1.
avusturyalı fizikçi tarafından ortaya atılmış düşünce deneyidir.
devamını gör...
2.
devamını gör...
3.
schrödinger'in kedisi. kapalı ve dışarıdan içerisinin gözlemlenmesi olmayan bir kutu içine konulan kedinin bir süre sonra eğer kutu açılmazsa asla bilinemeyeceğini anlatan felsefe ve fizik ikilemi
devamını gör...
4.
kuantum fiziği ile hayatımıza giren süperpozisyon adlı ilkenin, günlük hayata uyarlandığında nasıl bir sonuç vereceğini göstermek maksadıyla erwin schrödinger tarafından tasarlanmış düşünce deneyi.
deney için hayali malzemeler:
- 1 adet kedi
- 1 adet radyoaktivite ölçüm cihazı
- 1 adet radyoaktif kaynak
- 1 küçük şişe zehir
- 1 adet çekiç
içi görünmeyen kapalı bir kutu içerisine bunların hepsini birlikte koyuyoruz. sonra ortaya çıkabilecek 2 ihtimal üzerinden yorumumuzu yapıyoruz.
1. ihtimal:
radyoaktif kaynak bozunmaya başlar. ölçüm cihazı bu durumu algılar ve çekiç sistemini çalıştırarak şişenin kırılmasını sağlar. şişe kırılınca zehir, kutu içerisinde yayılır ve ne yazık ki kedimiz ölür.
2. ihtimal:
kaynak bozunmaz. cihaz herhangi bir radyoaktivite algılamaz. şişe kırılmadığından ve zehir yayılmadığından kedi turp gibi sağlam kalır.
resimde 1. ve 2. ihtimaller ters numara ile gösterilmiş. kafanız karışmasın.

***
şimdi gelelim esas mevzuya: biz kutuyu açıp bakmadığımız sürece, kedi sağ mı ölü mü bilme şansımız yok. bu durum şu şekilde özetlenir genellikle: kutuyu açıp bakmadığımız sürece kedi ne ölü ne de diridir ya da kutuyu açıp bakmadığımız sürece kedi hem ölü hem de diridir.
bu durum kuantum fiziğinde, aynı anda gerçekleşmekte olan üst üste binmiş olasılıklar, yani süperpozisyon olarak adlandırılır. kuantum fiziğinde, 1 parçacık için aynı anda farklı olasılıklar geçerli durumdadır. gözlem yaptığınızda parçacık bunlardan birini rastgele seçer. deney bu yüzden gözlemcinin etkisi hakkında da ipuçları verir.
***
schrödinger kendi yaptığı bu düşünce deneyinden memnun kalmamıştı çünkü gündelik hayat üzerinden kurguladığı bu sonuç ona mantıksız gelmişti. fakat makro dünya üzerinden mikro dünyanın özelliklerini inkâr etmek gibi bir lüksümüz yok. belki gerçek hayatta böyle durumlar hakikaten mantıksız ve bunlarla karşılaşmıyoruz ama atom altı parçacıklar için bu durumun kesinlikle geçerli olduğunu biliyoruz.
edit: ukde olarak bırakılmıştı. doldurdum. kimin ukdesi olduğunu nereden gördüğümüzü bilmediğimden onu belirtemedim.
edit akbayram: sol gözü kör kedi nickli yazar arkadaşımızın ukdesi imiş. gecikmeli de olsa ekledim.
deney için hayali malzemeler:
- 1 adet kedi
- 1 adet radyoaktivite ölçüm cihazı
- 1 adet radyoaktif kaynak
- 1 küçük şişe zehir
- 1 adet çekiç
içi görünmeyen kapalı bir kutu içerisine bunların hepsini birlikte koyuyoruz. sonra ortaya çıkabilecek 2 ihtimal üzerinden yorumumuzu yapıyoruz.
1. ihtimal:
radyoaktif kaynak bozunmaya başlar. ölçüm cihazı bu durumu algılar ve çekiç sistemini çalıştırarak şişenin kırılmasını sağlar. şişe kırılınca zehir, kutu içerisinde yayılır ve ne yazık ki kedimiz ölür.
2. ihtimal:
kaynak bozunmaz. cihaz herhangi bir radyoaktivite algılamaz. şişe kırılmadığından ve zehir yayılmadığından kedi turp gibi sağlam kalır.
resimde 1. ve 2. ihtimaller ters numara ile gösterilmiş. kafanız karışmasın.

***
şimdi gelelim esas mevzuya: biz kutuyu açıp bakmadığımız sürece, kedi sağ mı ölü mü bilme şansımız yok. bu durum şu şekilde özetlenir genellikle: kutuyu açıp bakmadığımız sürece kedi ne ölü ne de diridir ya da kutuyu açıp bakmadığımız sürece kedi hem ölü hem de diridir.
bu durum kuantum fiziğinde, aynı anda gerçekleşmekte olan üst üste binmiş olasılıklar, yani süperpozisyon olarak adlandırılır. kuantum fiziğinde, 1 parçacık için aynı anda farklı olasılıklar geçerli durumdadır. gözlem yaptığınızda parçacık bunlardan birini rastgele seçer. deney bu yüzden gözlemcinin etkisi hakkında da ipuçları verir.
***
schrödinger kendi yaptığı bu düşünce deneyinden memnun kalmamıştı çünkü gündelik hayat üzerinden kurguladığı bu sonuç ona mantıksız gelmişti. fakat makro dünya üzerinden mikro dünyanın özelliklerini inkâr etmek gibi bir lüksümüz yok. belki gerçek hayatta böyle durumlar hakikaten mantıksız ve bunlarla karşılaşmıyoruz ama atom altı parçacıklar için bu durumun kesinlikle geçerli olduğunu biliyoruz.
edit: ukde olarak bırakılmıştı. doldurdum. kimin ukdesi olduğunu nereden gördüğümüzü bilmediğimden onu belirtemedim.
edit akbayram: sol gözü kör kedi nickli yazar arkadaşımızın ukdesi imiş. gecikmeli de olsa ekledim.
devamını gör...
5.
ted-ed in bu konu hakkında çok güzel bir videosu vardır. her insan kolaylıkla anlayabilir.
buradan
buradan
devamını gör...
6.
alev alatlı'nın kitabı
devamını gör...
7.
kuantum fiziğinin superposition ilkesinin deneyidir. schrödingerin bu kedisi ölü mü diri mi? deneydeki tek soru bu.
devamını gör...
8.
bir belirsizlik durumu.. kedinin ölü ya da diri olduğu bilinmediğinden kedi hem ölü hem diridir yani 2 durumda olur der bu teorem.
devamını gör...
9.
kutunun içindeki kediyi göremediğimiz için canlı mi ölü mü bilemeyiz. kutuyu açınca netlik kazanır durum.
adeta bir karpuz deneyi gibidir. *
adeta bir karpuz deneyi gibidir. *
devamını gör...
10.
bilemem kardeş, meyveyi soymadan içinden ne çıkacak bilemem.
-ramiz karaeski, 2010
-ramiz karaeski, 2010
devamını gör...
11.
o zamanlar kuantum mekanikçiler arasında müthiş bir rekabet vardır. erwin schrödinger in dalga denklemi, heisenbergin belirsizlik ilkesi derken, niels bohr ise kopenhag yorumu yaklaşımını geliştirecekti.
kopenhang yorumuna göre ;gözlemci deney sonucunu etkiler.daha doğrusu gözlemci yapacağı müdahaleye kadar kuantum sistemleri bir olasılık durumunda olacaktır.hangisi ölçeceğimize karar verene kadar hem ışık,hem dalga hemde parçacıktır.
schrödinger e göre bu saçmalıktır.1935 yılında bir makale yayınlar. bu paradoksu göstermek için hayali bir düzenek kurar. bir kedi çelikten bir odaya hapsedilir, odada kedinin erişemeyeceği bir geiger sayacı ve az miktarda radyoaktif element vardır. radyoaktif element belki de bir saatte bozunacaktır, eşit olasıkıkla belki radyoaktif bozunma olmayacaktır; eğer bozunma olursa, sayaç tüpü boşalır ve rölenin serbest bıraktığı çekiç hidrosiyanik şişesini kırar. bu sistem bir saat kendi halinde bırakıldığında denebilir ki: eğer bu sistem bir saat kendi haline bırakılırsa ve bu süreç içinde hiç atom bozunmamışsa kedi yaşıyor olacaktır.aynı zamanda kedi ilk atom bozunmasında zehirlenecektir.
biz kutuyu açana kadar yaşama ve ölme bir olasılıktır ve yarı yarıyadır. bakmadığımız sürece kedinin bir tür arafta olması saçmalığın daniskasıdır.
