michelin yıldızı

michelin yıldızı, fransız araba lastiği üreticisi michelin tarafından otel mutfaklarına ve restoranlara verilen bir prestij ödülüdür.

joel robuchon, sahip olduğu 31 michelin yıldızıyla dünya'daki en prestijli mutfak şefidir. bu başarısı sayesinde kendisine "yüzyılın şefi" ünvanı verilmiştir.

artık önceki yıllara göre pek etkisi kalmayan derecelendirme.

edebiyatçıya verilen nobel ödülü neyse, bir sporcu için olimpiyat madalyası neyse, bir şef için de michelin yıldızı onu ifade eder.
zamanla gizli jüri üyelerinden meydana gelen bir oluşum, bu yıldızları belli başlı restoranlara dağıttılar. yeryüzü üzerinde bu yıldızlara sahip sınırlı sayıda restoran var. büyük ihtimal 50 civarında restoran mevcut.

türkiye sınırlarındaki restoranlar için değerlendirilmesi yapılmayan yeme-içme standartlarının tabusudur.

bugün michelin guide töreninde fatih tutak 2 michelin yıldızı alarak bizleri gururlandırmıştır. kendisini ve 1 yıldız alan diğer şefleri tebrik ediyor, 3. yıldızı da ileride almalarını diliyorum.

az önce ntv de mevzusu vardı. 4 restoranımız 1 yıldız, 1 restoranımız 2 yıldız almış. ha 2 yıldız alan restoran birde "yeşil yıldız" almış (bu yeniymiş, çevrecilik zart zurt) uzmana göre yıldızların önemi şöyle.
1 yıldız: benzer restoranlara göre çok daha iyi
2 yıldız: gezi rotanızı değiştirecek kadar iyi
3 yıldız: üzerine gezi planlamanız gerektirecek kadar iyi

abi adam bir anlatıyor bildiğin gizli örgüt gibiymiş bu amcalar, önce "beni listenize alın" diye başvuruyormuşsunuz...bu işlemler sırasında kesinlikle görüntülü görüşme falan olmazmış. neyse başvuran restoran aylarca izlenirmiş, mali yapısı, tutarlılığı, vs vs. listeye girdiniz diyelim (bunu haber veriyorlar mı bilmiyorum) ne zaman? kim? kimle? yerli, yabancı... hiç bir şeyden habersiz gelirlermiş, tek seferde değil, düzenli olmayan zamanlarda, belki de üst üste 2 gün, belki de aylarca aralıklı... kısacası kurum sahibi ve çalışanları, asla michelin den kim geldi, kim gitti, ne zaman geldi bilemezlermiş. bizdeki kalite kontrol kurumları gibi, aaaaa dur orda benim dayım var, dur dur denetmen benim amcamın oğlu gibi yawşak ilişkiler asla olmuyor.
yani yabana atılacak bir mevzu değil. düşünün, mutfağımızda mutfağımız deriz dimi? koca ülkede
sadece 4 restoran 1 yıldız alabildi. sadece 4...o da 1 yıldız.
ayrıca şöyle bir şey varmış; test ettikleri şey "türk mutfağı" değilmiş, zaten yıldız alanların hepsi de modern mutfak ürünleri sunuyormuş, yani yıldızlar bizim karnıyarığa verilmemiş. öyle bir kategorileri yokmuş. adamlar gastronomiyi sadece yemek çeşitleri olarak almıyorlar, komple hizmet anlayışı olarak bakıyorlar, yani sahanda yumurta yaparak da yıldız alabilirsiniz. turizme katkısından bahsetti biraz, rakamlar verdi, 3 yıldız alabilen bir restoranımız olsaydı o kruvazör gemileri ile gelecek olan turistin bırakacağı dövizden bahsetti, oy oy oy.

oha lan, yemekle aram sıfırdır ama çok ilgimi çekti bu konu nedense.

başa bela bir durumdur da aynı zamanda. inanılmaz bir standardizasyon ister.o gözlemci oraya geldiği ilk gün ne yediyse aynısı olmalı o gün gelen tereyağı çok lezzetli diyelim aradan 3 yıl geçmiş aynı gözlemci gelir alır gider o yıldızı.ateşle oynamak gibi yaptığın yemeğin kaynaklarına öyle hakim olmalısın ki ömür törpüsü bir şey kanımca.

böyle bir iş.