düşünüyorum da 1400 sene çok çok uzun bir zaman dilimi ve bir kitabın hele ki ceylan derisi, taş yazıt vs gibi materyallerden elde edilmiş bir kitabın üzerinde hiç bir değişiklik yapılmadan hem de en ufak bir harfi bile değişmeden hem de yüzlerce yıllık siyasi iktidarların sultasında saf kalabilmesi mucize gibi olur.
devamını gör...
"kuranın 1400 yıl öncesine ait hali var karbon testi yaptılar."
demeye geliyor birileri. hissediyorum.
devamını gör...
inanmak istemeyen bir sebep buluyor işte.
devamını gör...
kesindir.

bu konuda zamaninda 1 entry girmistim,

#2923531

ha bu arada "karbon testi" sanildigi gibi zayif 1 sey degildir arkadaslar.

evet burda su denebilir, karbon testi, yazinin degil materyalin tarihidir bu dogru.

ama, elimizde karbon testiyle islam'in ilk yuzyilina ait, abartisiz, 100 uzeri metin var, belki 200-300, sadece 600'lere ait.

sadece bu soyle dursun,

bu kuran metinlerinden bazilari, cok degerli materyallere yazilmislar. deri gibi, o donem deri bulmak baya zordu, heleki bu mushaflarin bazilari kac kilo agirliginda, kallavi mushaflar.

bunlar 600'lere ait deri metinler de, yazilar ustune yapilmasindan 100-200 sene sonra yazilmis demek baya ucuk 1 iddia.

ki bunun diisnda artik analizlerle antik 1 metnin altinda 1 metin varsa, o metin silinip de ustune baska 1 metin yazilmissa, o silinen metni cogunlukla gorebiliyoruz. ki buna da alt metin deniyor.

tum bunlarin disinda, yazi bilimi var. elimizdeki verilerden 600'lere ait arapcanin asagi yukari naisl 1 dil oldugunu biliyoruz.

yani karbon testi olmadan da, arap diline hakim 1 profesor, yazi tipinden metnin tahmini tarihlendirmesini yapabiliyor artik.
devamını gör...
kur'an-ı kerim nazil olmaya başladığı andan itibaren zaten hz peygamber sav tarafından ezberleniyor, yine zeka ve hafızası kuvvetli olan sahabilerce de ezberleniyordu. keza vahiy katiplerince de o dönemin koşulları neye yazmayı gerektiriyorsa onların üzerine yazılıyordu. ashab-ı suffa denilen ilk sufi müslümanlar da kuran hafızları arasındaydı. zaman içerisinde islami fetihler esnasında hafızlardan bazıları da şehid oldukça raşid halifeler korkuya kapıldılar ve kur'anı tek mushafta toplama kararı alındı. bu hz osman döneminde tamamlandı ve titiz bir çalışma yürütüldü. ondan sonrası zaten kıraatlere yönelik bir çalışmaydı. kur'an böylece muhafaza olundu.

endişeler bazı ayetlerin unutulabileceği yönünde olmalıydı zira kur'ana ekleme yapmak, onun eşsiz üslubu hiç bir insan tarafından taklit edilmesi mümkün olmayan bir realite olduğu için imkansızdır.
devamını gör...
sizin başka işiniz gücünüz yok mu mesela? hayır anlatacağız nasıl muhafaza edildiğini yine inanmayacaksınız. ateist oldun bitti çekil köşene takıl işte. ama yok duramazsınız. amacınız imanı zayıf olanların kafasını bulandırmak.
devamını gör...
korunan mushaf metni değildir. mushaf metni tahrif edilebilir lakin tebdil edilemez. bu bağlamda korunan şey tüm toplumlar ve zamanlar için geçerli olacak olan mesajın kendisidir. değişmeden kalma ihtimali zayıftır.
devamını gör...
şuan sadece tek bir kur'an var. eğer iktidar hırsıyla kitabı değiştirmeye yeltenenler olsaydı günümüzde kur'an'ın en az 3-5 versiyonu olurdu. ancak yüzyıllardır aynı şekilde gelmeye devam ediyor.
devamını gör...
"yeni tomurcuklanmış memeler"
1 milyar yıl geçse değiştirilemez bu betimleme...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
kur’an’ın ilk nüshaları üzerine tüm bilgiler
kur’an’ın en eski el yazma nüshaları oları topkapı sarayı, kahire, taşkent ve türk ve islam eserleri müzesi nüshaları hep hz. osman’a ait olarak bilinmişlerdir. san’a mushafı dahil hepsi yayınlanmıştır.
aydinerceis.wordpress.com/2....
edit.
tayyar altıkulaç’ın kur’ân-ı kerîm’in en eski elyazması metinleri, en eski mushaf nüshalarına ışık tutan günümüze ulaşan mesâhif-i kadîme: ilk mushaflar üzerine bir inceleme adlı kaynak eseri islam tarih, sanat ve kültür araştırma merkezi (ircica) tarafından yayımlandı.