şurada iyi açıklanmış olduğunu düşünüyorum link
kopenhang yorumuna göre ;gözlemci deney sonucunu etkiler.daha doğrusu gözlemci yapacağı müdahaleye kadar kuantum sistemleri bir olasılık durumunda olacaktır.hangisi ölçeceğimize karar verene kadar hem ışık,hem dalga hemde parçacıktır.
schrödinger e göre bu saçmalıktır.1935 yılında bir makale yayınlar. bu paradoksu göstermek için hayali bir düzenek kurar. bir kedi çelikten bir odaya hapsedilir, odada kedinin erişemeyeceği bir geiger sayacı ve az miktarda radyoaktif element vardır. radyoaktif element belki de bir saatte bozunacaktır, eşit olasıkıkla belki radyoaktif bozunma olmayacaktır; eğer bozunma olursa, sayaç tüpü boşalır ve rölenin serbest bıraktığı çekiç hidrosiyanik şişesini kırar. bu sistem bir saat kendi halinde bırakıldığında denebilir ki: eğer bu sistem bir saat kendi haline bırakılırsa ve bu süreç içinde hiç atom bozunmamışsa kedi yaşıyor olacaktır.aynı zamanda kedi ilk atom bozunmasında zehirlenecektir.
biz kutuyu açana kadar yaşama ve ölme bir olasılıktır ve yarı yarıyadır. bakmadığımız sürece kedinin bir tür arafta olması saçmalığın daniskasıdır.
şurada iyi açıklanmış olduğunu düşünüyorum link
devamını gör...
12.
kuantuma ayrı bir ilgim soz konusu. yanılmıyorsam her iki durumdada var olabilme teorisine ilişkin olan düşünce deneyi.
devamını gör...
13.
tam adı erwin rudolf josef alexander schrödinger olan, avusturyalı fizikçi ve kuantum mekaniğinin kurucularından olan bu bilim insanı, 1933’te nobel fizik ödülü almıştır.
kendisiyle ilgili bilinen en önemli düşünce deneyi ,kedi deneyidir. o dönem sayın schrödinger’in kuantum mekaniği kuramı öyle tartışmalara yol açmış ki kendisini kuramdan soğutacak kadar hatta. sonra kendi kuramının mantıksızlığını ortaya koymak için de bu deneyi ortaya atmış. ama işin ilginci bu deney daha da tartışma yaratmış ve hala tartışmaları sürmektedir: schrödinger’in kedisi ölü müdür? canlı mıdır?. bu düşünce deneyi gayet basit:
hava alan bir kutuya sağlıklı bir kedi koyuyoruz. kutuya da zehirli bir gaz şişesi. bu şişenin aktif olmasını sağlayan mekanizma, bozunma yarı ömrü 1 saat olan radyoaktif parçacık ile kontrol ediliyor. şimdi… acaba mekanizma hareketr geçip kediyi öldürmüş müdür, yoksa kedi şanslı olup ölmemiş midir?. yani kedi %50 olasılıkla ölü, %50 olasılıkla sağdır. daha doğrusu kutuyu açana kadar kedinin kuantum durumu eşittir. kutuyu açana kadar 2 gerçeklik bulunur der hawking, ama kuantum durumunda 2 olasılık da birlikte var olabilir. bunu ancak kutuyu açıp gözlemleyince öğreniriz. ama o zamana kadar kedinin tüm olası durumlarını dalga fonksiyonuna eklememiz gerekir(kedi süre zarfında sakin sakin uyumuş da olabilir, koşmuş da olabilir,ölü de sağ da olabilir gibi). bu paradoksu çözmenin 2 yolu var:
1- varlığı belirleyenin bilinç olduğunu varsaymak
2- sonsuz sayıda paralel evren olduğunu varsaymak.
