otizm

üç (3) yaşından önce başlayan ve ömür boyu devam, bazı faaliyetlerde normalden daha geride seyreden, kavrayış güçlüğü, zihinsel hastalık.

otizmli çocuk çok az göz teması kurar, sosyal etkileşim bozuklukları, iletişim bozuklukları özellikleri arasındadır.
yalnızlıkları arkadaş sayısı ile değil arkadaşlarının kalitesi ile ölçülür. arkadaş edinmekte zorlanabilirler.
yineleyici bir tavır sergilerler, tekrar etmek, oyuncaklarını üst üste dizmek olarak örnek verilir.

otizmin kalıcı bir tedavisi yoktur, sağlıklı iletişim kurularak, hayattan izole etmeyerek, farkında olarak hayatımızda yer vermeli, bunun bir gerilik, engel olmadığını bilmeliyiz. sevgi ve doğru iletişim ile halledilemeyecek hiçbir şey yoktur.

otizm, nöropisikiyatrik rahatsızlardan birisi olup bir hastalık türüdür. fransızca kökenli bir sözcük olan otizmin türkçe karşılığı içe yönelikliktir. otizmin belirtileri şunlardır:
1) belirli davranışları yinelemek.
2) belirli sözcükleri ya da cümleleri yinelemek.
3) bazı konularda takıntılı olmak.
4) insanlarla iletişim kurmakta zorlanmak, içine kapanmak ve kendi hayal dünyasında yaşamak.
5) organize etme zorlukları, çevredeki değişimleri anlayamamak, kabullenememek ve sınırlı ilgi alanına sahip olmak vb.
otistik insanlar, hastalığın da etkisiyle daha erken bunar.

20 yıl önce 1000 çocukta 1'ken bugün 36 çocukta 1 görülen ve bu şekilde artmaya devam ederse tahminimce 50 yıl sonra her 2 kişiden birinin müzdarip olacağı ve bu yüzden medeniyetlerin yok olup çok farklı bir yaşayış şeklinin dünyada var olmasına yol açacak nöropsikiyatrik durum..

tam adı otizm spektrum bozukluğu. ilk tanımlanması 1943 yılında avusturya-amerika kökenli psikiyatrist leo kanner tarafından yapılmıştır.
sosyal etkileşim, iletişimde zorluk(dil gelişiminin zor olması) ve tekrarlayıcı davranışlarla kendini gösteren nöro-gelişimsel bir bozukluk.

öncelikle bir hastalık değil. sebebi birden fazla ancak temel sebep genetik ve çevresel faktörler.

3 yaşından önce tanılanabiliyor.
ismine dönüp bakmama, göz teması kurmada zorluk, taklit etme becerisini gerçekleştirmede zorluk ve duygusal ifadeleri anlamakta zorlanma yaşayabilirler.
1980’lerde dsm dediğimiz tanı ölçütleri kitabında tanımlandı.

günümüzde çok yaygın. sebebi çok çeşitli ama genel kanı medyanın etkisi. çok küçük yaşta telefon, tablet ve televizyonla tanışan çocuklarda risk daha fazla. bu yüzden 3 yaştan önce (önerilen 2 yaş ama 1 yıl daha sabredilebilir sanki) teknolojiden uzak tutmak gerek..

otculuk, ot yiyenler. vejetaryenler ve veganlardir yani. hepsi otistler. evet.