1.
marillion'un en bilinen 'acayip birşey' albümü. 1985. konsept albümdür. sık seyahatler, uzak mesafe, hayata farklı hedefler vs. derken kopan bir ilişkinin terkedilen tarafı olan vokalist fish ayrılık acısının ardından biraz asit çakar ve o kafayla parkda bahçede dolanıp evde tavana baktığı iki günün ardından albümün iskeletini yazar.
albüm ilişkinin hikayesinden çok fish'in "ulan ben niye böyle oldum hayatta" sorgulamasıdır. ora bizim bankımızdı, duvarımızdı, parkda çocuklar oynuyor biz bir daha şöyle mutlu olamadık falan derken progresif rakın en kendine özgü soundlarından birini bulur.
albümün ilk kısmı adamın kafası gibi, -bir düşünceden diğerine aktığı belli olsun diye- adeta tek sekans yürür. pseudo silk kimono, kayleigh, lavender birbirini kesintisiz takip eder. kayleigh en bilinen hitleri olur.
grubun gitaristi steven rothery şarkının akıllara kazınan ping-pong ekolu girişini amfisinin özelliklerini kızarkadaşına gösterirken, artistik sırasında bulmuş. benim de ilk öğrendiğim melodik solodur ayrıca. çok lazım bunu bilmeniz.
bu albümden sonra zaten bi tuhaf olduğunu artık farkettiğimiz fish, grup menejeriyle kavga etmeye başlayıp, bir albüm daha kavga dövüş yapıp gruptan ayrılıyor, grup tam patlayacakken içine patlayıp bir daha asla misplaced childhood popülerliğini yakalayamıyor.
albümü baştan sona dinleyecek zamanı olmayanlar: yukarıdaki açılış üzerine misplaced rendezvous çakın. bu son şarkı bitter suite diye tek kayıt konmuş şarkının dördüncü alt şarkısı. dedim ya adamın kafası gibi albüm.
aha:
albüm ilişkinin hikayesinden çok fish'in "ulan ben niye böyle oldum hayatta" sorgulamasıdır. ora bizim bankımızdı, duvarımızdı, parkda çocuklar oynuyor biz bir daha şöyle mutlu olamadık falan derken progresif rakın en kendine özgü soundlarından birini bulur.
albümün ilk kısmı adamın kafası gibi, -bir düşünceden diğerine aktığı belli olsun diye- adeta tek sekans yürür. pseudo silk kimono, kayleigh, lavender birbirini kesintisiz takip eder. kayleigh en bilinen hitleri olur.
grubun gitaristi steven rothery şarkının akıllara kazınan ping-pong ekolu girişini amfisinin özelliklerini kızarkadaşına gösterirken, artistik sırasında bulmuş. benim de ilk öğrendiğim melodik solodur ayrıca. çok lazım bunu bilmeniz.
bu albümden sonra zaten bi tuhaf olduğunu artık farkettiğimiz fish, grup menejeriyle kavga etmeye başlayıp, bir albüm daha kavga dövüş yapıp gruptan ayrılıyor, grup tam patlayacakken içine patlayıp bir daha asla misplaced childhood popülerliğini yakalayamıyor.
albümü baştan sona dinleyecek zamanı olmayanlar: yukarıdaki açılış üzerine misplaced rendezvous çakın. bu son şarkı bitter suite diye tek kayıt konmuş şarkının dördüncü alt şarkısı. dedim ya adamın kafası gibi albüm.
aha:
devamını gör...