kendisiyle ilgili bilinen en önemli düşünce deneyi ,kedi deneyidir. o dönem sayın schrödinger’in kuantum mekaniği kuramı öyle tartışmalara yol açmış ki kendisini kuramdan soğutacak kadar hatta. sonra kendi kuramının mantıksızlığını ortaya koymak için de bu deneyi ortaya atmış. ama işin ilginci bu deney daha da tartışma yaratmış ve hala tartışmaları sürmektedir: schrödinger’in kedisi ölü müdür? canlı mıdır?. bu düşünce deneyi gayet basit:
hava alan bir kutuya sağlıklı bir kedi koyuyoruz. kutuya da zehirli bir gaz şişesi. bu şişenin aktif olmasını sağlayan mekanizma, bozunma yarı ömrü 1 saat olan radyoaktif parçacık ile kontrol ediliyor. şimdi… acaba mekanizma hareketr geçip kediyi öldürmüş müdür, yoksa kedi şanslı olup ölmemiş midir?. yani kedi %50 olasılıkla ölü, %50 olasılıkla sağdır. daha doğrusu kutuyu açana kadar kedinin kuantum durumu eşittir. kutuyu açana kadar 2 gerçeklik bulunur der hawking, ama kuantum durumunda 2 olasılık da birlikte var olabilir. bunu ancak kutuyu açıp gözlemleyince öğreniriz. ama o zamana kadar kedinin tüm olası durumlarını dalga fonksiyonuna eklememiz gerekir(kedi süre zarfında sakin sakin uyumuş da olabilir, koşmuş da olabilir,ölü de sağ da olabilir gibi). bu paradoksu çözmenin 2 yolu var:
1- varlığı belirleyenin bilinç olduğunu varsaymak
2- sonsuz sayıda paralel evren olduğunu varsaymak.
devamını gör...
14.
içinde yaşadığımız dünyada değil, kuantum dünyasında var olduğu düşünülen bir kedidir. o'nun ölü ya da diri olması kuantum dünyasının şartlarına göre değerlendirilmektedir. öyle ise shrödinger'in kedisi, '' kurumuş, dağılmış bu kemikler nasıl bir araya gelip yeniden diriltileceğiz ? ben gözümle görmediğime inanmam !'' gibi her şeyi bu dünyanın imkânlarıyla sınırlı şekilde düşünmeyi alışkanlık hâline getiren ve bunun dışında inancın konusuna giren olayları derhal reddeden inançsızlara, farklı âlemlerin kapısını aralamaktadır. bu kapı sadece soyut, düşünceden ibâret olmayıp, mikro dünyada işlerin başka türlü yasalara tâbi olduğunu, dolayısıyla yeterince tanıyamadığımız ve aklımızla kuşatamadığımız türlü türlü dünyaların da mevcut olduğunu, bu dünyalar fizik, zaman ve mantık kanunları ile açıklanamıyor diye ''âhiret âlemi''ni de yok saymanın yanlışlığını göstermektedir.
devamını gör...
15.
adam fawer'ın olasılıksız kitabı o kadar iyi anlatmış ki okumalısınız
devamını gör...
16.
üstünde garip deneyler yapılan zavallı acınası halde olan kedi.
devamını gör...
17.
waifunuzun ya da anime kızınızın varlığından arada şüphe mi ediyorsunuz bazen var bazen yok mu oluyor aslında o schördingerin kedisi
devamını gör...
18.
schrödinger beyefendinin düşünce deneyi yapmak için kullandığı kedisi. aslında böyle bir kedinin hiç var olmadığını lise sonda öğrenmiştim, çok büyük bir şaşkınlık anıydı.
devamını gör...
19.
aynısını ekşi sözlüğe de yazdım buraya da yazayım.
aslında bu deneyi (bkz: çift yarık deneyi) ile birleştirdiğimizde ortaya (bkz: kuantum ölümsüzlüğü) çıkıyor, kuantum ise bunu (bkz: süperpozisyon) olarak tarif ediyor.
şöyle açıklayayım; kuantum'da iş şansa bırakılmaz. yani bir şeyin olabilme ihtimali varsa o şey mutlaka olur. şimdi kediye dönelim; schrödinger bu deneyi yapmak için kediyi kutuya koyduğunda iki ihtimal meydana geliyor, kedi ya ölecek, ya hayatta kalacak. olaya kuantum açısından baktığımızda iki ihtimalin de gerçekleşmesi gerekiyor. çift yarık deneyinde maddenin gözlemlenemediğinde birden fazla yerde, ortamda aynı anda bulunabilmesi de bunu destekliyor.
peki bu iki durum aynı anda oluşuyorsa biz neden sadece bir tanesini gözlemleyebiliyoruz? zaten olay bu... biz gözlem yaptığımız anda madde birden fazla durumda olmaktan vazgeçiyor ve bize bir ihtimalin sonucunu gösteriyor.
tamam da diğer ihtimale ne oluyor?
işte burada devreye (bkz: kuantum ölümsüzlüğü) giriyor.
şöyle ki: schrödinger kediyi kutuya koyduğunda iki ihtimal oluşuyor ve evren 2. ihtimali de gerçekleştirmek için bölünüyor.
diyelim ki schrödinger kediyi kutuya koydu ve kedi öldü, ama yaşama ihtimali de vardı. evren bunun için birbirinin tıpatıp aynısı bir paralel evren daha oluşturuyor ve o evrende her şey diğeriyle tıpatıp aynı. tek bir farkla; bu yeni evrende kedi yaşıyor.
yok artık diyoruz değil mi? ama evren sürekli genişliyor ve biz belki de milyarda birini bile gözlemleyemiyoruz. eğer hayat dediğimiz şey bir şeyleri deneyimlemekse o halde kuantum ve evrenin hiçbir ihtimali atlamaması çok da şaşırılacak bir şey değil.
kedi bu evrende ölebilir, ama (bkz: kuantum ölümsüzlüğü)'ne göre ölmedi. kedi aslında ölmeyi deneyimledi ama yaşıyor ve ölümü deneyimlediğinin de farkında değil. hepimiz gibi.
kuantum çok garip bir şey.
aslında bu deneyi (bkz: çift yarık deneyi) ile birleştirdiğimizde ortaya (bkz: kuantum ölümsüzlüğü) çıkıyor, kuantum ise bunu (bkz: süperpozisyon) olarak tarif ediyor.
şöyle açıklayayım; kuantum'da iş şansa bırakılmaz. yani bir şeyin olabilme ihtimali varsa o şey mutlaka olur. şimdi kediye dönelim; schrödinger bu deneyi yapmak için kediyi kutuya koyduğunda iki ihtimal meydana geliyor, kedi ya ölecek, ya hayatta kalacak. olaya kuantum açısından baktığımızda iki ihtimalin de gerçekleşmesi gerekiyor. çift yarık deneyinde maddenin gözlemlenemediğinde birden fazla yerde, ortamda aynı anda bulunabilmesi de bunu destekliyor.
peki bu iki durum aynı anda oluşuyorsa biz neden sadece bir tanesini gözlemleyebiliyoruz? zaten olay bu... biz gözlem yaptığımız anda madde birden fazla durumda olmaktan vazgeçiyor ve bize bir ihtimalin sonucunu gösteriyor.
tamam da diğer ihtimale ne oluyor?
işte burada devreye (bkz: kuantum ölümsüzlüğü) giriyor.
şöyle ki: schrödinger kediyi kutuya koyduğunda iki ihtimal oluşuyor ve evren 2. ihtimali de gerçekleştirmek için bölünüyor.
diyelim ki schrödinger kediyi kutuya koydu ve kedi öldü, ama yaşama ihtimali de vardı. evren bunun için birbirinin tıpatıp aynısı bir paralel evren daha oluşturuyor ve o evrende her şey diğeriyle tıpatıp aynı. tek bir farkla; bu yeni evrende kedi yaşıyor.
yok artık diyoruz değil mi? ama evren sürekli genişliyor ve biz belki de milyarda birini bile gözlemleyemiyoruz. eğer hayat dediğimiz şey bir şeyleri deneyimlemekse o halde kuantum ve evrenin hiçbir ihtimali atlamaması çok da şaşırılacak bir şey değil.
kedi bu evrende ölebilir, ama (bkz: kuantum ölümsüzlüğü)'ne göre ölmedi. kedi aslında ölmeyi deneyimledi ama yaşıyor ve ölümü deneyimlediğinin de farkında değil. hepimiz gibi.
kuantum çok garip bir şey.
devamını gör...
20.
alev alatlı’nın sapıtmadığı zamanlarda yazdığı iki kitaplık serinin adı. biri kabus öteki de rüyadır. kabus efsanedir.
devamını gör...