eserde ayrıca taşkent mushafı, topkapı mushafı (istanbul topkapı sarayı müzesi), tiem mushafı (istanbul türk ve islâm eserleri müzesi), kahire mushafı (el-meşhedü’l-hüseynî), san‘a mushafı (el-câmiu’l-kebîr kütüphanesi), londra mushafı (british library), st. petersburg mushafı, paris mushafı (biblioetheque nationale) ve tübingen mushafı gibi dünyanın farklı ülkelerinin seçkin müze ve kütüphanelerinde korunan ve önemli bir kısmı ııı. halife hz. osman’a, bir kısmı da hz. ali’ye nispet edilen ve günümüze ulaşabilen en eski mushaflar ve mushaf parçalarına dair zengin görsel malzeme ile desteklenmiş ayrıntılı bilgi ve tahliller bulunmaktadır.

erken dönem mushaflar ve kur’an tarihi alanında eşsiz bir kaynak özelliği taşıyan eserin sonunda mushaflar ve metin çalışmalarıyla ilgili önemli tespitler ve hatırlatmalar sunulmaktadır.
(bkz: https://www.29mayis.edu.tr/...).
devamını gör...
100-150 sene önce yazılan kaynaklar bile başka dile çevrildiği zaman birazda olsa değişime uğruyor,1400 sene çok uzun bir süreç kuran'ın birebir aynısını çevirmek imkansız.
devamını gör...
domurcuh gibi göğüs için dinden çıktın, şimdi dinde tomurcuk gibi göğüs var diye dine girmiyorsun . ki alakası yok. "üzüm tanesi" ayetin gerçek meali.

şayet kur'an değişmiş olsaydı, onda bir çelişiklik olurdu. hadisler, kur'an'dan çıkarılamayan; lüks hayat, sınırsız seks, otorite ve sınırsız güç edinmek için uydurulmuştur.

çıplak karı ile ilgilenmek, içki içmek, eğlenmek için dinden çıkan bir avuç cahil atayistin in( kelenderist abeemizi tenzih ederim, büyüğümüzdür) aksine; sermaye, güç ve şehvet tutkunları ; nahl 71, haşr 7 , bakara 219, tevbe 34, 35 gibi ayetleri yok edebilmek için neler vermezlerdi?
devamını gör...
innâ nahnu nezzelnâ-żżikra ve-innâ lehu lehâfizûn(hicr 9)
devamını gör...
hz. muhammed döneminin sonunda sureler bir araya getirilmişti zaten. kitap halini alması ise hz. osman dönemi değil, hz. ebubekir dönemidir. hz. osman zamanında çoğaltma işlemi yapılmış, fethedilen yerlerdeki önemli merkezlere gönderilmiştir.
metin üzerinde bir tahrifat yapılmış olsaydı, tıpkı inciller'deki gibi matta incili, luka incili gibi birçok kuran-ı kerim çeşidi bulunurdu. kaldı ki bu inciller arasında birtakım bariz farklılıklar var (örneğin yuhanna incili ile matta ve markos'un birbirini tutmadığı söylenir). ama hz. osman'ın kuranı, hz. ali'nin kuranı diye birşey yok. hatta bu değişebilir bir metin olsaydı, incil'deki (bkz: elçilerin işleri) gibi bir bölüm kuran-ı kerim'in içine dahil edilirdi. keza nasıl ki hz. musa'dan sonraki yahudi tarihine dair hususlar tevrat'ta yer alabiliyorsa aynı şey kuran-ı kerim için de söylenebilirdi. fakat böyle bir metin de göremiyoruz. yani hz. ebubekir ve hz. ömer'in yaptıkları kuran-ı kerim içerisinde yer almıyor. tek bir metin üzerinden sürecin ilerlediği söylenebilir.
o zaman şu iki sonuca varıyoruz: ya kuran-ı kerim allah kelamı ve değişmeden korunmuş ya da o dönemki araplar işi sıkı tutup incil ve tevrat'taki gibi yanlışlara meyletmemişler.
bu iki sonuçtan biri işte. seçim sizin.
the problem is choice.
devamını gör...
sıfırdır.
devamını gör...
osman döneminde kur'an mushafı yakıldı ve bugünkü kur'an'lar yazıldı. ayrıca günümüzdeki kur'an'ın hafs, warsh, durri gibi nüshaları vardır ki bu nüshalardan en yaygını hafs kur'an'ıdır. recm ayetlerini keçinin yemesi de var bunu da ömer söylüyor.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kur'an'ın 1400 sene boyunca değişmeden kalma ihtimali" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim