bir bilal erdoğan'ın yürekleri dağlayan, gözleri yaşartan açıklaması. dayanamıyorum, ağlayacağım.

''ben, yıllarca inançlı diye ötekileştirilmiş bir kesimin çocuğuyum. ''


plazalarında muhafazakar insanların neden olmadığı konuşulsun arkadaşlar. türkiye'de birileri, birilerinin ötekileştirilmesinden bahsederken, türkiye'nin o büyük firmaları, türkiye'nin o büyük zenginleri kendi plaza ve binalarında neden bir başörtülünün asla çalışamadığının hesabını versinler.

buradan
devlet kurumlarında, bürokraside başı açık kadın neredeyse yok. bütün türbanlı bacılarınız resmi görevlerde, vakıflarda.
biraz da bunlardan bahsetsene inancı yüzünden ötekileştirilmiş birey.
devamını gör...
türban mağduriyeti en sevdiğim.
devamını gör...
ekmeğini yiye yiye bitiremediler bu başörtüsünün. yıl 2022 hala başörtüsü mağduriyeti. nur serter ve onun gibi düşünen sözde aydınlar umarım mutludur!!!
devamını gör...
bu ara sizce de çok konuşmuyor mu bilal oğlan? bilal’in bile, hele başörtüsü argümanı ile, devreye girmesi gerekti ise işler cidden yaş demektir.
devamını gör...
vallahi sıktı ama artık! 1 metre ilerleyemiyoruz bu konu yüzünden. koskoca dini getirip baş örtüsüne indirgediniz, bravo! adaletle, kul hakkıyla, dürüstlükle ilgili olan ayetlerin hiçbiri ortada yok, herkesin dilinde allah'ın tek emriymiş gibi "baş örtüsü". baş örtüsü bile değil, türban üstelik. gidin biraz kitap okuyun da kimin başının altından neden çıkmış bu bağlama şekli, bilginiz olsun biraz.

ben de inançlı bir ailenin çocuğuyum. özellikle de baba tarafımda tanıdığım hemen hemen herkes namazını kılar, orucunu tutar... rahmetli babaannem baş örtülüydü. annem de inançlı bir insan. anneannem, onun kardeşleri falan da namaz kılardı vesaire... ailede kapalı da var, açık olduğu halde namaz kılan da... 2002'ye kadar hiçbirimize kimsenin bununla alakalı olarak ne herhangi bir kurum içerisinde herhangi bir konuda engeli oldu ne de bir hakareti... 2002 yılından önce okuduğum ilk üniversitede (hacettepe) her günümü birlikte geçirdiğim en yakın arkadaşım da baş örtülüydü ve okula girerken hiçbir sorun yaşamadı 1 gün bile. tek derdimiz derslerimizdi, siyaset değil.

şimdi anlatırım burada iki saat o okula girememeleri de, medyanın bu ülkede nasıl kullanıldığını da, bazı siyasi gelişmelerin nasıl ileriye yönelik özellikle ortaya çıktığını da ama bıktık milletçe hem haklı olup hem de konuşamamaktan.

ha bu arada; sanki 2002'den önce yaşayanların hepsi ortadan kalkmış, 2002 sonrası insanlar gökten zembille inmiş gibi, kimsenin kendi yaşadıkları, kendi tecrübeleri yokmuş gibi herkesin farklı geçmiş anlatmasından da sıkıntı geldi. kuyruklarda bekliyorduk diye şikayet eden zekâsızlar unutmuş o kuyruklarda bekledikleri tarihi de sebebi de. sanıyorlar ki 90'lı yıllardaydı o işler, sanıyorlar ki keyfi bekliyorlardı. ambargo diye ona deniyor işte. gücü olan bir devlete gerçekten höt deyince yaşanıyor. neyse, konuşmayacağım daha fazla.

herkes en iyi kendi yaşadığını bilir ve ben de o tarihten önce dinimi açıkça belli ettiğim halde işkence falan görmediğim gibi mesela şort giydiği için tekmelenen kadın da görmemiştim. bunun hesabını kim verecek peki herkes başkasından hesap sorma derdine düşerse? neden tüm siyasiler iş hesap sormaya gelince sadece halka soruyorlar, birbirlerine değil? siz de halk olarak onlardan taraf oluyorsunuz. tıpkı derbi maçları için saha dışında birileri birbirini bıçaklarken, saha içinde maç sonunda futbolcuların stadı kol kola gülerek terk etmesi gibi. azıcık açın gözünüzü!.. bizi birbirimize düşürmekten başka bir işe yaramıyor bu olaylar.
devamını gör...
saraylarda oturup hala mağduriyet peşinde koşuyorlar. dünyanın tapusunu versen yine de mağdur edebiyatını bırakmazlar. neden? çünkü onları var eden o!
devamını gör...
her kurumun bir kurumsal kimliği vardır dolayısı ile başörtülü, açık, kadın, erkek,transbirey çalıştırıp çalıştırmak kurumun temsil ettiği değerlere göre şekillenir.

ben liyakat tarafındayım akp ve mhplideb liyakatli çalışan çıkmaz diye baktığım için kendi networkumden birilerini buluyorum mesela.

sözün kısası şirket benim keyif benim devlet kimi calistiracagima yasalara uyduğu sürece karışamaz.
devamını gör...
plazalarda 3 4 bin liraya değil, torpille geldikleri yağlı makamlarda 15 20 bin liraya çalışıyorlardır.
devamını gör...
bir bilal erdoğan zırvasıdır.

türban konusunda önce zorla tesettüre soktuğunuz genç kızlar için siz hesap verin. geçtiğimiz yaz sosyal medyada bas bas bağırdı gencecik kızlar, ailelerinin her geçen gün baskıyı nasıl daha da artırdığını anlattılar. hepsi de ekonomik özgürlüklerine kavuşup tesettürden kurtulabilmek için gün sayıyorlardı. nedense konu türban/çarşaf oldu mu, bu gençler, kadınlar hiç anılmaz, onların özgürlüğünü kimse savunmaz. emine erdoğan bile bir röportajında anlatmış zamanında, başından aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissetmiş ailesi tesettüre girmesini istediğinde, bilal oğlanın daha kendi annesinin gerçeklerinden bile haberi yok, gençlerin halini nereden bilecek?

canı isteyen tesettüre girsin, tamam, ama istemeyene de tesettürü dayatmak suç olsun o zaman, hadi bakalım! görelim ne kadar özgürlükçüsünüz...
devamını gör...
20 yıldır ülkede şehzade gibi dolaşan arkadaşın mağdur olmalarıyla ilgili beyanı. bu arkadaşlar 25 yıl önceki meseleleri anlatmayı çok severler ama 20 yılda insanlara yaşattıkları mağduriyetlerle ilgili tek kelime etmezler. yemezler artık. oyna devam.
devamını gör...
şahıs pirim yapmak için mi konuşmuş bilemem. ama bir çok sektörde engel bu baş örtüsü. madurlarından biri de benim. ben bir dönem bayağı bir sıkışık dönemimizde iş arıyordum. büyük bir şirkete sekreter ya da asistanlık için başvuru yaptım. resmen yüzüme başını aç gel dediler. bu ne cürretti anlamadım. sonra bir kaç erkek giyim mağazasına gittim orda da başım kapalı diye alınmadım. çok iş yeri bana kapalı olduğum için iş vermedi. en son zar zor tesettür mağazasında iş bulabilmiştim.
devamını gör...
haksızsınız hem de sonuna kadar ama hala masum insanların mağduriyetlerinden yararlanıyorsunuz. yatacak yeriniz yok.
devamını gör...
kim versin mesela bu hesabı reis ? böyle boşluğa doğru üzülerek siyaset ne kadar rahat değil mi ?
devamını gör...
hobaa yine başa dönmüşüz. baş örtüsü mağduriyeti olmamasına rağmen yine gündeme geldiyse, işler gerçekten kesat.

dini sadece kadınların baş örtmesi olarak gören bu zihniyete laf anlatmak zaten zor fakat kendileri de farkında ki baş örtülü aklı başında insanlar bile yemiyor bunu. plaza hangi plaza? tek bir holding üzerinden mi konuşuyor? yoksa ben de farklı farklı plazalarda çalışmış bir kişiyim, gayet de başı kapalı çalışanlar vardı.

din hiçbir zaman bu kadar zulüm görmemişti sanırım. dili olsa, yeteeer diye bağıracak bunlara.
devamını gör...
türban mağduriyeti artık pek tutmuyor be bilalim, gündemden düştü. farklı mağduriyetler bulman lazım.
devamını gör...
şu türban mağduriyetinden bıkmadınız mı? gerçekten siz böyle açıklamalar yaptığınızda ben utanıyorum 90 yıllarda bir çıktınız sene 2021 hala türban mevzusunun ekmeğini yemeye çalışıyorsunuz.
devamını gör...
meali: oy oranımız yüzde 25 altına düştü. mağdur da olamıyoruz. acil mağduriyet lazım bize. allah'ını seven mağduriyet atsın üzerimize.
devamını gör...
nolmuş ben anlamadım bilal başörtülü olduğu için plaza iş başvurusu mu reddedilmiş.
devamını gör...
birileri hala ekmeğini yiyorsunuz falan demiş de yaşamasak inanacağız be azizim. yaşamayanlar böyle bir şey yok diyor, yaşayanlar var. demek ki herkes kendine dönüp bir soracak böyle işleri.
edit: ha, bazıları ekmeğini yiyor. onlar hep yerler o ekmeği zaten.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"plazalarda bir başörtülünün asla çalışamadığının hesabını versinler" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim