mikasa top

bir neslin ayaklarının, kafalarının, ellerinin gerçekten sağlam olarak yetişmesine sebep olan futbol topu. ha osmanlı'da mermer dövmüşsün ha bu top ile mahalle abisi sana abanmış, kesinlikle aynı etkiyi yaratır.

vuracaksanız iyi, tutacaksanız kötü top.

yüzümde bir sızı hissettim adını duyunca. kafa topuna çıkıp, vurmamak için elinden geleni yaptığın topumsu gülle.

buna kafa atan arkadaşlar vardı. öyle delikanlı bir nesil gelmemiştir. ha mermiye kafa at ha bu topa kafa hiçbir farkı yok. ne değişik bir toptu be. evet.

yanlış hatırlamıyorsam bu top 5 katlı oluyordu. rüzgarlı havalarda deli falso alıyordu. çanakkale savaşı döneminde üretilmiş olsaydı dosta güven düşmana korku verirdi cephane olarak kullanırdık.

yüze çarpınca felç geçirmiş izlenimi yaratıyordu. evet.

vakti zamanında aklımın yarısını benden herhalde tahmini 2475 taksitle çalan obje. ne işine yaracaksa artık. hiç.

(bkz: sevgiliyle telefonda konuşurken surata abanılmış top gelmesi)

mikasa ft size 5.

bir (bkz: kames top) değildir.

oynamayalı çok olmuştur. oynamayalı dediysem zaten orjinaliyle değil.
zengin bir çocuğun mikasa topu olacak patlayacak, onu çöpe atacak. biz de onu çöpten alacaz, bakkaldan da bir tane kames plastik top alacaz. mikasanın altıgen parçalarından ikisini, üçünü kesip çıkaracaz. sonra kamesin havasını boşaltacaz, onu mikasanın içine sokup havasını tekrar şişirecez. söktüğümüz altıgen parçaları da yapıştıracaz al sana mikasa futbol topu. çocukluğumuz yokluk içinde geçti. memur çocuğuyduk biz. fırsat eşitliği yoktu akranlarımızla. çok şükür yaşayamadıklarımızı yaşatmayacak kadar iyiyiz şimdi. yokluğunda, sebep olanlarında anasını s.

bir nesli kısır bırakmışlığı var.

ülkedeki iq düşüklüğünün müsebbibi. nice koçyiğitleri telef etmişliği vardır.

mahalle abilerinin at bagıyım abinin kıllı göğsüne dediği futbol topuydu bir zamanlar. şimdi var mı bilmiyorum ama biz çocukken kaliteydi.

patlamış futbol topunun içine yarıp plastik top sokuyor sonra yardığımız kısmı annenize tekrar diktiriyorduk belki de o bu sebeplerden dolayı mikasa gözümüze lüks görünmüştür, bilemiyorum.

top değil gülle adeta. ortaçağ’dan kalma her biri. hayatımda bir kez büyük bir hevesle kalecilik yapmak istedim, onda da bu marka yüzünden balona dönen parmaklarımın bir hafta zonklaması ile bir daha asla dedim. futbolla son büyük münasebetim bu olabilir.

bunula bir de ıslatılmamış sert, toprak zeminde oynadığınızı düşünün.
alt yapıda oynarken, a takım maçlarından önce çıkar maçlarımızı yapardık ve saha sadece a takımlarının maçlarından önce ıslatılırdı. top bir dert, düşsen saha jilet gibi her yanını keser ayrı dert...