1.
insanın hayatın ve yakınlarının değerini daha iyi takdir edebilmesini sağlayacağını düşündüğüm tutumdur.
genç ve sağlıklı olduğunda ölüm sana binlerce yıl uzakta gözükmekte, oysa sınırlı bir biyolojik saaatimiz var ve ne kadar sağlıklı beslenirsek beslenelim, ne kadar düzenli spor yaparsak yapalım yaşlanıp ölüyoruz.
hem kendimizin hemde etrafımızdaki dost ve yakınlarımızın eninde sonunda göçüp gidecek fani varlıklar olduğumuzun farkında yaşamak,
yaşadığımız yenilgileri aşırı ciddiye alıp, başarılarımızı aşırı abartmamamızı, hem kendi kabimizi hem de sevdiklerimizin hatırını kırmadan yaşamamızı sağlayacaktır.
genç ve sağlıklı olduğunda ölüm sana binlerce yıl uzakta gözükmekte, oysa sınırlı bir biyolojik saaatimiz var ve ne kadar sağlıklı beslenirsek beslenelim, ne kadar düzenli spor yaparsak yapalım yaşlanıp ölüyoruz.
hem kendimizin hemde etrafımızdaki dost ve yakınlarımızın eninde sonunda göçüp gidecek fani varlıklar olduğumuzun farkında yaşamak,
yaşadığımız yenilgileri aşırı ciddiye alıp, başarılarımızı aşırı abartmamamızı, hem kendi kabimizi hem de sevdiklerimizin hatırını kırmadan yaşamamızı sağlayacaktır.
devamını gör...
2.
herkesin yapması gereken eylem. ben yapıyor muyum? kısmen. bazen öleceğim gerçeğine dayanıp yaşarım, bazen aaaaah bana ne ölümden, ölüm anı gelene kadar sağım işte diyip umursamam. değişiyor. kendinizin öleceği olduğu gerçeği size çok ağır geliyorsa en azından çevrenizdekilerin her an ölebileceklerini düşünün ve ona göre davranın. özellikle yaşlılara. pozitif olmaya ve kimseyi kırmamaya çalışın. arkanızda istemeden kırgın insanlar bırakmayın sonra.
devamını gör...
3.
peygamberimiz (sav) “bütün zevkleri kökünden yok eden ölümü çokça hatırlayınız!” buyurur. ölümü akılda tutarak yaşamak, aslında olması gerekendir zira insan, çoğu zaman günlük işler içerisinde gaflete dalar, nereden gelip nereye gitmekte olduğunu unutur ama ara sıra ölümü hatırlamak, zamanı daha iyi kullanmayı, belki yapılan iyilikleri çoğaltmayı, kötülüklerden de uzak durmayı sağlar.. sufiler, ölümü "can kafesinde hapis halindeki ruhun özgürleşmesi" olarak tanımlarlar ve ölüm, aslında bir yok oluş değil, ruhun özgürleşmesidir ama öncelikle, ruhun bu dünyadayken özgürleşmesi gerekir ki ölüm anında da özgür olabilsin.. bu dünyadayken ruhun özgür olabilmesi ise, ölmeden önce ölmekle mümkündür... ölmeden önce ölmek, ruhun arındırılması, nefsin egemenliğinden kurtarılması yani tüm duyguların nötrlenmesi demektir.. ruhu temiz olanlar, tepkisel değillerdir, iç dünyalarındaki çatışma bitmiştir, yaşanan her şeyde bir hayır olduğunu bilir, tam teslimiyet içerisindedir. hem bu dünyada hem de ölümden sonra ruhları huzur ve sukunete kavuşmuştur.
devamını gör...