgan ve sıkan ayakkabıdır.

faraşla süpürülüp çöpe atılır. bana güvenmeyen köyüne dönebilir, kimse kimseye mecbur değil.

bazı arkadaşlarımız da kıskançlıklarını belli etmemeye çalışıyorlar ama sadece çalışıyorlar. ben senin alttaki o kıskançlık kokunu alırım.

şaka canım, şaka.

yenir, ısırılır, kıtlanır o kadın.

başka ufuklara yelken açmayalım diye ne istersek yapıyorlar. limitleri olmaz bunların. sağlıklı bir düşünce biçimine sahip olmadıklarından neden-sonuç ilişkisi kurmazlar, 'gider bu' kaygısı köle eder. açığı değerlendirmek lazım.

sadece bizim için gerçeğe dökerler taleplerimizi. canlarım benim.

bu arkadaşlardan sıkılıp, uzamada sorun yaşayan genç kardeşlerim için bir kaç öneri veririz elbet.

aslında kıskanç kadın yoktur, içine kurt düşürülmüş kadın vardır. yanınızda kadın varken yandan geçen kadının gtüne bakarsanız ve dahi bu sırada ağzınızın yanından akan salyaya da hakim olamazsanız o kadın ne yapsın?

(bkz: bi'şey biliyoruz da konuşuyoruz.)

erkeği de kadını da zaman kaybıdır.

bu muhteşem yaratık, ne zaman biri başarılı olsa, ne zaman biri güzellik saçsa, hemen orada beliriverir, gözleri yaşarır, dişleri sıkılır, tırnakları pençeleşir. onun için hayatta en önemli şey başkalarının başarısızlığıdır. onun mutluluğu, başkalarının mutsuzluğuna dayanır. kendisi bir çiçek açsa bile, hemen yanında daha güzel bir çiçek olduğunda solmak için sabırsızlanır.

kıskanç kadın, bir sanattır aslında. kıskançlık konusunda ustalık seviyesine ulaşmıştır. sinsi taktikleri vardır, gözleri arkada, kulakları duvardadır. sosyal medya hesaplarını izler, dedikoduları takip eder, herkesin hayatına burnunu sokar. kendi eksikliklerini örtmek için başkalarının hatalarını büyütür, başarılarını küçümser. ne zaman biri ona iyi bir haber verse, hemen içinden "keşke benim olsaydı" diye geçirir.

kıskanç kadın, gerçek bir drama kraliçesidir. her fırsatta sahneye çıkar, insanların hayatlarına karışır, ilişkileri mahveder. kendi başarısızlıklarını bile başkalarının suçu gibi gösterir. insanların mutlu olmasını hazmedemez, onları kıskanır ve kıskançlığının verdiği acıyı başkalarına bulaştırır.

sonuç olarak, kıskanç kadın, kıskançlığın ta kendisidir. onun varlığı, başkalarının hayatını zehir eder. kendi mutsuzluğunu başkalarına yansıtan bu acımasız varlık, kendi gölgeleriyle dans eder durur. ne zaman bir kıskanç kadın görsen duvarları ör derim zira senin başarına gölge düşürecektir.

özgüvensiz kadındır.

insanı boğar, tüm enerjisini alır, ne sevgili olarak çekilir, ne arkadaş olarak, ne de patron... kimsenin kıskançlığının sonuçlarına katlanmak zorunda değiliz şu kısacık ömrümüzde.

bi olmak istedigimiz kadın var sanırım.
bi de oldugumuz kadın.
ben mesela kıskanclıkla alakası olmayan, rahat, cool bir kadın olmak cok istiyorum.
ama kıskanıyorum.
hevesim kacıyor baska kadınlarla flort edince siz. cidden soguyorum buz gibi.
bunu dikkate alalım lutfen:)

kıskanç kadın iyidir sözlük. gönlünü hoş eder, yüzünde bir tebessüm yaratır.