1.
oksijen küçük bir alan ve tek kişinin oyunculuğuyla ilerlese de heyecanını hiç kaybetmeyen bir film. bir kadın uyanır ve bir yerde kapalıdır. vücudunda kablolar vardır. önce onlardan kurtulur. sonra nerde olduğunu anlamaya çalışır. kim olduğunu bile hatırlamamaktadır. ama tüm bunlardan hariç bu kadının çok önemli bir sorunu var. oksijeni yakında tükenecek. eğer bir çaresini bulamazsa kimsenin bilmediği bu yerde ölecek. izlediğim en güzel bilim kurgu filmlerindendi. kadının nerde olduğunu öğrendiği an çok üzüldüm onun için. hele ki bulunduğu konumda yapacaklarının sınırlı olması insanı ekstra geriyor izlerken. yaşamanın bir yolunu bulacak mı? fragmana mutlaka göz atın ve hemen filmi izleyin.
devamını gör...
2.
geçtiğimiz hafta izleme fırsatı bulduğum film olur kendileri. oldum olası tek mekân filmlerine hastayım. birde bu durum bilim kurgu ile birleşince tabiri caizse tadından yenmez olmuş. tabi ki bunda yönetmen alexandra aja 'nın büyük katkısı olmuştur. ama bilim kurguyu tek mekâna sıkıştıracak senaryoyu yazan adamı da gözlerinden öpmek lazım. christie leblanc 'in senaryosunu yazdığı bir filmi ilk kez izledim. biraz bakınayım başka neler yapmış bu adam dedim ve biraz bakındım. meğer adamın ilk uzun metrajlı filmiymiş bunu öğrenmiş oldum. bundan sonra merakla diğer senaryolarını bekleyeceğim artık. film gerilim ögelerini bilim kurgu ile çok güzel harmanlamış eyvallah. şu oksijen sayacı cidden insan da gerginlik yaratıyor. o hissi gayet başarılı vermişler. yalnız tek mekân derken biraz ipin ucunu kaçırmışlar. bildiğin tabut abi orası. hem de geri sayım sayacı olan bir tabut ve o sayede heyecan tepe noktalarda geziniyor.
hanım ablamızın oyunculuğu da fena değil. izlettirdi o kadar dakika kendisini. ama benim için filmin kahramanı milo. bugüne kadar yığınla bilim kurgu filmi izlemiş biri olarak şunu söyleyebilirim ki; milo kadar dürüst bir sanal zekâ ile karşılaşmadım. resmen adamın dibi. malumunuz olduğu üzere, bu sanal zekâ karakterlerin çoğunda manipülasyon hastalığı var. bunun da müsebbibi arthur c. clarke ile stanley kubrick! işte milo, bu ikilinin yarattığı, güvenilmez, orası burası oynayan, sürekli zihin oyunlarıyla karakterlerin psikolojisini bozan, sanal zekâ alışkınlığına bir tepki olarak ortaya çıkmış gibi duruyor. resmen bir isyan ateşi yakmış. bu yüzden, filmin kilometre taşı beni için milo. milo bir yana diğerleri bir yana!
tek mekânda bilim kurgu ve gerilim ögelerini başarılıyla birleştirmiş olan bu filmi izlemezseniz çok şey kaçırırsınız kanımca. hele ki, milo ile tanışmazsanız, hayatınızın hatasını yaparsınız, benden söylemesi. *
hanım ablamızın oyunculuğu da fena değil. izlettirdi o kadar dakika kendisini. ama benim için filmin kahramanı milo. bugüne kadar yığınla bilim kurgu filmi izlemiş biri olarak şunu söyleyebilirim ki; milo kadar dürüst bir sanal zekâ ile karşılaşmadım. resmen adamın dibi. malumunuz olduğu üzere, bu sanal zekâ karakterlerin çoğunda manipülasyon hastalığı var. bunun da müsebbibi arthur c. clarke ile stanley kubrick! işte milo, bu ikilinin yarattığı, güvenilmez, orası burası oynayan, sürekli zihin oyunlarıyla karakterlerin psikolojisini bozan, sanal zekâ alışkınlığına bir tepki olarak ortaya çıkmış gibi duruyor. resmen bir isyan ateşi yakmış. bu yüzden, filmin kilometre taşı beni için milo. milo bir yana diğerleri bir yana!
tek mekânda bilim kurgu ve gerilim ögelerini başarılıyla birleştirmiş olan bu filmi izlemezseniz çok şey kaçırırsınız kanımca. hele ki, milo ile tanışmazsanız, hayatınızın hatasını yaparsınız, benden söylemesi. *
devamını gör...
