1.
görülebilir evrenin ötesinde, bu evrene paralel başka evrenlerde var mıdır? mistikler ve filozoflar böyle olduğunu öne sürüyorlar. bilim adamları ise yakın zamanlara değin böyle bir şeyin olanaksız olduğunu düşünüyorlardı. fakat bugün fizikçiler paralel evrenlerin olabileceğini matematiksel olarak ortaya koyabiliyorlar.
paralel evrenler kavramı, bugün bilimsel terimlerle açık bir şekilde tartışılabilmektedir. bilim adamları içinde bulunduğumuz evrenin varlığını bir takım neden sonuç bağlantılarıyla açıklayabiliyorlar. aslında bu açıklama, üç boyutlu uzaylı tümüyle onun yapısını oluşturan fizik nesnelerden ibaret olduğu esasına dayanır. bu yaklaşım biçimi ilk bakıştan, evrenin var olan her şey demek olacağı anlamına gelebilir. fakat iki önemli nokta var. birincisi, bilim adamlarının evrenin açıklamaları, birtakım soyut(güzellik ve sevgi gibi)açıklamalardan kaçınır. oysa her ne kadar biz bir evrende yaşıyorsak da, bu tür soyut kavramlar bu fizik evren içerisinde önemli bir yer tutarlar. ıkincisi olarak da bilimin tüm yaklaşımları ve bu konuya ilişkin kabulleri kesinlikle 3 boyut ile sınırlanmıştır.
einstein ve yakın çalışma arkadaşı nathan rose'nin kara delik tünelleri matematiksel olarak kabul ettiklerini ve inceledikleri biliniyor. einstein ve rosen bu çalışmalarının sonucunda şaşırtıcı bir şey keşfettiler iki: kara delik tünellerinin dibi yoktur. burada, uçlarından birbirlerine bağlı iki huni söz konusudur. birleştikleri nokta, tünel'in boğaz kısmını oluşturur. dolayısıyla tünelin bir ucundan giren bir nesne, merkezdeki ya da boğazdaki olan üstü çekimin etkisiyle, tünelin öbür ucundan dışarı fırlatılır. öyleyse öbür yanında ne vardır? öbür yan, yeni bir evrendir, ilkinden tamamıyla farklı bir evrendir bu! ışte bu iki evreni birbirine bağlayan tünele einstein-rosen köprüsü adı verilir. ısteyin ve rose'nin bu konuya ilişkin çalışmaları, üç boyutlu evrenimizde bu türden çok sayıda tünellerin bulunduğunu vurgular. bu evrensel tüneller 4 boyuta açılır. yani bu da paralel bir evren demektir. çoğu bilim kurgu yazarı, hatta bazı bilim yazarları, gelecekte uzay yolculuklarının bir einstein- rosen köprülerini kullanarak bir evrenin diğer bir evrene hatta bir zaman diliminden diğerine sıçrayacaklarından söz ederler. söz konusu teori güçlü olabilir, bu konuya ilişkin bazı karşı çıkmalar vardır. alber einstein ve nathan rosen, kara deliklerin, bir evrene, bizim evrenimizden başka bir yere ya da başka bir zamanı açılabilecek kapılar olabileceğini öne sürdüler. kurumsal olarak bu model kanıtlanabiliyor. bu kurumsal uzay/ zaman geçitlerini "solucan tünelleri" adı verilmektedir. diger ismiyle bu geçitlere "einstein-rosen köprüsü " denmektedir. bu geçitler sayesinde evrenin çok uzay noktalarına çok kısa zamanlarda seyahat etmek mümkündür.
devamını gör...
2.
solucan deliğinin diğer adıdır. einstein-rosen köprüsü olarak da adlandırılır.
kutsal kuran'da kendisinden nasıl bahsedildiği, "miracles of quran" sitesinde şöyle anlatılmaktadır:
"1400 yıl önce kimse solucan deliklerinden haberdar değildi, ancak bunlar kur’an’da tasvir edilmiştir.
gece gökyüzüne bakın ve bir yıldızı varış noktası olarak seçin. bir insan bu yıldıza sadece birkaç adım atarak ulaşabilir mi? genel görelilik, büyük mesafeleri birkaç metreye indirgeyen bir mekanizmayı açıkladı. albert einstein bu mekanizmaya uzay-zaman köprüleri adını verdi. bugün bilim insanları bunlara solucan delikleri diyor. solucan deliği, evrendeki iki uzak bölgeyi birbirine bağlayan bir kısayol olarak işlev görür.
