1.
kişinin kendini denetlemesi, derin muhasebede bulunması.
devamını gör...
2.
(bkz: murakabe kalemi)
devamını gör...
3.
gecenin bir yarısı uyku tutmadı yine. ee ne yapalım bu saatte beklemekten başka yapılacak çok şey yok aslında. tabi boş bekleme değil teyakkuzda bekleme yarı düşünce yarı dinlenme.
efendim bu murakabe dingin bir bekleyişmiş. tabi insan bekliyorsa geleceği bekler. saniyeler dakikaları dakikalar saatleri saatler günleri ayları...
biz bekliyoruz akıbeti hayrımızı şerrimizi. yarın için kafamda yapılacak şeyler olsada bu benim planım bunun dışında başıma geleceklerin günün bana getireceklerinin, kime selam verip kimden tatlı bir söz işiteceğim benim planım dışında. eskiler çok derdi akıbetimiz hayrolsun diye. şu kendi kendini nefsi için paralayanları anlamak çok güç doğrusu. rızkının garantörü benim sen imanının telaşına düş diyen yaratıcıya şirk koşar gibi her gün ay yıl ve yılların hesabını yapanlar. ne büyük dalalet ve yanılgı içindeler. hastahane koridorlarında sadece kendisini hasta sanıp üç kağıtla insanların sırasını çalanlar, banka kuyruklarında türlü dalavere yapanlar, adliyelerde, belediyelerde dosya atlatanlar he sen uyanıksın senin ecele yetişmen lazım. gir bakalım onca insanın günahına hırsın yesin bitirsin seni. neyse birde madalyonun öteki yüzü var. allah buyuruyorki cennet ehlinin çoğunluğu saftır diyor. evet evet anladığımız biçimde saf. bildiğin saf. sen istediğin kadar uyanık geçin düzenbaz hilekar her yaptığın beyhude anliyacağın. konumuzdan sapmayalım ara ara bu murakabe işini yapalım. düşünelim.
efendim bu murakabe dingin bir bekleyişmiş. tabi insan bekliyorsa geleceği bekler. saniyeler dakikaları dakikalar saatleri saatler günleri ayları...
biz bekliyoruz akıbeti hayrımızı şerrimizi. yarın için kafamda yapılacak şeyler olsada bu benim planım bunun dışında başıma geleceklerin günün bana getireceklerinin, kime selam verip kimden tatlı bir söz işiteceğim benim planım dışında. eskiler çok derdi akıbetimiz hayrolsun diye. şu kendi kendini nefsi için paralayanları anlamak çok güç doğrusu. rızkının garantörü benim sen imanının telaşına düş diyen yaratıcıya şirk koşar gibi her gün ay yıl ve yılların hesabını yapanlar. ne büyük dalalet ve yanılgı içindeler. hastahane koridorlarında sadece kendisini hasta sanıp üç kağıtla insanların sırasını çalanlar, banka kuyruklarında türlü dalavere yapanlar, adliyelerde, belediyelerde dosya atlatanlar he sen uyanıksın senin ecele yetişmen lazım. gir bakalım onca insanın günahına hırsın yesin bitirsin seni. neyse birde madalyonun öteki yüzü var. allah buyuruyorki cennet ehlinin çoğunluğu saftır diyor. evet evet anladığımız biçimde saf. bildiğin saf. sen istediğin kadar uyanık geçin düzenbaz hilekar her yaptığın beyhude anliyacağın. konumuzdan sapmayalım ara ara bu murakabe işini yapalım. düşünelim.
devamını gör...
4.
arapça rḳb kökünden gelen murāḳaba(t) مراقبة “denetleme, kontrol etme” sözcüğünden alıntıdır. bu sözcük arapça raḳaba رَقَبَ “gözetti, kontrol etti” fiilinin mufāˁala(t) vezninde ııı. masdarıdır. murakıb, denetleyici.
devamını gör...
5.
o yüzden eski insanlar kontrol kalemine murakabe kalemi derlerdi..
devamını gör...