3.
oyuncu listesinde mélanie laurent, malik zidi, mathieu amalric, eric herson-macarel, laura boujenah, cathy cerda, marc saez ve annie balestra gibi oyuncuların olduğu 2021 yapımı bilim kurgu/dram türündeki bu filmin yönetmeni ise alexandre aja'dır.
gözünü bir kapsülde açan elizabeth hansen etrafını kontrol eder ve kapsülün açılmadığını anlayınca panikler kendisiyle konuşan gelişmiş yapay zeka mılo ona yardım etmektedir ama bütün istediklerinin olmadığını anladığında ise panikleyen elizabeth kendi adını bile hatırlayamaz başlarda ve aradığı acil numaralara adını söyleyemez ama yerini bulmalarını ister. bir süre sonra adını hatırlayan elizabeth onlara adını söyler ama adamların onu oyaladığını düşünerek telefonu kapatır sonrada kocası olduğunu düşündüğü adamın adına kayıtlı iki numara olduğunu öğrenen elizabeth ikisini de arar ama biri açılır kocası olduğunu düşündüğü léo ferguson sorunca karşı da konuşan kadın ona sinirlenir ve bir daha bu numarayı arama der. elizabeth kapsülü açmanın bir yolunu arar ama acilden çıkan insanlar ona kodları vermez ve kendisini geri arayan kadın ona kodları verir ama onları hiper uyku için kullanmasını söyler ve oksijenin yüzde ikinin altına düşmeden bunu yapmalısın der. kendisine ne olduğunu anlamaya çalışan elizabeth ise içinde bulunduğu kapsülün ekranını açmanın bir yolunu bulur ve bizi başta ürküten bir görüntü ile karşılaşsak da aslında yeni bir dünyaya yolculukta olduğunu öğrenir. daha sonra bir yolunu bulup videoları izledikten sonra kendisinin ise aslında bir klon olduğunu öğrenir başta hayal kırıklığa uğrasa da bir yolunu bulur ve hayatta kalır gittikleri gezegende eşi ile sarılmalarını görürüz ve film biter.
film güzel ama çok fazla gizem bazılarını sıkabilir. yine de iyi seyirler.
gözünü bir kapsülde açan elizabeth hansen etrafını kontrol eder ve kapsülün açılmadığını anlayınca panikler kendisiyle konuşan gelişmiş yapay zeka mılo ona yardım etmektedir ama bütün istediklerinin olmadığını anladığında ise panikleyen elizabeth kendi adını bile hatırlayamaz başlarda ve aradığı acil numaralara adını söyleyemez ama yerini bulmalarını ister. bir süre sonra adını hatırlayan elizabeth onlara adını söyler ama adamların onu oyaladığını düşünerek telefonu kapatır sonrada kocası olduğunu düşündüğü adamın adına kayıtlı iki numara olduğunu öğrenen elizabeth ikisini de arar ama biri açılır kocası olduğunu düşündüğü léo ferguson sorunca karşı da konuşan kadın ona sinirlenir ve bir daha bu numarayı arama der. elizabeth kapsülü açmanın bir yolunu arar ama acilden çıkan insanlar ona kodları vermez ve kendisini geri arayan kadın ona kodları verir ama onları hiper uyku için kullanmasını söyler ve oksijenin yüzde ikinin altına düşmeden bunu yapmalısın der. kendisine ne olduğunu anlamaya çalışan elizabeth ise içinde bulunduğu kapsülün ekranını açmanın bir yolunu bulur ve bizi başta ürküten bir görüntü ile karşılaşsak da aslında yeni bir dünyaya yolculukta olduğunu öğrenir. daha sonra bir yolunu bulup videoları izledikten sonra kendisinin ise aslında bir klon olduğunu öğrenir başta hayal kırıklığa uğrasa da bir yolunu bulur ve hayatta kalır gittikleri gezegende eşi ile sarılmalarını görürüz ve film biter.
film güzel ama çok fazla gizem bazılarını sıkabilir. yine de iyi seyirler.
devamını gör...
4.
2021 yapımı, türkçeye 'oksijen' adıyla çevrilmiş, tek mekanda çekilmiş bir bilim-kurgu filmi.
sözlükte görüp izlemeye karar verdiğim filmlerden biri oxygen. spoiler içermeden konusundan bahsedersem:
kapalı, dar bir alanda uyanan liz; elektronik cihazlara bağlı olduğunu fark eder, neden burada olduğunu anlayamadığı gibi kim olduğunu hatırlayamaz, bulunduğu yerden kurtulmak için uğraşırken her geçen sürede oksijenin azalmasıyla karşı karşıya kalır. liz, bir taraftan kim olduğunu hatırlamaya çalışırken diğer taraftan oksijeni bitmeden bu yerden kurtulmak için tüm gücüyle çabalayacaktır.
yakın bir zamanda izlediğim moon filmiyle benzer konuya sahip olması nedeniyle açıkçası sondaki sürpriz bana klişe geldi, bende beklenilen etkiyi yaratmadı. ancak filmi baştan sona merakla, ilgiyle izlediğimi söyleyebilirim. ufacık bir yerde mahsur kalan bir kadının yer altında mı bir odada mı ya da hastanede mi olduğu başlarda anlaşılmaması, sona saklanması güzel düşünülmüş. bunu anlamak için siz de ister istemez biraz beyin fırtınası yapıyorsunuz.
senaryosunda ne kadar sürpriz bir sonla karşılaşsak da klasik bir konunun işlenmesi filmin başarısını gölgelediğini düşünüyorum. böyle bir filmde farklı bir fikir ne olabilirdi derseniz, bilemiyorum. o kadar uzun uzadıya düşünmedim.
son zamanlarda izlediğim tek mekan filmlerinde dikkatimi çeken bir şey var ki o da dublajdan mı kaynaklanıyor emin olmamakla birlikte genellikle telefon görüşmelerini çok başarısız buluyorum. ana karakterlerin yaptığı telefon görüşmeleri bir filmin tek mekanda çekildiğini iliklerinize kadar hissetmenize sebep oluyor, bu da üzerinizde boğucu bir etki yapıyor. en azından benim için öyle oldu.
sözlükte görüp izlemeye karar verdiğim filmlerden biri oxygen. spoiler içermeden konusundan bahsedersem:
kapalı, dar bir alanda uyanan liz; elektronik cihazlara bağlı olduğunu fark eder, neden burada olduğunu anlayamadığı gibi kim olduğunu hatırlayamaz, bulunduğu yerden kurtulmak için uğraşırken her geçen sürede oksijenin azalmasıyla karşı karşıya kalır. liz, bir taraftan kim olduğunu hatırlamaya çalışırken diğer taraftan oksijeni bitmeden bu yerden kurtulmak için tüm gücüyle çabalayacaktır.
yakın bir zamanda izlediğim moon filmiyle benzer konuya sahip olması nedeniyle açıkçası sondaki sürpriz bana klişe geldi, bende beklenilen etkiyi yaratmadı. ancak filmi baştan sona merakla, ilgiyle izlediğimi söyleyebilirim. ufacık bir yerde mahsur kalan bir kadının yer altında mı bir odada mı ya da hastanede mi olduğu başlarda anlaşılmaması, sona saklanması güzel düşünülmüş. bunu anlamak için siz de ister istemez biraz beyin fırtınası yapıyorsunuz.
senaryosunda ne kadar sürpriz bir sonla karşılaşsak da klasik bir konunun işlenmesi filmin başarısını gölgelediğini düşünüyorum. böyle bir filmde farklı bir fikir ne olabilirdi derseniz, bilemiyorum. o kadar uzun uzadıya düşünmedim.
son zamanlarda izlediğim tek mekan filmlerinde dikkatimi çeken bir şey var ki o da dublajdan mı kaynaklanıyor emin olmamakla birlikte genellikle telefon görüşmelerini çok başarısız buluyorum. ana karakterlerin yaptığı telefon görüşmeleri bir filmin tek mekanda çekildiğini iliklerinize kadar hissetmenize sebep oluyor, bu da üzerinizde boğucu bir etki yapıyor. en azından benim için öyle oldu.
devamını gör...