allah bu ulaşım yöntemini meleklerine evren boyunca verdi. kur’an, bu yöntemi "meâric" (معارج) olarak adlandırır ve meleklerin uzun mesafeli seyahatlerde bu yöntemi kullandığını açıklar. bugün müslümanlar bu "meâric"lerin bilim insanlarının solucan deliği olarak adlandırdığı şeyler olduğunu biliyor.
fizikçiler bir solucan deliğinin nasıl çalıştığını biliyor, ancak aslında hiç kullanmadılar. sürtünmesiz bir lunapark treni nasıl çalışır hatırlıyor musunuz? yani, yüksekten yavaşça başlarsınız, sonra hızla aşağı inersiniz, ama tekrar önceki yüksekliğinize geldiğinizde önceki yavaş hızınıza geri dönersiniz. işte solucan deliği hayal edebileceğiniz en verimli lunapark trenidir. solucan deliğinden geçmek için enerji gerekmez, yani roketlerinizi kapatabilirsiniz. yerçekimi sizi hızlandırır ve sizi deliğin içinden çeker, sonra diğer tarafa fırlatır. kendinizi sahildeki dalgalar tarafından sürükleniyormuş gibi hissedersiniz; başka bir şey yok. geçerken yerçekimi saatinizi yavaşlatır ve cetvelinizi küçültür. uzak gözlemciler sizi göreceli hızlara ulaşırken görür; sonuç olarak, enerjiniz (ve kütleniz) onların bakış açısından dramatik bir şekilde artar; ancak diğer taraftan çıktığınızda her şey normale döner (saatiniz, cetveliniz...).
kuran 70:3-4
(allah'tan bir ceza) [arapça’da ma'arec] olan solucan deliklerinin sahibidir. melekler ve ruh, o'na bir günde yükselirler ki, o günün ölçüsü elli bin yıldır.
٣ مِنَ اللَّهِ ذِي الْمَعَارِجِ
٤ تَعْرُجُ الْمَلَائِكَةُ وَالرُّوحُ إِلَيْهِ فِي يَوْمٍ كَانَ مِقْدَارُهُ خَمْسِينَ أَلْفَ سَنَةٍ
bu solucan deliğinden geçen herhangi bir nesne de aynı zaman genişlemesini (solucan deliğinin içinde bir gün, dünyada 50.000 yıl) deneyimler, sadece melekler değil. bu zaman genişlemesi, solucan deliğinden geçmenin ne kadar sürdüğünü söylemez, sadece solucan deliğinden geçtiğinizde bu oranla yaşlanacağınızı ifade eder.
müslümanlar ayrıca solucan deliklerinin sadece melekler için olmadığını da düşünürler. peygamberleri 'isra ve miraç'ta' bir kez bir solucan deliği kullanmıştır (miraç معراج, ma'arec’in tekil halidir). allah, bu solucan deliklerinin gökteki kapılar olduğunu ve yıldızlararası mesafeleri yürüyüş mesafelerine indirdiğini söyler; ortaya çıkan manzara tuhaftır: allah, mesajı kabul etmeyenlerin, onlara daha büyük bir işaret gösterse bile inanmayacaklarını söyler. gökte güzel, yüksek yapılar yaratmıştır. eğer o inanmayanlar için gökte bir kapı açsa ve onları bu uzak yapılara götürecek şekilde geçmelerine izin verse, sadece birkaç adım yürüyerek gerçekten oraya vardıklarına inanmazlar. bunun yerine, sadece bir optik illüzyon olduğunu düşüneceklerdir:
kuran 15:13-17
onlar, kendilerinden öncekiler gibi, mesaj’a inanmazlar. eğer onlara gökten bir kapı açıp, sürekli oradan geçmeye devam etselerdi, "gözlerimiz sarhoş olmuş, biz büyülenmişiz!" derlerdi. göklerde yüksek yapılar yaratan ve onları seyredenler için süsleyen biz’iz [allah]. ve onları, kovulmuş her şeytandan koruduk.
١٣ لَا يُؤْمِنُونَ بِهِ ۖ وَقَدْ خَلَتْ سُنَّةُ الْأَوَّلِينَ
١٤ وَلَوْ فَتَحْنَا عَلَيْهِمْ بَابًا مِنَ السَّمَاءِ فَظَلُّوا فِيهِ يَعْرُجُونَ
١٥ لَقَالُوا إِنَّمَا سُكِّرَتْ أَبْصَارُنَا بَلْ نَحْنُ قَوْمٌ مَسْحُورُونَ
١٦ وَلَقَدْ جَعَلْنَا فِي السَّمَاءِ بُرُوجًا وَزَيَّنَّاهَا لِلنَّاظِرِينَ
١٧ وَحَفِظْنَاهَا مِنْ كُلِّ شَيْطَانٍ رَجِيمٍ
burada onlar, gördüklerine inanmazlar, gördüklerinin gerçek olmadığını düşünürler. sadece birkaç adım yürüyerek o göksel yapılara ulaştıklarına inanmazlar. ancak allah, gördüklerinin gerçek olduğunu ve bir illüzyon olmadığını ısrarla belirtir (yani gerçekten oraya vardılar).
kuran, inananların cennete bir solucan deliği aracılığıyla gideceğini söyler; ancak o solucan deliklerinin kapıları inkârcılar için açılmayacaktır.
kuran 7:40
ayetlerimizi yalanlayan ve onlar karşısında büyüklük taslayanlar var ya, gök kapıları açılmayacaktır onlar için ve deve iğne deliğinden geçinceye kadar cennete giremeyeceklerdir onlar. suçluları böyle cezalandırırız biz.
٤٠ إِنَّ الَّذِينَ كَذَّبُوا بِآيَاتِنَا وَاسْتَكْبَرُوا عَنْهَا لَا تُفَتَّحُ لَهُمْ أَبْوَابُ السَّمَاءِ وَلَا يَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ حَتَّىٰ يَلِجَ الْجَمَلُ فِي سَمِّ الْخِيَاطِ ۚ وَكَذَٰلِكَ نَجْزِي الْمُجْرِمِينَ
"deve iğne deliğinden geçene kadar" ifadesi, solucan deliği içindeki uzunluk kısalmasını ifade eder. kuran, uzunluk kısalması, zaman genişlemesi ve taşımayı anlatır, ancak bunlar yalnızca solucan deliklerinin özellikleridir."
www.miracles-of-quran.com/w...
kutsal kuran'da kendisinden nasıl bahsedildiği, "miracles of quran" sitesinde şöyle anlatılmaktadır:
"1400 yıl önce kimse solucan deliklerinden haberdar değildi, ancak bunlar kur’an’da tasvir edilmiştir.
gece gökyüzüne bakın ve bir yıldızı varış noktası olarak seçin. bir insan bu yıldıza sadece birkaç adım atarak ulaşabilir mi? genel görelilik, büyük mesafeleri birkaç metreye indirgeyen bir mekanizmayı açıkladı. albert einstein bu mekanizmaya uzay-zaman köprüleri adını verdi. bugün bilim insanları bunlara solucan delikleri diyor. solucan deliği, evrendeki iki uzak bölgeyi birbirine bağlayan bir kısayol olarak işlev görür.
allah bu ulaşım yöntemini meleklerine evren boyunca verdi. kur’an, bu yöntemi "meâric" (معارج) olarak adlandırır ve meleklerin uzun mesafeli seyahatlerde bu yöntemi kullandığını açıklar. bugün müslümanlar bu "meâric"lerin bilim insanlarının solucan deliği olarak adlandırdığı şeyler olduğunu biliyor.
fizikçiler bir solucan deliğinin nasıl çalıştığını biliyor, ancak aslında hiç kullanmadılar. sürtünmesiz bir lunapark treni nasıl çalışır hatırlıyor musunuz? yani, yüksekten yavaşça başlarsınız, sonra hızla aşağı inersiniz, ama tekrar önceki yüksekliğinize geldiğinizde önceki yavaş hızınıza geri dönersiniz. işte solucan deliği hayal edebileceğiniz en verimli lunapark trenidir. solucan deliğinden geçmek için enerji gerekmez, yani roketlerinizi kapatabilirsiniz. yerçekimi sizi hızlandırır ve sizi deliğin içinden çeker, sonra diğer tarafa fırlatır. kendinizi sahildeki dalgalar tarafından sürükleniyormuş gibi hissedersiniz; başka bir şey yok. geçerken yerçekimi saatinizi yavaşlatır ve cetvelinizi küçültür. uzak gözlemciler sizi göreceli hızlara ulaşırken görür; sonuç olarak, enerjiniz (ve kütleniz) onların bakış açısından dramatik bir şekilde artar; ancak diğer taraftan çıktığınızda her şey normale döner (saatiniz, cetveliniz...).
kuran 70:3-4
(allah'tan bir ceza) [arapça’da ma'arec] olan solucan deliklerinin sahibidir. melekler ve ruh, o'na bir günde yükselirler ki, o günün ölçüsü elli bin yıldır.
