bir sorunsal. kandil gecesi yanlış anlaşılmasın beyin fırtınası yapıyorum. koskoca tanrı neden bizim eğilip bükülmemize ihtiyaç duysun ki? yoksa bizim mi namaza ihtiyacımız var? bilemedim.
devamını gör...
kimseye borcum falan yok ya. şu anda komşum sevişiyor ben neyin borcunu ödeyeyim şu an abv.
devamını gör...
yahudiler de namaz kılıyo inş karışıklık olmuyodur
devamını gör...
deist olduğum için beni bağlamayan sorunsal.
devamını gör...
kim dedi namaz borç ödüyor diye. borcunu ödemek istiyorsan infak et, merhametli ol, yetime öksüze iyi davran. tek bir geceye bel bağlama. hep iyi ol.
devamını gör...
bizim böyle birşeye ihtiyacımız olduğunu söyleyenlere bir soru, islam dininin kutplara indiğini ve günde 5 vakit abdest alıp namaz kılması gerektiğini, 23.5 saat oruç tutması gerektiğini ve dinin taraftar toplayıp büyüyebilmesinin mümkün olup olmadığını düşünün. düşünemediniz dmi?

çünkü arap çöllerinde günde 5 vakit suyla haşır neşir olmak çok cazip, zorunluluk bi yana, keyif veren bir serinleme yöntemi. işte din inerken de düşünülmemiş bu kısım.

bunlar hep arap çölündeki su yoksa toprakta olur mantığı, teyemmüm. karla abdest, kar üstünde namaz flan zor olur gibi.

edit: aşağılarda bir yazar kendince yorumlamış. kime ne anlatıyoruz ki... iki gram düşünüp yorumlar mı düşünür mü acaba diye bekliyoruz bizde. kalkmış yine din diyo, kesin kurallar diyo, degismez flan diyo. olm adam bölgesel oynamış diyorum, az düşünün. neyi anlamiyosunuz?
devamını gör...
bize ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. eğilip bükülme olarak düşünürsek garip olur. yani yoga hareketlerine bile sadece eğilip bükülme diyemeyiz, bir odaklanma inanç var. namazı allaha ruhsal olarak yaklaşma ona yakın olma ihtiyacı diye düşününce otur kalk şeklinden çıkar, tamamen inançla ilgili bence. kılmak için kılan da var tabi o ayrı.
devamını gör...
mevzu kulluk borcu değil. günlük hayatın telaşı içinde günde beş vaktini namaza ayırabiliyor musun? önemli dünyevi(!) işlerini bırakıpta secdeye varabiliyor musun? mevzu bundan ibaret,yoksa allah’ın (veya inancınızın tanrısının) buna bir ihtiyacı yoktur.


ha bu arada yoga ve meditasyon yapan;olumlamalar yapan,bazı sayıların hikmetlerinden medet uman inançsız kişilerin duaya ve namaza laf söylemek gibi bir hakları yoktur. önce kendilerini bir sorgulasınlar. kendi kendileriyle çelişiyorlar.
devamını gör...
ne kadar çok edebiyat yapılmış yahu.
allah namazı hakkıyla kılın buyurmuş, namazla beraber de başka farzlar da vermiş.
inanıyorsan bunları kabul edersin, inanmıyorsan zaten mesele yok.
yapıp yapmamak kula kalmış.
devamını gör...
emirhan olan arkadaşın , tanımının alnı olsa da öpsem.
devamını gör...
oğlum sen sürekli hacca git gel madem, cevabı verilecek sorunsaldır.
devamını gör...
islamiyet resmi olarak yeni yayılmaya başlandığı sıralar arap topraklarında şöyle bir hikaye de kulaktan kulağa yayılır.
bir gün hz. muhammed ve sahabeleri çölden bir yere gidiyorlarmış, karşılarında kendini yerden yere atıp allaha dua eden birini görmüşler, yuvarlıyormuş adam kendini, taklalar, saltolar falan filan, hz. muhammed'in bir sahabesi, şöyle söylemiş.
-bu adam deli, islamı ne sanıyor ? namaz mı kılar, ibadet mi eder ? cezasını verelim.
hz muhammed lafını kesmiş.
-bırak, adam kendini allaha nasıl yakın hissediyorsa, onu yapmaya devam etsin.

