normal sözlük'teki aile ortamı

dostlar bu kişiye göre değişecektir tabii ama sözlükte çok güzel dostluklar edindim. yeri geldi mutluluğuma, yeri geldi hüznüme ortak oldular. sosyal medyaya pek ısınamayan ve güvenmeyen ben bile burada çok güzel arkadaşlıklar edindim.
herhangi biri
pastirmaliçörek çörekçigim :)
domestic hıyar
gomercan
son feci mars
hendrix
kendisine benzemeyen insan
köylü yazardan ironiler
bengaripsengüzeldünyaumutlu
miko
(gbkz: rimbaud
salvadore
atlantik
zülal_kalender1
ozgur1ey
ve sayamadıgım sevgili yazarlarımız. hepsine teşekkür ediyorum. bu zamana kadar sözlükte tartıştığım ya da kötü bir geçmisim olan kimse yok ve olmamasını diliyorum. sözlükte çok sıcak bir ortamın olduğu kesin ama aile biraz iddali bir kavram . benim fikrim boyle dostlar. kendinize iyi bakin :)

vallahi tam bir aile ortamı. bizim ailede kimse kimseyle konuşmaz. iki kardeşimle aram bozuk, teyzelerimin ikisi büyük dayımla, büyük teyzem küçük teyzemle, ben komple baba tarafımla konuşmam. sözlük da aynı bizim aile.

modlar tarafından bıçağın ucunda elma ikram edilen ortam.

ilk tanımı heady'ye ait olan başlık. trolllerle ilgili kısım hariç imzamı atarım tanımına*.
aile nitelemesi abartılı gelebilir ama biraz mübalağadan zarar gelmez*.

not editi: başlığı açan yazar da farkındadır ihtilafların, yine de olaylara güzel bakmak ve bu başlığı açmak istemiş olabilir. imzamı atarım dediysem, bu bir temenniyi yansıtıyor işte...

(bkz: biz bir aileyiz diyen şirket)

halam ? dayım ? amcam ? ben ? lütfen bilgilendirme yapılsın. kendim boşlukta hissettim ben.

dilozof tavsiyesi ile gelip ailenin bir parçası olmaktan mutluluk duyduğum yer. güzel olan şeylerin bir bozulma bir de deforme süreçleri olur. izleyelim görelim bakalım.

m.facebook.com/story.php?st...

ben kimseyi tanımıyorum :( keşke bu siteden güzel arkadaşlar edinsem

heidi intro müziği ile kırlarda koşma isteği uyandıran pozitif başlık.

teeeee yaşamdersleri.com*'dan beri forum/sözlük kültürünü izleyen, okuyan, yazan birisi olarak ve aranıza katılalı 5-6 gün olmuş olan birisi olarak şunları söyleyebilirim.
1. aile olmaktan kastın ne olduğunu anlamaya çalışmayın, sadece yaşayın. gelip salondaki boş koltuklardan birine oturun işte, ki çok var. yatak odasına ve büyük kızın odasına girmeyi denemeyin.* tv kumandası da kimin elindeyse rica ederseniz verir merak etmeyin. gerçekten aileyiz sanıp da harçlık falan istemeyin la heady'den. isteyecekseniz 100$'ın üzerindeki adamın resmi nickli baba'dan isteyin. *
2. moderasyona laf söyleyene de şunu söyleyebilirim. sen moderasyon görmemişsin aslanım. böyle serbest serbest dolaşacan haaa??elime paspas verilip yerleri süpürmüşlüğüm var benim. *
şimdi isim verip de milletin içinde egosunun haz almasını istemiyorum ama bazı moderatörler var ki, bir elinde on marifet, sanki tek eli klavyede öbür eliyle tenis oynuyor gibi.
3. nedense "troll" kelimesini yazan ve okuyan kişilerin aynı anlamda buluşmadıklarını düşünüyorum.
4. çivisi çıkmış şu dünyada hiç bişey için can sıkmaya değmez. bak geçen biri çıktı "internetten yazıştığım kıza aşık oldum ben? akıl verin " diyo, kimi babasının ne mal olduğunu, kimi sütyenin çorba içmek için ne gadan kullanışlı olduğunu anlatıyo.
lan ben abime bunları anlatsam dayak manyağı yapar beni..
aile dediğin böyle olur bazen. kan ya da can bağı gerekmez. bazen o an'ı paylaşmak için "cam bağı" da yeter. [kamera değil lan, cam. bildiğin cam. hani pencereye takılan, hani telefon ya da pc ekranında olanından. evet tarafından.]
vel hasılı işte talisca gittiğinden beri, orta sahanın ileri uca bakan tarafının tadı yok annadın mı ?

ya benim bir tanem kuzguncuktaki vişne'nin canı laz böreği çekmiş yaparım heman, dur çıkarayım buzluktan milföy hamurunu. yufka açamayan ama hazırıylan sanat eseri yaratanlardan ben. *
allah için şu korona zamanı en canımın çektiği muhabbet aile ortamı muhabbeti.
gerçi allaha hamd olsun, evim aile ortamı ama olsun fazla aile göz çıkarmaz.
şahsen tanımasamda tanımları ile tanıdığım çok sevdiğim yazarlarla aile gibi idim zati. onlar beni bilir ben onları bilirim.

tv izyeyen varsa çok güzel, boş boş bakarım.
kedi varsa sever, koşa koşa ellerimi yıkarım.
51 ve okey dışında oyun bilmem.
kitap muhabbeti varsa oraya yapışabilirim.*
balkonda yıldızlara bakanlara çayımla eşlik edebilirim.
güzel anlatan varsa çok güzel dinlerim
güzel dinleyen varsa çok güzel anlatırım.
elimde telefonumla her dakka çocuklarımı yoklayarak ne yardan ne serden geçmeden katılırım valla.

yeni geldiğim için o aile ortamında henüz kendimi bulamadım ama bu zamanla bulamayacağım anlamına gelmiyor. buraya yazmayı yorum yapmayı seviyorum. tanınmamak bu işe ayrı bir zevk katıyor. cidden buradaki yazarları sevdiğimi söyleyebilirim. hiç birisi boş bir insan değil.

katılmakla mutlu olduğum ortam.

olmayan ve zaten olmaması gereken ortamdır.
iş yerinden okula, her kim size "biz burada bir aileyiz" ağzı yapıyorsa, bilin ki tüm yaşamı ince bir riyakarlık içinde omurgasız bir insandır o kişi. ve sömürücüdür de. kimse kimseyle aile olmak zorunda değil.
geçin bu boş lafları.

ben sürekli misafirliğe gelip sehpahada elma yiyen amcayım.

kesinlikle aile ortamı mesela moderatörler hoşlarına gitmeyen bir tanım olduğunda bir baba edasıya "höst" deyip yapıştırıyorlar şaplağı enseye.

sözlük içi başlıkların ve nick altı tanımlarının fazla olmasından kaynaklanan ortam. ekşide bunlar çok değil mesela, o yüzden ekşinin ortamı bodrum kattaki güneş görmeyen, fayansları kırık dökük bir oda gibi. fekat burası odanın yarısı cam olan, bol güneş alan ofis gibi.

selam ve dua lipa.

nicedir böyle samimiyetsiz, tribün şov görmemiştim.

insanlar böyle etkileşimlere muhtaç müdür. napıcaksın katlanarak geçiyor günler.

bilemedim sümsük enişte muamelesinden öte bir şey göremedim.

(bkz: dürtmeyle ilgi çekme sendromu)