1.
bu filmin 1940 yapımı da varmış ama arkadaşım 2011 yapımını önerdiği için bunu izledim. 1940 yapımı siyah beyaz olduğu için onu izlesem aynı derecede etkileneceğimi zannetmiyorum. çünkü filmin konusu oldukça sıradan. klişeler ile dolu. zengin ve yakışıklı bir oğlan, fakir ama gururlu bir genç kız. beraber girilen bir günah. ayrı düşmeler falan filan. eğer filmin sunduğu tablo gibi manzaralar olmasa, renk uyumları böyle güzel olmasa bu kadar beğenmezdim. romantik filmlerle aram yoktur çünkü. bir de bu filmi güzel kılan oyunculuklar. kızın babasının tavırları (kızdığım yerler olsa bile) çok sevimli ve çok doğaldı. bence harika oynamış. ayrıca bu film sırf içindeki çok seven ama sevgisinin karşılığını göremeyen felipe için bile izlenebilir. ulan bu adam herkese örnek olsun. namus denilen kavram tam da bu adamdaki şey. mükemmel bir vicdanı var. çok iyi kalpli. başrollerden daha çok sevdim kendisini. bu arada bebekler dünyanın en güzel şeyleri bence. kimse onlara karşı koyamıyor. dünya onlar için dönüyor bile olabilir.
şu karenin güzelliğine bakar mısınız? mis, mis.
ayrıca günümüz filmlerinde cinselliğin ne kadar mide bulandırıcı bir şekilde gözümüze sokulduğunu biliyorsunuz. bu film tek kareyle iki insanın beraber olmasını öyle güzel anlatıyor ki. ten bile görmeden, bir öpücüğe şahit olmadan bunu izleyici çok kolay anlıyor. böyle inceliklerin de hastasıyız.
işte sözünü ettiğim o kare.
gözlerinizin bayram etmesi için izleyebileceğiniz minnoş bir film.
şu karenin güzelliğine bakar mısınız? mis, mis.
ayrıca günümüz filmlerinde cinselliğin ne kadar mide bulandırıcı bir şekilde gözümüze sokulduğunu biliyorsunuz. bu film tek kareyle iki insanın beraber olmasını öyle güzel anlatıyor ki. ten bile görmeden, bir öpücüğe şahit olmadan bunu izleyici çok kolay anlıyor. böyle inceliklerin de hastasıyız.
işte sözünü ettiğim o kare.
gözlerinizin bayram etmesi için izleyebileceğiniz minnoş bir film.
devamını gör...