kısacası, ister namaz kıl, ister yoga yap, ne bileyim ister yüz denizde allahı zikrederek.
devamını gör...
benim için en başından yanlış olan bir soru. ben hiç kimsenin kulu, ya da kölesi değilim. kimsenin, hiçbir şeyin önünde eğilmem. bundan dolayı da kul olmaktan dolayı borç? yok öyle bir borcum. varsa (!) şayet kusura bakmasın
devamını gör...
her an herşeye hazırlıklı bir samuray olabilmek için.
devamını gör...
bana öyle bir borç söylenmedi. söylense gelmezdim.
devamını gör...
ölümden sonrayı düşünüyorsanız eğer vicdanınızın el vermeyeceği şeyler yapmayın yeterli.
devamını gör...
çünkü dinler sadece dişe dokunur zorluklar getirirlerse yayılamazlar. dese ki "yolsuzluk günah, yaparsan cehennem, bitti", millet dini terk eder. her din bunu, kimseye yararı olmayan bomboş emir ve yasaklarla rahatlatmalı ki, yolsuzluk yapan adam "canım o günah ama bir ay aç gezdim, o da sevap" desin, yolsuzluk yaparak dinine devam edebilsin.

yasak da şart, kitleni dğerlerinden ayırman, birlik duygusu oluşturman, domuz yiyen- yemeyen diye anlamsız bölüp yemeyenleri gruplaştırman lazım.

yani yasaksız, emirsiz yapamazsın, sadece mantıklı emirler ve yasaklar da millete zor gelir, yayılamazsın.
devamını gör...
kula kulluk etmemen için. sana hatırlatıyor.
devamını gör...
kusura bakmayın ama o kadar çok boş konuşanlar var ki
birisi yazmış ki kutuplara inseydi din ne olacaktı falan inmiş mi hayır islam dini olasılıklara dayanmaz kati surette kesinliğe dayanır . bu sebeple din kutuplara inseydi onun hükmünü verecek olan allah’tı senin düşünmene gerek yok senin cebinde para yok ama diyorsun ki 1 milyon tl param olsaydı şunu yapardım yani ne kadar mantıklı ?
birisi demiş ki kim diyor namaz borç ödüyor diye

bir zaman, bir büyük hâkim, iki hizmetkârını, herbirisine yirmi dört altın verip, iki ay uzaklıkta, has ve güzel bir çiftliğine ikâmet etmek için gönderiyor. ve onlara emreder ki:

“şu para ile yol ve bilet masrafı yapınız. hem oradaki meskeninize lâzım bâzı şeyleri mübâyaa ediniz. bir günlük mesafede bir istasyon vardır; hem araba, hem gemi, hem şimendifer, hem tayyâre bulunur. sermâyeye göre binilir.”

iki hizmetkâr ders aldıktan sonra giderler. birisi bahtiyar idi ki, istasyona kadar bir parça para masraf eder. fakat, o masraf içinde, efendisinin hoşuna gidecek öyle güzel bir ticaret elde eder ki, sermâyesi birden bine çıkar. öteki hizmetkâr bedbaht, serseri olduğundan, istasyona kadar yirmi üç altınını sarf eder. kumara mumara verip zâyi eder. birtek altını kalır. arkadaşı ona der:

“yahu, şu liranı bir bilete ver. tâ, bu uzun yolda yayan ve aç kalmayasın. hem bizim efendimiz kerîmdir; belki merhamet eder, ettiğin kusuru affeder. seni de tayyâreye bindirirler. bir günde mahall-i ikâmetimize gideriz. yoksa, iki aylık bir çölde aç, yayan, yalnız gitmeye mecbur olursun.”