٣ مِنَ اللَّهِ ذِي الْمَعَارِجِ
٤ تَعْرُجُ الْمَلَائِكَةُ وَالرُّوحُ إِلَيْهِ فِي يَوْمٍ كَانَ مِقْدَارُهُ خَمْسِينَ أَلْفَ سَنَةٍ
bu solucan deliğinden geçen herhangi bir nesne de aynı zaman genişlemesini (solucan deliğinin içinde bir gün, dünyada 50.000 yıl) deneyimler, sadece melekler değil. bu zaman genişlemesi, solucan deliğinden geçmenin ne kadar sürdüğünü söylemez, sadece solucan deliğinden geçtiğinizde bu oranla yaşlanacağınızı ifade eder.
müslümanlar ayrıca solucan deliklerinin sadece melekler için olmadığını da düşünürler. peygamberleri 'isra ve miraç'ta' bir kez bir solucan deliği kullanmıştır (miraç معراج, ma'arec’in tekil halidir). allah, bu solucan deliklerinin gökteki kapılar olduğunu ve yıldızlararası mesafeleri yürüyüş mesafelerine indirdiğini söyler; ortaya çıkan manzara tuhaftır: allah, mesajı kabul etmeyenlerin, onlara daha büyük bir işaret gösterse bile inanmayacaklarını söyler. gökte güzel, yüksek yapılar yaratmıştır. eğer o inanmayanlar için gökte bir kapı açsa ve onları bu uzak yapılara götürecek şekilde geçmelerine izin verse, sadece birkaç adım yürüyerek gerçekten oraya vardıklarına inanmazlar. bunun yerine, sadece bir optik illüzyon olduğunu düşüneceklerdir:
kuran 15:13-17
onlar, kendilerinden öncekiler gibi, mesaj’a inanmazlar. eğer onlara gökten bir kapı açıp, sürekli oradan geçmeye devam etselerdi, "gözlerimiz sarhoş olmuş, biz büyülenmişiz!" derlerdi. göklerde yüksek yapılar yaratan ve onları seyredenler için süsleyen biz’iz [allah]. ve onları, kovulmuş her şeytandan koruduk.
١٣ لَا يُؤْمِنُونَ بِهِ ۖ وَقَدْ خَلَتْ سُنَّةُ الْأَوَّلِينَ
١٤ وَلَوْ فَتَحْنَا عَلَيْهِمْ بَابًا مِنَ السَّمَاءِ فَظَلُّوا فِيهِ يَعْرُجُونَ
١٥ لَقَالُوا إِنَّمَا سُكِّرَتْ أَبْصَارُنَا بَلْ نَحْنُ قَوْمٌ مَسْحُورُونَ
١٦ وَلَقَدْ جَعَلْنَا فِي السَّمَاءِ بُرُوجًا وَزَيَّنَّاهَا لِلنَّاظِرِينَ
١٧ وَحَفِظْنَاهَا مِنْ كُلِّ شَيْطَانٍ رَجِيمٍ
burada onlar, gördüklerine inanmazlar, gördüklerinin gerçek olmadığını düşünürler. sadece birkaç adım yürüyerek o göksel yapılara ulaştıklarına inanmazlar. ancak allah, gördüklerinin gerçek olduğunu ve bir illüzyon olmadığını ısrarla belirtir (yani gerçekten oraya vardılar).
kuran, inananların cennete bir solucan deliği aracılığıyla gideceğini söyler; ancak o solucan deliklerinin kapıları inkârcılar için açılmayacaktır.
kuran 7:40
ayetlerimizi yalanlayan ve onlar karşısında büyüklük taslayanlar var ya, gök kapıları açılmayacaktır onlar için ve deve iğne deliğinden geçinceye kadar cennete giremeyeceklerdir onlar. suçluları böyle cezalandırırız biz.
٤٠ إِنَّ الَّذِينَ كَذَّبُوا بِآيَاتِنَا وَاسْتَكْبَرُوا عَنْهَا لَا تُفَتَّحُ لَهُمْ أَبْوَابُ السَّمَاءِ وَلَا يَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ حَتَّىٰ يَلِجَ الْجَمَلُ فِي سَمِّ الْخِيَاطِ ۚ وَكَذَٰلِكَ نَجْزِي الْمُجْرِمِينَ
"deve iğne deliğinden geçene kadar" ifadesi, solucan deliği içindeki uzunluk kısalmasını ifade eder. kuran, uzunluk kısalması, zaman genişlemesi ve taşımayı anlatır, ancak bunlar yalnızca solucan deliklerinin özellikleridir."
www.miracles-of-quran.com/w...
devamını gör...