pedofili

pedofili, yetişkin bir bireyin, ergenlik dönemi öncesindeki insanlara cinsel ilgi duymasıdır. ilk ergenliğe girmiş bireylere ilgi duymaya hebefili, ergenlikteki insanlara cinsel çekim duymaya ise efebofili denmektedir.

alın bu bilgiyle naparsanız yapın.

(bkz: jeffrey epstein)

cezaevinde en sevdiğim (!) suçlu türüdür.
rüşvet veririm tehdit ederim ne yapar yapar yanıma getirtirim,sonrası şenlik.
türkiye de bulunduğum bölüme hiç gelmedi bende yurt dışında yaşadım o şenliği.
selam olsun üsküp’e.

tahammülümün olmadığı durumdur. beyzbol sopamla kemiklerini kırarım , yada döner bıçağıyla parmaklarını keserim kılım titremez.

beni en çok üzen ve korkutan kelime ortak: pedofili.
kafamda bile canlandıramıyorum bu görüntüyü. bilincimin perdelediği bir şey.
korkunç insanlarsınız! korkunç! korkunç!

bu insanların hasta olduklarını ve tedavi edilmelerinin gerektiğini düşünüyorum. tedavi edilemiyorlar ise kesinlikle insan içine çıkmamaları ve gerekirse insanlardan soyutlanmış bir alanda gözetim altında tutulmaları gerekiyor. biz bu gibi şerefsizler ile yaşamak zorunda olmamalıyız.

dünyanın en aşağılık suçudur. böyle bir şeyin hiçbir mazereti ya da bahanesi olamaz.
buradan da anlık olarak pedofiliye dair tüm ülkelerdeki arama ve indirme sayıları ile oranlarına bakabilirsiniz.

ciddi bir sorundur. veriler ortaya koyduğu üzere maruz kalan insan sayısı küçümsenmeyecek derecededir. mücadele için çalışmaların arttırılması gerekmektedir. özellikle çocuklara okullarda eğitim verilmesi yararlı olabilir.
pedofili haritası

bir hastalıktır. tedavi görmeleri gerekir. aksini iddia eden herkesin tedavi görmesi gerekir. 18 yaş altı evliliği savunan herkes birer pedofili destekçisidir. tedavi görmesi gerekir. bir çocuğa cinsel bir amaçla yaklaşan herkes pedofilidir ve yine tedavi görmesi gerekir.

normal bir kafanın yaşayacağı bir fantezi değildir. rahatsız olanların tedavi edilmesi ya da hadım edilmesi gerektiğini düşündüğüm seksüel deforme.

çoğu dindar kişinin hastalığı.

evet aynen öyle.
15 yaşındaki çocukla evlilik caiz diyen ben değilim.
sizin imamlarınız.

ara ara kiliselerde de ortaya çıkan skandallarda dikkat ederseniz yine bu sapkınlıklar var.

ensar’ı nasıl unuttum yazıklar olsun bana.

etik ve vicdan olarak çok arada kaldığım bir konu. bunun bir hastalık olduğu söylemi işin ciddiyetini küçümsüyor bence. hastalık insanın kontrolü dışında bir durum olduğu için kızma hakkımız olmuyor gibi. mesela birisi grip olunca burnu aktığı için onu suçlayamıyoruz ya. tamam burun akması birilerine zarar vermiyor diyelim. mesela tourette sendromlu birine küfür savurduğu için kızamıyoruz, etik açıdan kızmamamız gerekiyor ya. şimdi bir insan çocuklara cinsel bir ilgi duyuyorsa ve bu bir hastalıksa ona da bir noktada ‘elinde değil’ dememiz gerekiyor mu? ben bunu yapamıyorum maalesef. ama öte yandan da hastalık olmasa kimse böyle bir şeye yeltenmez, ne bileyim yaa ay bunaldım. hiçbir tarafında duramıyorum bu konunun.