acaba, şu adam inad edip, o tek lirasını bir defîne anahtarı hükmünde olan bir bilete vermeyip, muvakkat bir lezzet için sefâhete sarf etse; gayet akılsız, zararlı, bedbaht olduğunu en akılsız adam dahi anlamaz mı?

işte ey namazsız adam! ve ey namazdan hoşlanmayan nefsim!

o hâkim ise; rabbimiz, hâlıkımızdır.
o iki hizmetkâr yolcu ise; biri mütedeyyin, namazını şevk ile kılar; diğeri gâfil, namazsız insanlardır.
o yirmi dört altın ise, yirmi dört saat her gündeki ömürdür.
o has çiftlik ise, cennettir.
o istasyon ise, kabirdir.
o seyahat ise; kabre, haşre, ebede gidecek beşer yolculuğudur. amele göre, takvâ kuvvetine göre o uzun yolu mütefâvit derecede kat’ ederler. bir kısım ehl-i takvâ, berk gibi, bin senelik yolu bir günde keser. bir kısmı da, hayal gibi, elli bin senelik bir mesafeyi bir günde kat’ eder. kur’ân-ı azîmüşşan şu hakikate iki âyetiyle işaret eder.

o bilet ise namazdır. birtek saat, beş vakit namaza abdestle kâfi gelir. acaba, yirmi üç saatini şu kısacık hayat-ı dünyeviyeye sarf eden ve o uzun hayat-ı ebediyeye birtek saatini sarf etmeyen ne kadar zarar eder, ne kadar nefsine zulmeder, ne kadar hilâf-ı akıl hareket eder! zîrâ, bin adamın iştirak ettiği bir piyango kumarına yarı malını vermek, akıl kabul ederse -halbuki, kazanç ihtimâli binde birdir- sonra yirmi dörtten bir malını yüzde doksan dokuz ihtimâl ile kazancı musaddak bir hazîne-i ebediyeye vermemek, ne kadar hilâf-ı akıl ve hikmet hareket ettiğini, ne kadar akıldan uzak düştüğünü kendini âkıl zanneden adam anlamaz mı?

halbuki, namazda ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir rahatı vardır. hem, cisme de o kadar ağır bir iş değildir. hem, namaz kılanın diğer mübah dünyevî amelleri, güzel bir niyet ile ibâdet hükmünü alır. bu sûrette bütün sermâye-i ömrünü âhirete mal edebilir. fânî ömrünü bir cihette ibkâ eder.
devamını gör...
namaz iman etmiş ya da etmemiş kimse için borç değildir. zira yaratıcının yarattığı birşeyden alacaklı olması hem akla hem mantığa, hem fiziğe, hem matematiğe uygun değildir.

peki namaz nedir? namaz inanan müslümanların kendinden (alimlerin nefis olarak ifade ettikleri şey) korunma biçimidir.

hafıza-i beşer, nisyan ile malüldür sözü gereği insanoğlu inancının temel kurallarını unutmaya ve yasaklara oldukça meyyaldir. ancak günde 5 kez kendisine oyunun kurallarını hatırlatanlar kendini kendine karşı koruyabilir diye düşünmüş burada oyun kurucu. burayı sayfalarca tanımlayabiliriz ancak başlık özelinde kalıp konuyu şu bilindik menkıbeden alıntıyla kapatayım.

gerçekten ölümden sonrası yoksa emrolunduğu gibi namazı dosdoğru kılan kişi 5 kez temizlenmiş, 5 kez küçük egzersizler yapmış, 5 kez oyunun kurallarını hatırlayarak görece daha tertipli bir yaşam sürmüş olacaktır. peki ya varsa?
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kulluk borcumuzu neden namazla ödüyoruz sorunsalı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim