psycho (film)

robert bloch romanı, hitchcok tarafından filmi çekilmiştir.
ilham aldığı kişi ise, wiscossinlı çiftçi ed geinisimli seri katildir.
avlarının vücutlarından kestiği parçalarla, gündelik eşyalar yapmışlığı vardır herifin.

bir robert bloch kitabıdır.

kitap aynı isimli korku sinemasının en büyük isimlerinden biri olan, hatta belki de en büyüğü olan, cameo vermeden duramayan, biraz fazla kendini beğenmiş alfred hitchcock tarafından aynı isimle sinemaya aktarılmıştır. bu egosuna rağmen hitchcock, robert bloch’un hakkını teslim etmiş ve filmin başarısını yazara borçlu olduğunu söylemiştir.

ben eğer bir film kitap uyarlaması ise asla önce kitabı okumadan filmi izlemem. bu kitap ve film için de yanı yolu izledim ancak film ve kitap zihnimde o kadar iç içe geçti ki ayırt etmem imkansız hale geldi. bu başarı hem yönetmenin hem de yazarın yeteneklerinin kanıtıdır benim için.

norman bates gibi bir karakter yaratmak kolay değildir. psikopat katil karakterleri her zaman ilgi çeker ancak ölümsüz olmaları yazarın elindedir. robert bloch da o kadar büyük bir yazardır ki norman bates’i ölümsüzleştirmiştir kalemiyle.

gerçek bir kişiden esinlenerek yarattığı norman bates karakteri çok incelikli işlenmiş bir katildir ve bazen kitabın belli noktalarından insan kendini bu katile yakın bile hisseder.

alfred hitchcock ise filmde tam benim zihnimdeki norman bates görüntüsüne uygun bir karakter çizerek beni hayal kırıklığına uğratmamıştır.

genelde kitapların uyarlandıkları filmlerden çok daha iyi olduğuna inanırım ama bu durumda filmle kitap arasında bir ayrım yapmıyorum.

usta bu film nasıl 1960'da çekilmiş hala anlayamıyorum.
üç beş sene önce izlediğimde maalesef ilk izleyen biri gibi tat alamamıştım çünkü öncesinde bates motel dizisini izlemiştim, mevzuya ve olacaklara hakimdim. keşke diziden önce filmi izleseymişim diyorum..
yalnız sapık şeklinde çevrilmesi beni dellendiriyor çünkü sapığın ilk anlamı bu filmdeki norman bates'i karşılamıyor. sapkın bile bir nevi daha uygun. düpedüz freud filmi, adam türkçe bilseydi ve sapık diye çevrildiğini görse kafayı yerdi herhalde..
gerilim gibi gerilimdir.

normalde gerilim filmlerini pek sevmem ama bu aşırıya kaçmış sahneler içermiyordu o yüzden rahatlıkla izlenebilir. öneren arkadaşlarım kadar etkilendiğimi söyleyemeyeceğim ama sıkılmadan kendini izleten sürükleyici bir filmdi. beklentimi pek karşıladığını söyleyemem fakat zamanına göre değerlendirilirse gerçekten büyük bir yapıt gibi. sonunun herkesi etkileyeceğine eminim. iyi seyirler

vaktiyle izleyicilerin ödünü patlatmış, duşta bıçaklanma ve çift kişilikli katil filmlerine ilham olmuş bu kült film için filmin yönetmeni alfred hitchook şöyle demişti:
''bana göre sapık filmi koca bir komediydi. öyle olmalıydı.''
"to me, psycho was a big comedy. had to be."

-alfred hitchcock.