bir film izlemiştim, karısı doğum yaptığı gün adam evi terk ediyor. olaylar olaylar oluyor, bir şekilde çocuk ergenliği esnasında ölüyor, ve çocuk ölünce adam evine dönüp karısına pedofili olduğunu, çocuğuna zarar vermekten kaçındığı için onları terk ettiğini söylüyor. kimse böyle bir hayat yaşamak istemez, bu noktada da ayrıca üzülüyorum.

bir de eşcinselliğe de hastalık diyen bir kesim var mesela, ama biz hayır ‘yönelim’ savunması yapıyoruz. ısrarla hastalık diye yırtınan tayfaya hiç geçmiyor bizim söylemlerimiz. acaba biz de bi şeyleri göremiyor olabilir miyiz? sapkınlığa hak veriyor gibi görünmek istemem, sadece anlamlandıramıyorum ben bu durumu, kafamda hiçbir yere oturmuyor yani. düz sapkınlık diyemiyorum çünkü kimse böyle bir hayat yaşamak istemez, yekten hastalık da diyemiyorum çünkü hastalık denince yumuşuyor olay, ‘elimde değil, napayım’ savunması geçerli oluyor. bu açmazdan çıkmak için bazı okumalar yapmak istiyorum, vereceğiniz makale, kitap tavsiyesi varsa turunculandırın lütfen.

yetişkin birinin çocukları cinsel açıdan çekici bulma rahatsızlığı. bazı görüşlere göre pedofili tercih olmayıp doğuştan gelen dürtüler sonucu doğan bir hastalıktır, dolayısıyla tedavisi mümkün değildir.

hastalık mı bilmem ama kastrasyon yöntemiyle cezalandırılması gereken kişilerdir.

çoğalmalarını önlemek gerek.

diğer adıyla sübyancılık, yetişkin bir kimsenin çocuklara cinsel ilgi duymasıdır. bu hastalıktan muzdarib kişilere pedofil ya da sübyancı denir.

çok tehlikeli insan. hastalık olarak nitelendirilmemeli. ne kadar insan bundan muzdarip ne kadarı teşebbüs ediyor merak ediyorum.

dünya'nın en ücra köşelerinde bile vardır. insanın olduğu yerde tecavüz, taciz, pedofili, ölüm, şiddet tarih boyunca olmuştur ve kaçınılmazdır. milyonlarca insan var dünya üzerinde hepsinin hayata bakışı farklıdır bunları aynı hizaya sokmak imkansız. evet.

pedofili demek tecavüzcü demek değildir. sapla samanı ayıramayan şiddet müptelası soytarıların söylediğinin aksine de bu kişilere yaklaşım çükünü kesmek şeklinde değil tedavi etmek üzerine olmalıdır. çünkü tedavi olmadıkları sürece cinsel tatmin yaşamalarının tek yolu tecavüz olduğu için çocuklar adına bir tehdit oluştururlar. peki ölümüne lanetler ve onları öldürmek istediğinizi belirtirken nasıl tedavi olmak için başvurmalarını bekliyorsunuz? doğa size bir beyin vermiş. rica ediyorum kullanın ve duygularınızla değil stratejik düşünün.

ayrıca hastalık düzeyi eşcinsellik, çeşitli fetişler ve zoofili ile aynı boyuttadır. her biri cinsel birer sapmadır. üreme temelli cinsel arzuların başka nesnelere, alakasız bedenlere yönelmesidir ve evet kişinin elinde olmayıp bir yönelimdir.

küçücük çocuklara ilgi duymak anlamına gelen cinsel yönelim. taraflardan birinin reşit olma yaşının (ülkemizde bu 18) altında olacağı için karşılıklı rızadan da bahsedilemez. bunu savunanlara ahan da şunu diyorum.

milletçe hassas olduğumuz ve ciddi sorun olan bir konu, fakat hakkında bilgi eksikliği ve kirliliği bulundurduğumuz da bir konu.

anlatacaklarıma ''hastalık değildir'' diyerek başlamak istiyorum. hastalık demek, bu kişilerin ceza ehliyetinin kalkması demektir. muhakeme yeteneği bulunan birine hasta demek, suça göz yummamız demektir.

pedofili; kişinin, cinsel uğraşının ve uyarımının 18 yaş altı -çocuk yaş grubu- dışında sağlayamıyor oluşudur. genel çerçevede tanımı budur fakat 20 yaşındaki biri ile 16 yaşındaki birinin birbirinden hoşlanması hem yaş farkının az olmasından pedofili değildir hem de cinsel eyleme geçmediği taktirde suç da değildir. pedofili, bunun bir suç olduğunu bilmesine rağmen yani muhakeme yeteneği olmasına rağmen kendinden yaşça küçük çocuk grubuna cinsel haz duymaktır. parafili sınıfına aittir.

tabii <<düşüncelerini eyleme dönüştürüyor mu?/ eyleme dökme olasılığı ne?>> gibi sorular burada önemli bir rol oynuyor çünkü obsesif kompulsif bozukluk ile ayrımının yapılması çok önemli. okb, pedofiliden farklıdır. ''acaba pedofili miyim?'' ''çocuklara karşı cinsel olarak uyarılıyor muyum?'' gibi soruları kendisine takıntı haline getiren herkes pedofili değildir hatta çoğu okb'den muzdariptir. çünkü okb hastaları bu düşüncelerden haz duymaz, tam tersi rahatsız olurlar. hatta rahatsız oldukları için takıntı haline getirirler.

yüksek bir yere çıktığımızda ''acaba buradan atlar mıyım?'' ya da ''buradan atlasam ne olur?'' gibi sorular zihnimize gelir, hatta genel anlamda hayatta her tarz düşünce zihnimize gelir fakat bir bariyer sayesinde geçmez. fakat pedofili bireylerde bu bariyerin tutma durumu yoktur.

çok sıkıntılı bir konu. muhakeme yetenekleri olmasına rağmen bundan haz duyuyorlar. tedavi olmak isteyen yani eyleme geçirmeyen tayfa eğer toplumdan korkmadan psikiyatriste giderse bu duyguları bir noktada dizginlenebilir. lakin eyleme geçtiklerinde geri dönüşü yok, olan çocuklara olduğu gibi ortada da bir suç işlenmiş oluyor ve elbette cezalarını çekmeleri gerekiyor.

pedofilinin dünyada hiç de az olmadığını düşündüğümüzde asalım keselim nidalarının hiçbir işe yaramadığını görebiliriz. konu çocuklar olunca çok hassas ve öfkeliyiz lakin bu kişiler eyleme geçmeden önce psikiyatriste gitmeliler, gitmediklerinde eyleme dönüştürme olasılıkları çok yüksek ve olan çocuklara oluyor.

peki neler yapabiliriz bence bu da üzerinde durmamız gereken bir durum:
çocuğun cinsel eğitimini sağlamak zorundayız!

sakin olun. eğitimden kasıt çocuğa cinselliği nasıl yaşayacağını öğretmek değil. nelerin olmaması, nelere izin vermemesi ve başına bir şey geldiğinde ne yapması gerektiğini öğretmek.

bir de pedofili olanların çocukluğunda kesin bir istismar vardır demek genellemektir ve yanlış bir varsayımdır. her istismara uğrayan pedofili olmadığı gibi pedofili olan herkes de çocukluğunda istismara uğramamıştır.

dünya kötü, çocuklarınızı koruyun ve cinsel eğitimini verin. çocuk istismarının büyük bir yüzdesinin yakın akrabaları tarafından gerçekleştiği gerçeğini düşündüğümüzde, cinsel eğitim çok daha önemli bir boyuta ulaşıyor. ve olur ya, cinsel olarak çocuklara ilgi duyan, eyleme geçirmeyen ve bu yazımı okuyan kişiler varsa ya da bir gün olursa, çekinmeden psikiyatriste gitsin. muhakeme yeteneğiniz var, eyleme geçirmediğiniz taktirde suç değildir ve yargılanmazsınız. fakat gerekli seansları almayıp çocuklara zarar verirseniz işte bu suçtur!